AKİL İnsanlar Doğu Anadolu Bölge Heyeti’nde yer alan gazeteci-yazar Abdurrahman Dilipak, Trabzon Akçaabat’ta konuştu. İslami Mücadelede Öncü Şahsiyetler ana başlıklı  konferans veren Dilipak, İskilipli Atıf Hoca’nın hikayesini anlattı. Vatandaşların daha çok barış sürecine ilişkin sorularıyla karşılaşan Dilipak, ilginç  cevaplar verdi. 

 

O Adam Barıştan Bahsetmiyor

BİR vatandaşın “APO’nun söylemlerine inanıyor musunuz?” şeklindeki sorusuna Dilipak, “APO’nun mektubunu gayet iyi bir şekilde okudum. O adamın barıştan bahsettiğini zannetmiyorum. ‘Eğer hamle olursa biz de hamle yapacağız’ diyor. Ben çatışmanın durdurulmasını istiyorum. Ben yere bir damla kanın dahi düşmemesini istiyorum” dedi. 

 

APO’yu Şehit Aileleri Affedebilir

BİR başka gazetecinin “APO affedilmeli mi?” sorusuna, Dilipak, “Burada can veren ve bedel ödeyen iki taraf var. Bu onların hakkıdır. Ben onlar adına konuşamam” dedi. Dilipak, “Sonuç beni ilgilendirmiyor. Ben Allah’ın rızasına uygun olarak kanın durması için çalışıyorum. Yoksa sonucu tayin ve takdir edecek olan Allah’tır” dedi.

 

AKİL İnsanlar Heyeti’nde bulunan gazeteci ve yazar Abdurrahman Dilipak, Trabzon’un Akçaabat İlçesi’nde Özgür-Der Eynesil Temsilciliği ve İlim Yolcuları Derneği’nin organize ettiği ‘İslami Mücadelede Öncü Şahsiyetler’ ana başlıklı konferansa konuşmacı olarak katıldı.

 

Akçaabat Erol Günaydın Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programda konuşan Gazeteci-Yazar Abdurrahman Dilipak, İskilipli Atıf Hoca’nın hikayesini anlattı. Konferansın sonunda bir vatandaşın “Abdullah Öcalan affedilmeli mi?” sorusuna cevap veren Araştırmacı-Yazar Abdurrahman Dilipak, "Siz illa da affetmek zorunda da değilsiniz ama yücelik affetmektir. Affedenler affedilir. Bunu da söyleyelim. Peygamberin bize vasiyeti, nasihati affetmektir. Ama zalimler için yaşasın cehennem" dedi.

 

"KANIN DURMASINI İSTİYORUM"

Başka bir vatandaşın, “Apo'nun mektubunu gayet iyi bir şekilde okudum. O adamın barıştan bahsettiğini zannetmiyorum. Eğer hamle olursa bizde hamle yapacağız” diyor. “Kimi affedeceğiz biz şeklinde” sorusuna ise Dilipak, "Ben çatışmanın durdurulmasını istiyorum. 2 tane taraf vardır. Bu konuda can veren bedel ödeyen insanlar vardır. Onların haklarıdır ben onlar hakkında konuşamam. İkincisi de siyasetin bu konuda toplumsal temsiliyet noktasında vereceği karar vardır. Siyasiler kendi kararlarını verirler. Hak sahipleri de kendi tercihlerinde bulunurlar. Beni ilgilendirense hiç kimsenin 1 damla kanının daha fazla yere düşmemesi, sonuç ne olursa olsun beni ilgilendirmiyor. O da Allah'ın lütfudur. Ben kanın durması şeklinde çaba gösterirsem sonuç ne olursa olsun gösterdiğim çabanın karşılığını Allah'tan alacağım. Dolayısıyla benim hakkım hukukum yaptığım şey bellidir. Ben Allah'ın rızasına uygun, Rasulullah’ın sünnetine uygun bir tercihte bulunuyorum. Üzerime düşeni yapıyorum. Beni ilgilendiren odur. Yoksa sonucu tayin ve takdir ancak Allah'a aittir" cevabını verdi.