Anahtar Deliği 16.01.2018

Anahtar Deliğinden bakmaya devam edeceğiz 16.01.2018

Anahtar Deliği 16.01.2018

8 VİNÇ UÇAĞIN ENKAZINI ÇIKARAMADI 

Trabzon’da uçak kazası oldu birileri sanki Trabzon’u güvensiz yaftası vurmaya kalktığı gürlüyor. Halbuki TÜRSAB Başkanı Suat Gürkök, gerçeği açıkladı. Türkiye’nin 5 güvenilir havalimanından biri Trabzon. Evet yanlış duymadınız. Bakın TÜRSAB Başkanı Suat Gürkök ne diyor; “Trabzon Havalimanını ülkemizin en güvenilir 5 havalimanından biridir. Havalimanında apron yetersizliği olabilir ama pistin güvenli olmadığı şeklinde aslı astarı olmayan haber yorumlar Trabzon’a ve turizmine zarar verir” 

Aynen Suat Gürkök’e katılıyoruz. Bazen eleştirinin dozunu kaçıranlar oluyor. Böyle yapılması bu kente en büyük zararı veriyor. Suat Gürkök’e teşekkür ediyoruz.
Bu arada uçak hala çıkarılamadı. Olduğu yerde duruyor. O durduğu yerde ki pist kullanılmıyor. Uçuş trafiği düzenli bir şekilde diğer pistten devam ediyor. Öte yandan aldığımız duyuma göre 8 vinçle uğraş verilmesine rağmen uçak enkazı halen çıkarılamadı. Yeni yöntemlerle bugün çıkarılması bekleniyor. 

İYİ PARTİ  KONGRE HEYECANI YAŞAYACAK

İyi Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen il başkanları toplantısına katılan İYİ Parti Trabzon İl Başkanı Hasan Saka, erken seçim alarmı verdiklerini açıkladı. Erken seçim olma ihtimaline karşı kongre sürecini başlatacaklarını ifade etti. Daha yeni ilçe başkanlarını atamıştı.  Tabi normaldir atamadan sonra mutlaka kongre süreci yaşanmalı ki taşlar yerine otursun. Saka, “Sırasıyla ilçe kongrelerini yaptıktan sonra il kongremiz olacak. Takvim Genel İdare Kurulu’nun vereceği kararla belli olacak” dedi. 

Şimdi asıl olan bundan sonra kongrelerde değişimler olur mu? Olabilir diyenler arttı. Bazı ilçelerde yanlış atamalar yapıldığı eleştirileri geliyor. Koray Aydın’ın tekrar bu kongrelere müdahale edecek mi? İşte asıl soru bu? Bakalım neler olur.. 

MAZHAR YILDIRIMHAN NE DEMEK İSTEMİŞ?

Trabzon’da molozda temeli atılan Şehir Camisi ve çevresindeki sosyal donatı alanları projesi gündemden düşmüyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan’ın dünkü açıklamaları gündeme bomba gibi düştü. Hasan Kurt’un köşesinde yazdığı açıklamalarda Yıldırımhan bu projeye Trabzon’un neredeyse tamamının karşı olduğunu ifade etmişti. Hatta Çevre ve Şehircilik eski Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın kandırıldığını tuzağa düşürüldüğünü bile aktardı.  

