AMAÇ HİZMET Mİ, MUHALEFET ETMEK Mİ?
Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisi’nin eylül ayı toplantıları başladı.
Toplantının ilk gününe Başkan Ahmet Metin Genç başkanlık yaptı, görüşülmek üzere 49 madde ilgili komisyonlara sevk edildi.
Uzun bir aradan sonra yapılan toplantı oldukça hareketli geçti. CHP’li belediye meclis üyeleri, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’e bazı konularda sorular yönelttiler ve eleştirilerini dile getirdiler. Ancak soruların ve yorumların büyük kısmı Trabzon’a katkı sağlamayan, yalnızca muhalefet etmek amacıyla gündeme getirilen konulardı. Yani Trabzon’un onca sorunu varken boşa vakit geçirilmiş denilebilecek bir oturum oldu.
Özellikle Ahmet Metin Genç’in Trabzonspor’a destek amacıyla vaat ettiği “61 TS Black Kart” uygulamasının gündeme getirilmesi hiç de şık olmadı. Kenti yöneten en üst makamın, Trabzon’daki iş insanlarının bu kartları alarak Trabzonspor’a katkı sunmasını istemesi neden eleştiriliyor, anlaşılabilmiş değil. Ortahisar Belediyesi de iş insanlarını bu kartları almaya teşvik edebilir. Hem bunu yapmayıp hem de eleştirmeleri kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
Trabzon halkı, belediye meclisi toplantılarında sorunlarının çözülmesini ve hizmet üretilmesini bekliyor. Halkı doğrudan ilgilendirmeyen konuların gündeme getirilip, meclis üyelerinin kendilerini tatmin etmeleri ise rahatsızlık yaratıyor.
İçeride muhalefet edip, dışarı çıktıklarında güle oynaya kol kola görülmeleri ise konunun başka bir boyutu…
***
ŞALPAZARI BELEDİYE BAŞKANININ HAYAL KIRIKLIĞI
Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisi eylül ayı toplantıları dün itibarıyla başladı
Hararetli tartışmalara sahne olan toplantının ilk gününde ilginç bir serzeniş dikkat çekti
Bilindiği üzere Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum bugün Trabzon’a geldi…
Bakan Kurum’un programında ağırlıklı olarak “Türkiye Yüzyılı” temalı etkinlikler yer aldı
Tek farklılık ise Çarşıbaşı Millet Bahçesi’nin açılışı oldu…
Ancak bu durum Şalpazarı Belediye Başkanı Refik Kurukız’ı oldukça üzdü…
Kurukız Bakan Kurum’un Trabzon ziyaretinin sebebinin kendisi olduğunu iddia etti…
Kurukız ziyareti sırasında Bakan Kurum’un Trabzon programını planladığını ve hatta kendisine “Şalpazarı ne kadar uzaklıkta?” diye sorduğunu “35 dakika” cevabını alınca programa eklenmesini istediğini söyledi…
Buna rağmen açıklanan Trabzon programında Şalpazarı yer almadı…
Başkan Kurukız kendi talebiyle şekillendiğini belirttiği Trabzon programında Şalpazarı’nın bulunmamasını programı hazırlayanları işaret ederek Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’e şikâyet etti ve konunun Bakan Kurum’a iletilmesini istedi.
Kurukız’ın “Çarşıbaşı’nda bitmeyen bir millet bahçesini açtıracaklar ama Şalpazarı’nda biten projeleri programa koymadılar” sözleri ise dikkat çekti
***
SUÇA SÜRÜKLENME PARADİGMASI YIKILIYOR MU?
Toplumda bilinen adıyla "Suça Sürüklenen Çocuk."
Adli kayıtlarda kısaca SSÇ diye geçiyor.
15 Temmuz 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5395 sayılı Çocuğu Koruma Kanununda
çocukların suça bulaşmasına sebep olan nedenleri ortadan kaldırmak için
çocuğa ‘sanık’ yerine SSÇ deniyor.
