Almanya ile Türkiye arasında işçi göçü anlaşması imzalanmasının 50. yıldönümünde çeşitli temaslarda bulunmak üzere Trabzon'da gelen Federal Almanya Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer, ülkedeki Türkler'den üç şey istediklerini belirterek, "Zamanında gelen insanların ekonomik gelişime ve refaha sağladıkları katkı ve toplumsal hayatı şekillendirmeye sağladıkları katkılar.

İkincisi, bu insanların Almanya'da Almanca'yı çok iyi öğrenmeleri. Son olarak da gençler eğitim ve mesleki eğitim için çaba sarf etmeliler. Biz fırsat yaratmak için elimizden geleni yapıyoruz dedi.
Federal Almanya Cumhuriyeti Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer, beraberinde Almanya'nın Türkiye Büyükelçisi Eberhard Pohl, Federal Parlamento Hür Demokrat Parti Milletvekili Serkan Tören ve bazı Alman milletvekilleriyle birlikte bu sabah uçakla Trabzon'a geldi. Trabzon'da ilk olarak Trabzon Valiliği'ne giden ve Kadın Sığınma Evi'ndeki kadınlarla basına kapalı bir toplantı gerçekleştiren Alman Bakan Böhmer'e, Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü yetkilileri tarafından Sümela Manastırı maketi ve Gümüş takı hediye edildi. Daha sonra Trabzon Belediyesi'ne geçen konuk bakan ve beraberindekiler, Belediye Başkanı AK Partili Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ile görüştü.

Belediye Başkanı Gümrükçüoğlu, konuk bakanın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirirken, "İşçi göçü anlaşmasının 50. yılında artık, ikinci ve üçüncü kuşaklar bu süreç içinde dünyadaki sosyal hayata katıldılar. Biz Avrupa Birliği ailesinin yılmayan bir talepkarı ve üyelik akdi olan bir ülke olarak, özellikle de bu kent farklı bir konuma sahip. Bu çerçevede entegrasyon ve uyum projelerinde kentimiz Almanya'nın Dortmund Belediyesi ile proje birlikteliği yapıyorö dedi.

ALMAN BAKAN'IN TÜRKLER'DEN İSTEKLERİ

Almanya Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer ise, Trabzon'un önemli bir gelenek ve geçmişe sahip olduğunu ifade ederek, "Bizi birleştiren en önemli unsur insanlar. Uzun yıllar önce kendileri ve aileleri için daha iyi bir gelecek hayaliyle Almanya'ya geldiler. Günümüzde de ülkelerimizi arasında köprü işlevi görüyorlar. Gelen insanlardan bir çoğu geri döndü, bir çoğu da Almanya'da kaldı ve vatanları artık Almanya. İş göçünün başlamasının 50. yıldönümü nedeniyle sadece Ankara'da devlet görevlileriyle veya İstanbul'da çeşitli kurumlarla görüşmeyi tercih etmedik. Konuk olarak Almanya'ya işçi gönderen bölgeleri de görmek istedim ve bu kapsamda Trabzon'a da geldim. Entegrasyonda ve ikili ilişkilerde kardeş şehir ilişkilerinin önemli olduğunu düşünüyorum. Karadenizliler'in Çalışkan ve cana yakın olduğunu duydum. Nitekim beraberimdeki heyette de Türk ve Karadeniz kökenli kişiler var. Entegrasyon önemli bir konu. Nitekim Başbakanımızın kendisi entegrasyonu en önemli konu ilan etti. Başbakanlığın çalışmalarının yanı sıra Federal Parlamento'nun da entegrasyonla ilgili çalışmaları varö dedi. Bakan Böhmer sözlerini şöyle sürdürdü:

"Göç hareketinin 50. yıldönümü nedeniyle öne çıkan 3 mesaj var. Zamanında gelen insanların ekonomik gelişime ve refaha sağladıkları katkı ve toplumsal hayatı şekillendirmeye sağladıkları katkılar. İkincisi, bu insanların Almanya'da Almanca'yı çok iyi öğrenmeleri. Nitekim bunun önemini sizin Başbakanınız ve Cumhurbaşkanınız da dile getirdi. Cumhurbaşkanınız, bunun kendi köklerini inkar etme anlamına gelmediğini, orada başarılı olmak için Almanca'yı öğrenmek gerektiğini söylediler. Son olarak da gençler eğitim ve mesleki eğitim için çaba sarf etmeliler. Biz fırsat yaratmak için elimizden geleni yapıyoruz. Anaokulundan itibaren onlara verilen fırsatları değerlendirmeliler. Anne - babalara da bu konuda önemli görev düşüyor. Çocuklarını eğitime yönlendirmeleri ve bu konuda çaba sarf etmeleri gerekiyor. Eylül sonunda çıkacak yeni yasa ile Almanya'da yabancı diplomaların tanınması sağlanacak. Yani sizin gibi yabancı akademik diploması olanların mesleklerini Almanya'da icra etmesine olanak sağlanacak. Entegrasyon anlamında bu noktayı önemli buluyoruz. Böylece iyi yetişmiş insanlardan faydalanmak için kapı açmış olacağız. ö