Dün bütün gün bunu konuştu Trabzon! Bugün Hasan Kurt tekrar o projeyi ve Yıldırımhan’ı yazdı. Bu defa ise, ‘şöyle demek istemedim böyle demek istedim’ tarzında.. Hasan Kurt bugünkü yazısında bu konudan şöyle bahsetti;
“Dün sabah saatlerinde Yıldırımhan aradı. Bazı ifadeleri Yıldırımhan’ın açıklaması olarak yazmamızın doğru olmadığını söyledi. Yıldırımhan’a ‘Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da orada cami yapılmasına karşı idi’ demiştik. Yıldırımhan da ‘evet ben de gazetede okudum’ cevabını vermişti. Bir diğer konu da ‘AK Partililerin  yüzde 80’i bu caminin yapılmasına karşı’ cümlesi idi. Yıldırımhan, ‘Kamuoyunda böyle değerlendirmeler yapılıyor. Ben de onu söyledim. Ben şu anda parti mensubu yöneticisi değilim” dedi. Mazhar Yıldırımhan’ın Moloz’daki cami le ilgili değerlendirmelerine katılıyoruz” 
Bu arada Mazhar Yıldırımhan cami projesi meclisten geçtiği sırada yani 2011-12 yılları sanırız proje kabul edildiğinde itiraz etmeyenlerdendi. Yada itirazı vardı itirazını dillendirmedi herhalde. O dönemi düşününce pek hatırlamadık. Bir partili arayıp bunu hatırlattı. Bizde, “Karşıydı demekki o zamanda” dedik. “Yok şimdi daha  bir karşı sanırım” diye yanıt verince şaşırdık. Ne demek istedi diye ısrar ettik pek tartışmaya girmek istemedi. Nasılki o dönem Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu bu işe çok sarılmadıysa şimdi tam tamına sarıldıysa tam tersi durum Yıldırımhan da oldu tespiti doğru bir tespit olabilir mi? O dönem Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’dı. Yani cami projesinin yapan Alemdar Derneği’nin onursal başkanı.

FORA KAZIKLI MI KAZIKSIZ MI?

Bu arada bu proje gündemde konuşulurken aklımıza birşey takıldı. Belediye meclisinden bir ses ama bu projeyi ilgilendiriyor. CHP Ortahisar Belediye Meclis Üyesi Turgay Güngör, “Molozdaki çöpün üzerinde protokol cami olmaz. Jeoloji mühendisiyim burada fore kazık uygulaması yapmak zorundasınız. Kepçe temel kazıyor altından çöp naylonu çıkıyor” diyerek eleştiri yapmıştı: İşte bizde bu eleştiriyi dernek yöneticilerine sorduk. Böyle birşey doğru mu? diye.. Dernek Başkanı İrfan Altıner’e sorduk, “olur mu öyle şey biz herşey hesap ediyoruz. Bu kadar basit eleştirilmemeli” dedi. Kazım Şengöçgel ise, “Burada 370 tane fore kazık olacak. Zemini herşeyi profesyonel ekiple hazırlandı. Yapıcı eleştirileri kabul ediyoruz da bir de diploması olup yüzeysel eleştiri getirenleri anlamak mümkün değil” diyerek yanıtladı. 

Valla detaylarla ilgili herkesin bir şekilde yorum yapmasının normal olduğunu projenin daha detaylıca hatta basın toplantısı düzenlenerek anlatılması gerektiğini ifade edip kapattık. 

Bakalım daha hangi detaylar ortaya çıkacak. Müze, kütüphane gibi detaylar da projede varmış. Onu da duyduk. Bu temel beraberinde çok şeyi getirdi. Daha neler getirir bakalım. 

RİZE’DE O TARTIŞMA ALEVLENDİ

CHP İstanbul Milletvekilim Mehmet Bekaroğlu, Rize Şehir Hastanesi'nin deniz dolgusu yapılacak bir alanda yapılmasına ilişkin olarak Başbakan Binali Yıldırım tarafından yanıtlanmak üzere yazılı soru önergesi verdi. Bekaroğlu, "bilindiği üzere Rize’de deniz dolgusu yapılan alanlarda Ekrem Orhon Mahallesi, Rize Yat Limanı projesi örneklerinde olduğu gibi çeşitli hasar ve riskler ortaya çıkmaktadır. Rize Şehir Hastanesi yatırımı için deniz dolgusu yapılması kararı alınırken bu riskler göz önüne alınmış mıdır? Bu konuda fizibilite araştırması yapılmış mıdır?" sorusunu sordu. 

Soru önergesi şöyle;

Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye’de 29 ilde yapımı planlanan şehir hastanelerinden birisinin de Rize’de yapılacağı duyurulmuş, hastane için bir süredir en az 200 dönümlük bir yer arayışı devam etmekteydi. Hastanenin yapılacağı alan için bugüne kadar Rize’de Düzköy köyü, Pazarköy köyü ve Sanayi Sitesi'nin de aralarında yer aldığı farklı bölgeler üzerinde çalışıldı. Ancak Rize valisi tarafından geçtiğimiz günlerde Rize Şehir Hastanesi’nin deniz doldurularak İslampaşa Mahallesi’nde oluşturulacak alanda yapılacağı açıklanmıştır.

