Türkiye Basketbol Ligi’nin 13. haftasında 6 galibiyetli Trabzonspor Medicalpark ile 4 galibiyetli Uşak Sportif karşılaşmasının çekişmeli ve heyecanlı geçeceği konusunda maç başlamadan önce herkes hemfikirdi, öyle de oldu. Karşılaşmanın büyük bölümünde skor üstünlüğünü elinde tutan Uşak ekibi, karşılaşmada bireysel yetenekleri ile karşılaşmanın sonunda üstünlüğünü sağladı. Trabzonspor Medicalpark daha çok bir düzenle oynamaya çalışırken, Uşak ekibi savunma sertliğinin de etkisiyle oyunu kurmakta zorlandı ve oyuncularının bireysel aksiyonuyla sonuca gitti. Önceki çarşamba oynanan TED Kolejliler karşılaşmasında önemli bir performans sergileyen Nusret Yıldırım ile karşılaşmaya başlayan coach Markovic bu karşılaşmada ondan istediği verimi alamadı. Yine takımın önemli oyuncularından Lawal, Velickovic ve Marshall’ı ilk beşte tercih etmeyen Markovic oyunun ilerleyen bölümlerini büyük ölçüde bu oyuncularla oynadı. Gani Lawal istikrarsız görüntüsünü sürdürürken, Velickovic, kalitesini özelikle üçüncü periyodu domine ederek ortaya çıkardı. Üçüncü periyot boyunca sürekli çembere sırtı dönük aldığı toplarla fundamental altyapısının üstünlüğü ile her pozisyonda rakibini ekarte edip skor üretimine önemli katkı sundu. Ardından rakip coach Okan Bulkaz’ın Velickovic’e yardım getirmesi ve oyuncunun aşırı yorgunluğu aynı performansı son periyoda taşımasını engelledi. Dwight Hardy son dönemlerin en iyi basketbolunu oynuyor. Özelikle dış atış performansındaki üst düzey yüzde, takımının karşılaşma boyunca oyunun içerisinde kalmasını sağladı. 6/8 üç sayı yüzdesi aynı zamanda atılan şutların son derece kritik ve zor şutlar olması nedeniyle bir kat daha değerli hale gelmiş oldu.
Belirttiğim üzere lig sıralaması açısından iki takım için de son derece kritik bir karşılaşma olması, savunmaların da üst düzey ve sert olmasını beraberinde getirdi. Gerek ön sahada gerekse pota altında kıran kırana bir mücadele vardı. Rakibin 43 rebounduna karşı bizim 38 rebond ile karşılık vermemiz pota altı mücadelesini biraz olsun ifade ediyor. Savunmada De Bost diğer karşılaşmalara göre daha etkindi. Fakat hücum bölümlerinde gene sahada çok fazla bir ağırlığı yoktu. Karşılaşmayı 2 sayı 1 asistle tamamlaması da bunun göstergesi oldu. Karşıyaka galibiyetinin mimarlarından olan Can Altıntığ da bu karşılaşmada etkisiz oyunculardandı. Fakat savunma sertliğinin de bunda etkisi olduğunu belirtmek gerekiyor. Karşıyaka maçının ardından Can ile Lawal’a oynadıkları ikili oyunlara mutlaka rakipler tarafından önlem alınacağını belirtmiştim. Öyle de oldu. özelikle pick’n roll oyunlarından sonra çembere giden Lawal’a mutlaka yardımlar getirerek ona top aldırmayınca bu performansı diğer maçlarda gösteremediler. Oyunun son bölümünde rakip üst üste aldığı teknik faullerle demoralize olmuşken, kenardan oyuna soktuğumuz topu rakibe kaptırıp, 3 sayılık bir atışla bitirmesini sağlamak takımımız adına son derece acemicebir hataydı. Maçın kaybedilmesinde çok önemli bir etkendi.
Benchimizin yetersizliği bu karşılaşmada da kendini gösterdi. Karşılaşmada Can Korkmaz ve Hasan Yiğit Seçkin süre almazken, 3 dakika civarında oynayan Yunus Akçay ve 5 dakika civarında oynayan Alper Saruhan sıfır sayıyla oynadılar. Bunlara sıfır sayıyla oynayan Can Altıntığ, 1 sayıyla oynayan Nusret Yıldırım ve 2 sayıyla oynayan De Bost eklendiğinde atılan 78 sayının 76 sının 5 oyuncuya dağıldığını görüyoruz. Bu da 13 Ocak’ta başlayacak olan EuroChallenge maçları için iyi bir sinyal değil. Zira ligin ikinci yarısının çok daha zor geçeceği de düşünüldüğünde yükün sadece 5-6 oyuncunun üzerinde olmasıyla, haftada iki karşılaşmayı kaldırabilmek son derece güç olacaktır.