Böhmer, Belediye Başkanı'nın AB ile ilgili düşüncelerine katıldığını da vurgulayarak, "AB ile ilgili ifadelerinize katılıyorum. Bu yolda ilerlemek için bir çok reform gerçekleştirdiniz. Teşvik etmek ve takdir ettiğimizi belirtmek istiyorum. Türkiye'nin bu çabayı sürdürmesi çok önemli. Sabah Kadın Sığınma Evi'nde kalanlarla görüştüm. Öğleden sonra Katolik cemaati temsilcileriyle bir araya geleceğim. Din özgürlüğü önemli ve sürmesi gerekiyor. Türkiye ekonomik olarak da çok güçlendi ve büyük başarılara imza attı. Takdir edilmesi gereken aşamalar yaşandı. Bu yolda ilerlemek çok önemli ve inanın tüm çabalara değerö dedi.

Konuşmasının bu bölümünde Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu'na soru sormak isteyen Bakan Böhmer, "Trabzon'da Almanya'dan kesin dönüş yapanların durumu nedir ve dini azınlıkların durumları nelerdir? Bu iki konuda bilgi almak istiyorumö dedi.

İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ SORUSU

Trabzon Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu bu sorulara karşılık şu ifadeleri kullandı:

"Benim ailemden de kişilerin aralarında bulunduğu Almanya'dan dönenler, iş sahalarının daralmasının ana etken olduğunu söylüyorlar. 2. kuşakta özellikle adaptasyon sorunu yaşanıyor. Adaptasyon güçlüklerini sosyal politikalarla gidermeye çalışıyoruz. Dönenler burada da kendi alanlarında çalışıyorlar. Boş durmuyorlar yani. Trabzon'da yaşayan insanlar inanç özgürlüğü yönünden de hür. Trabzon'a her kim gelirse gelsin, kendisini evinde gibi hissetmesini istiyoruz. Bunun için gerekli ortamı sağladığımıza inanıyoruz. 81 il içinde Trabzon yaşanabilir kentler sıralamasında dördüncü. Ülkemizin her ilinde dini inançlarını yaşamakta insanlar özgürdür. Trabzon da bunun en güzel örneği. Sümela Manastırı'nda iki yıldır ayin yapılıyor ve en ufak bir sıkıntı olmadı. Burası barışın, kardeşliğin ve inanç özgürlüğünün yaşandığı bir kent. Ülkemiz de böyle bir ülke. Trabzon geçmişte iki münferit olayla gündeme geldi. Ama 765 bin nüfusuyla kalabalık bir şehir. Dünyanın her yerinde böyle istenmeyen münferit olaylar yaşanabiliyor. ABD'de bir papaz Kuran'ı yakabiliyor. Ama ABD yönetimi bunu tasvip etmiyor, gerekli tepkiyi gösteriyor. İnanca baskı burada da söz konusu değildir. Bu güzel anlayışı Almanya'da da gördüm. Kendimi ülkemde hissettim. İnsanlık adına çok sevindiğimi belirterek aynı uygulamayı ülkemizde de sürdürmemizin gerekliliğini vurgulamak istiyorumö.

TELKARİDEN YAPILAN KAHVE TAKIMI HEDİYE EDİLDİ

Ziyaretin ardından Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, konuk bakana Trabzon işi Gümüş işlemeciliği örneği telkariden yapılmış kahve fincanı takımı ve Trabzon'un otantik yaşamını anlatan fındık sepeti taşıyan kadın maketi hediye etti. Hediyeyi "Bu bir sanat eseriö diyerek memnunlukla kabul eden Bakan Böhmer de, "Almanya'da özgürlüğün simgesi olarak niteliyoruzö diyerek, Berlin'deki ünlü Brandenburg Kapısı'nın cam içine işlenmiş bir örneğini Başkan Gümrükçüoğlu'na hediye etti. Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu'nun ziyaret süresince Türk ve Alman bayraklarının bir arada olduğu rozeti takması dikkat çekti. Gümrükçüoglu ayrıca Dortmund Belediye Başkanı'nın kendisine hediye ettiği, barışı ve dostluğu simgeleyen bibloyu da Bakan Böhmer'e gösterdi.

Konuk Alman bakan, belediye ziyaretinin ardından Trabzon'da bir restoranda Almanya'dan kesin dönüş yapan Türklerle bir araya gelerek öğle yemeği yedi. Bu arada konuk bakan, büyükelçi ve beraberindeki milletvekilleri ile delegasyon üyelerinin minibüs ve midibüslerle seyahat etmesi dikkat çekti. Bakan ve milletvekilleri Valilikçe kiralanan VIP minibüse binerken, diğer delegasyon üyeleri de midibüslerle ziyaretlere katıldı.