Bilindiği gibi Ordu-Giresun Havalimanı deniz dolgusu ile yapılmış; şimdi de Rize-Artvin Havalimanı yine deniz dolgusu ile yapılmaktadır. Böylesine on milyonlarca metre küp taş kullanılarak yapılacak büyük inşaatlar için büyük miktarda taş temini ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bunun için bölgede birbiri ardına taşocakları açılmaktadır. Taşocakları, kullanılan patlatma yöntemlerine de bağlı olarak gürültü, sarsıntı, şev kayması ve heyelan gibi riskler oluşturmaktadır. Şimdi Rize Şehir Hastanesi’nin de deniz doldurularak yapılacak olması bölgede taş ocaklarını daha da fazlalaşacak ve bu durum bölge için riskleri daha da arttıracaktır.

Doğu Karadeniz Bölgesi’nin her tarafında ama özellikle Rize’de arazi yapısının büyük inşaatlar için uygun olmaması, kısıtlı alanların başka kamu yatırımları için kullanılmış olması planlanan yeni yatırımlar için akla ilk ihtimal olarak deniz dolgusunu getirmektedir. Nitekim Trabzon Arsin’de yapımı planlanan Doğu Karadeniz Endüstri ve Yatırım Adası Projesi için de deniz dolgusu ile alan oluşturulacağı söylenmektedir. Deniz dolgusu bölgenin doğal yapısını bozulmasına neden olmakla birlikte, dolgu malzemesi elde etmek için açılan taş ocakları ile de bölge açısından ciddi risk oluşturmaktadır.

Bu nedenle deniz dolgusu yapılması yerine başka seçenekler araştırılmalıdır. Rize için bu seçeneklerden birisi de mevcut çay fabrikalarının organize sanayi bölgesine taşınarak, fabrikalardan boşalan alanlara şehir hastanesi gibi kamu yatırımlarının yapılmasıdır. Böylesi bir durum hem kent merkezinde çay fabrikalarının yarattığı gürültü ve çevre kirliliği açısından bir çözüm olacaktır, hem de yeni kamu yatırımları için yer kazanılmış olacaktır. Örneğin Rize şehir merkezinde bulunan Cumhuriyet ve Gündoğdu çay fabrikalarının arazileri bu açıdan değerlendirilebilir.

Bu bağlamda;

1. Bilindiği üzere Rize’de deniz dolgusu yapılan alanlarda Ekrem Orhon Mahallesi, Rize Yat Limanı projesi örneklerinde olduğu gibi çeşitli hasar ve riskler ortaya çıkmaktadır. Rize Şehir Hastanesi yatırımı için deniz dolgusu yapılması kararı alınırken bu riskler göz önüne alınmış mıdır? Bu konuda fizibilite araştırması yapılmış mıdır?

2. Rize Şehir Hastanesi için yer seçimi konusunda daha önce düşünülen yerlerden neden vazgeçilmiştir? Deniz dolgusu yerine kent merkezinde bulunan çay fabrikalarının taşınarak yeni alan yaratılması ihtimali neden düşünülmemektedir?

3. Bugüne kadar Ordu-Giresun Havalimanı için 32 milyon ton, Rize-Artvin Havalimanı içinse 3 ayda 5 milyon taş olmak taş kullanılmıştır. Rize-Artvin Havalimanı için toplam 88,5 milyon taş kullanılacağı belirtilmektedir. Rize Şehir Hastanesi için ne kadar taş temin edilecek, bu taş nasıl sağlanacaktır? Bu amaçla yeni kaç taş ocağı açılacaktır?

4. Bölgede kullanılacak daha fazla taş için açılacak taş ocakları, heyelan, gürültü, sarsıntı ve şev kayması gibi riskler açısından nasıl etkilerde bulunacaktır? Bu anlamda bölgenin jeolojik yapısının nasıl etkileneceği konusunda Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hazırlanmış mıdır?

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Önceki ve Sonraki Haberler