Mattia Ahmet Minguzzi'nin 24 Ocak'ta bıçaklanarak öldürülmesiyle başlayan süreç tüyler ürpertici.
Ölen ve öldürülen, saldıran ve saldırıya uğrayan çocuk sayısı
önceki yıllara oranla korkunç düzeylerde arttı.
İnternet kanalları üzerinden 18 yaş altı suç kaydı veya potansiyeli bulunan çocukları bulup
iradelerini ele geçiren karanlık kişiler,
onları hiç tanımadıkları insanlara karşı kışkırtıp saldırılar tertip ediyor.
Kışkırtan ve azmettiren her vakada bulunamadığı için
yakalanan küçük çocuklar “Nasılsa ceza almazsın ya da az yatar çıkarsın” diye
parayla ve palavrayla işlenerek ölümcül suçlara teşvik edilebiliyor.
13-17 yaş arasındaki çocuklar birçok yöntemle suça itilirken
sonunda kendileri de bir taraftan hedef, diğer taraftan tehdit oluyor!
Bu konuda çarpıcı analizler var.
Halkla İlişkiler, İletişim ve Hukuk eğitiminin yanı sıra
kıdemli bir sosyolog olan Hakan Değirmenci
sonunda suça sürüklenen çocuk paradigmasının da sarsıldığını belirtirken,
“Maalesef şimdi toplum ‘suça sürükleyen çocuk’ tehdidi ile karşı karşıya” tespitinde bulundu.***
***
ALBAYRAK GRUBU YENİDEN TALİP OLMAYACAK
Trabzon Limanı’nın özelleştirme süreci büyük tartışmalara neden olmuştu.
Trabzonspor’a kalıcı gelir getirmesi için dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz,
Trabzon’dan bir uçak dolusu heyet tarafından başkentte ziyaret edilmiş, fakat sonuç alınamamıştı.
2003 yılında Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca yapılan ihale sonucu,
Trabzon Limanı'nın 30 yıllık işletme hakkı Albayrak Grubu’na verilmişti.
Yaklaşık 22 yıldır Albayrak Grubu tarafından işletiliyor.
Pazar günü, Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu’nun oğlunun İstanbul’daki nikâh töreninde,
Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı, aynı zamanda Trabzonspor’un eski başkanı olan Nuri Albayrak ile ayaküstü sohbet ettik.
Kendisine Trabzon Limanı’nın taşınması sürecini sorduk.
Kendisi, turizmin gelişmesi için iyi bir yatırım yapılması durumunda bunun olabileceğini söyledi.
Fakat Albayrak Grubu olarak 8 yıl sonra sözleşmelerinin biteceğini
ve limana tekrar talip olmayacaklarını ifade etti.
Albayrak, yatırımlarının büyük bir bölümünü Afrika ülkelerine yaptıklarını
ve bu ülkelerde yaklaşık 17 limanda hizmet verdiklerini belirtti.
Yılın büyük bir bölümünü yurt dışında geçirdiklerini ifade eden Albayrak,
bu yüzden Türkiye’de bulunan bazı limanlardan çekileceklerini söyledi.
Trabzonspor ile ilgili olarak da görüşlerini sorduğumuz Nuri Albayrak,
Uğurcan’ın satılmasının çok doğru bir hamle olduğunu
ve yönetimin bu konuda desteklenmesi gerektiğini ifade etti.
Başkan olduğu dönemde, genel kurulda yönetiminin ibra edilmemesi olayından dolayı,
“Trabzon’a kırgın mısınız?” sorumuza ise Albayrak şöyle yanıt verdi:
"İbra olayı ile ilgili olarak şahsıma değil, Trabzonspor’a zarar verildi.
Yoksa bana ne yapabilirler ki?
Olan kulübümüze oldu."
Trabzon’a yıl içinde işlerinin yoğunluğu nedeniyle yalnızca bir veya iki kez geldiğini ifade eden Albayrak,
Trabzon’a kırgın olmadığını da belirtti…
Kaynak: