Salih Çamoğlu

Salih Çamoğlu

Öldük öldük dirildik

Fenerbahçe karşısında izlediğimiz Trabzonspor, karşılaşma boyunca izleyenlere adeta azap çektirdi.

 Nedenini açmaya gerek yok.

 Karşılaşmanın ardından Teknik Direktör Ersun Yanal kısa açıklamasında her şeyi söyledi.

 Bir teknik direktör kendi takımından beklentisini sahada göremediğini göre, futboldan anlayan ve bordo mavili takımın taraftarı olan herkesin de hoca gibi düşündüğünü anlamak zor değil.

 Trabzonspor takımının karşılaşmanın doksan dakikalık süresi içinde, doğru dürüst bir atak yapamadıysa, bir tek Mehmet Ekici’nin serbest vuruşu ve Erkan Zengin’in şutu ile avunuyorsa, takımın sahadaki dizilişinin bunda etkisi olduğunu düşünüyorum.

 Mehmet Ekici, ofansif oynayan bir orta saha futbolcusu.

 Takım atağa kalktığı zaman santrafora, sağ veya sol çizgide oynayan takım arkadaşına etkili paslar atabilen takımı pozisyona sokabilen, kendisi de ceza sahasına yakın pozisyonlarda topa iyi vuran, gol atan bir futbolcu.

 Ersun Yanal, Fener karşısında yenilmemeye oynadığı için olmalı, Menket Ekici’yi de defansın önüne, ön libero olarak Constant’ın yanına hapsetti.

 Takım dizilişi böyle olunca Trabzonspor takımı doksan dakika doğru dürüst bir atak yapamadı, Fener’in tek kale oynamasına çanak tutulmuş oldu.

 Doğruyu söylemek gerekirse Fener maçı geride kaldı.

 Bu saatten sonra aslında 90 dakikalık oyunu tartışmaya da gerek yok.

 Tarih teferruat yazmıyor, sonuç yazıyor.

 Fenerbahçe Trabzonspor’u kendi sahasında son iki sezondur yenemiyor.

 Karşılaşmanın hakemine gelince, İbrahim Haciosmanoğlu’nun karşılaşma öncesi, orta hakem Bülent Yıldırım’ı aramasına kamuoyuyla paylaşmasının yanlış olduğunu savunmama rağmen, Haciosmanoğlu’nun aramasının, hakemi etkilediğini düşünüyorum.

 Trabzonspor ceza sahası içinde iki takım futbolcularının kapışmasından doğan hareketlerden sonra mutlaka bordo mavili takım aleyhine bir penaltı verir, gol çıkmayan maçı da penaltı ile Fener’e verirdi.

 Haciosmanoğlu’nun maçın hakemi Yıldırım’ı araması işe yaradı derim.

 Haciosmanoğlu keşke Bülent Yıldırım’la yaptığı telefon görüşmesini kamuoyuna açıklamamış olsaydı.

 Karşılaşma öncesi, kulüp yetkilileri tarafından maçın hakemini arama modası yeni değil, yıllardan beri Türk futbolunda moda olmuştur.

 Ya kulüp başkanı arar veya yönetimden etkin bir isim, olmadı o camianın etkin isimleri hakemi arayarak etkilemek ister.

 Bu yöntem yine de Aziz Yıldırım ve avanesinin tescillenmiş şike suçu kadar aşağılık bir uygulama değil.

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR