Anahtar Deliği 13.12.2025 - Trabzonspor’da medya yönetimi sınıfta kaldı

Suça sürüklenen çocuklar sorunu TBMM gündeminde. Trabzon’da Prof. Dr. Saim Ocak’ın öncülüğündeki çalışmalar akademinin toplumsal sorumluluğunu gösteriyor. Kentte bir yanda adalet tartışmaları, diğer yanda Boztepe kavşağında sona yaklaşan çile var.
Anahtar Deliği 13.12.2025 - Trabzonspor’da medya yönetimi sınıfta kaldı

TRABZONSPOR’DA MEDYA YÖNETİMİ SINIFTA KALDI

Trabzonspor Kulüp Başkanı Ertuğrul Doğan dün Trabzon’a geldi. Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte Büyükliman Bölgesi’ndeki ilçeleri ziyaret etti. Taraftarlarla buluştu.

Trabzonspor Kulüp Başkanı’nın kentle bütünleşmesi her zaman takdir edilecek bir durum. Keşke bu tür organizasyonlar daha fazla olsa.

Gelelim asıl konuya…

Trabzonspor Kulüp Başkanı Ertuğrul Doğan, işi gereği İstanbul’da yaşıyor. Trabzon’a, müsabakaları saymazsak önemli gün ve organizasyonlara katılmak için geliyor. Dün de bunlardan birini gerçekleştirdi.

Fakat koskoca Trabzonspor Kulüp Başkanı’nın kamuya açık olarak gerçekleştireceği ziyaret programı basınla paylaşılmadı. Gazeteciler, ikili ilişkiler sayesinde bu organizasyonu öğrendiler ve takip ettiler. Trabzonspor Kulübü’nün medya birimi, Ertuğrul Doğan’ın basının katılabileceği programını medya kuruluşlarına bildirme ihtiyacı bile duymadı.

Bunu ciddi bir sorumsuzluk ve işi ciddiye almama olarak yorumluyoruz. Trabzonspor yönetiminin, işini gereği gibi yapmayan bu birimin başındaki isme gerekli hesabı sorması gerektiğini düşünüyoruz. Daha önce de aynı tablolarla karşılaşmıştık. Demek ki bu birimin başındaki arkadaşımız başına buyruk hareket ediyor. Kendisine görev tanımının ve sorumluluklarının hatırlatılması gerek.

Bir başka konu ise Trabzonspor’un basına servis edeceği haberlerin, yarım saat veya 5–10 dakika önceden birkaç medya kuruluşuna servis edilmesi. Trabzonspor’da 2–3 kişinin bildiği bir konunun, sadece belirli gazeteciler tarafından bilinip erkenden yayınlanması konunun bir başka soru işareti…

Gündeme dair transfer çalışmaları hakkında haberler yapılabilir. Çünkü konunun Trabzonspor dışında futbolcu, futbolcunun menajeri, futbolcunun kulübü gibi Trabzonspor’un kontrol edemeyeceği etkenleri var. Burada her şey doğal.

Fakat kulübün içinde gelişen ve birkaç kişinin bildiği bir konunun herkesten önce birkaç gazeteciye aktarılması art niyetlilikten öte bir şey olmaz…

Hatta bazı Trabzonspor yöneticilerinin, yönetimin WhatsApp yazışmalarını kopyalayarak gazetecilere attığı duyumunu da aldık. Bu durumu Trabzonspor’un üst makamlarına ilettik. Yönetimin kendi arasında yaptığı konuşmaların basın mensuplarına okutulması kabul edilebilir bir durum değil.

Son tahlilde Trabzonspor yönetiminin bu anlattığımız konuları değerlendirmesini ve basınla olan ilişkiler konusunu yeniden gözden geçirmesini temenni ediyoruz…*

1

***

TRABZONSPOR VE PENALTI İSTATİSTİKLERİ

Son 5 sezonda 4 büyük takımın penaltı istatistikleri açıklandı. İstatistikler her zaman yol gösterici midir; tartışılabilir.

Ama penaltıların yüzde 80’inin gole dönüştüğü dikkate alınırsa elbette maçın skoruna, puan durumuna, şampiyonluğa, küme düşmeye, hatta genel kurullara, mali tabloya yansıyan bir çarpan etkisi olduğu da tartışılmaz.

Fenerbahçe son 5 sezonda 73 penaltı kazanmış, aleyhine verilen penaltı sayısı 39 olmuş.
Galatasaray’da bu rakamlar 69–28, Beşiktaş’ta 53–26, Trabzonspor’da ise 39–45.

Hayır; Trabzonspor’un kazandığı–kaybettiği penaltıyı yanlış hanelere yazmadık. Kullandığı 39, aleyhine verilen gerçekten de 45.

Hiçbir izahat gerektirmeyen bir istatistik inceleme olmuş. Sarı ve kırmızı kartlar için de bir algoritma yapılsa buna yakın bir şey çıkardı (!)

Beşiktaş maçı arefesinde yakın geçmişi hatırlatan sinir bozucu bir istatistik oldu. Hoş, uzak geçmişte de durum farklı değildi; Trabzonspor, İstanbul’a karşı daima futbolu, emeği, hakları harcanan taraf oldu.

Futbolun mu adaleti yok, sahiplerinin mi?
Yoksa son 5 sezonun zirvesine damga vuran, bir de şampiyonluk sığdıran Trabzonspor rakip ceza sahasına hiç giremiyor mu?..

Yorum yok!

2

***

BOZTEPE HATTINDA KURTULUŞA AZ KALDI

Boztepe–Yenicuma kavşağı yılan hikâyesine döndü. Aylar önce kapatılan Kemik Hastanesi altındaki dönüş, burada projelendirilen çok geçişli kavşak yüzünden uzun süre açılamadı.

Açılan dev çukurlar bölgede yaşayan sakinleri tedirgin etti. Okul çocukları, engelliler ve yaşlılar buradan hep tedirgin geçti.

Aylar sonra Karayolları ekipleri önemli bir aşama kaydetti ve yukarıdan gelen akarları derin geçişlerle Reşadiye’ye bağlayan mühendisler, Boztepe–Yenicuma Çok Geçişli Yeni Kavşağı’na 6 geçiş birden verdi.

Yayalar güvenle kullanabiliyor. Yol araçlara da açılmak üzere. Geç oldu, güç oldu ama bizzat yerinde gördük; sonuç güzel olacak.

Hastaneyi ararken yolunu kaybedenler, okula ulaşmak için sokak aralarında manevra yapanlar, nöbetçi eczaneye ulaşamayanlar, Boztepe’ye yol arayanlar…

Hepsi birden yoluna ulaşmış olacak. Az kaldı, sabır.

2

***

SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR VE SAİM HOCA

Suça sürüklenen çocuklar konusunu burada birkaç kez ele almıştık. Son 1 yılda işlenen akıl almaz cinayetlerde çocuk yaştaki zanlıların öne çıkması toplumu derinden sarsmıştı. Çocuk suçluların karıştığı onlarca olay var. Çok yakınımızda bir Mattia Ahmet Minguzzi davası var.

Çocukların suça sürüklenmesine yol açan nedenlerin tüm boyutlarıyla incelenerek çocukların toplumsal yaşama etkin katılımlarının sağlanması için TBMM Araştırma Komisyonu harekete geçti.

Seçilen üyeler Resmî Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı. 40 kadar üyenin yer aldığı komisyonda Cumhuriyet Halk Partisi Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez de görev alacak.

Çocukların suça yönlendirilmesi veya çocuk suçlular meselesi bir anda aşılabilecek bir sorun gibi durmuyor. Sorunun siyasi, sosyolojik, adli, idari, sıhhi boyutları var. Ailevi boyutları da var!

Ve bu yolda en az siyasiler kadar yoğun mesai yapıp gayret sarf eden, binlerce yol kat edip çözüm için her yere koşan bir hemşerimiz daha var...

-Toplumun derdiyle dertlenmek-

Bu isim aslen Giresunlu. Trabzon’da çalışıyor. Marmara Üniversitesi’nden geldi. Yetki çerçevesi hayli geniş ve yüksek olmakla mevki–makam sevmiyor. Yerinden kıpırdamak istemeyenlerle anlaşamıyor ve oturarak çözüm üretme yaklaşımlarını desteklemiyor.

Çok güçlü bürokratik ve sosyal ilişkiler kurdu; toplantıdan toplantıya koşuyor. Kendi imkânları ile hareket ediyor. Örnek seminerler düzenlenmesinde başı çekiyor.

Başsavcılık, üniversiteler, belediyeler, bakanlıklar, baro ve valilikle dinamik ilişkiler içerisinde çözüm için koşturuyor. Kadına ve çocuğa yönelik şiddetin önüne geçilmesi, özellikle de çocuk yaşta suç eylemlerinin önlenmesi (SSÇ) için birbirinden önemli projelerde koordinasyonu sağlıyor.

“O mağdurların yerinde biz de olabilirdik, toplumun derdiyle dertlenmeyen akademi eksiktir.” diyerek gecesini gündüzüne katıyor.

Bu isim; Prof. Dr. Saim Ocak. Hukuk Fakültesi Dekanı. Özverilerinin karşılıksız kalmaması dileklerimizle; Saim Hocamıza hukukçu kimliğinin çok ötesine geçen toplumsal duyarlılığı için teşekkür ediyoruz.

Kendisi makam–mevki boyutundan hazzetmese de tamamlanma ve teslim aşamasına gelen yeni fakülte binasının kendilerine hayırlı olmasını temenni ediyoruz.

1

 

Kaynak:Haber61

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir