Ali Sürmen: "Yöneticilere mali sorumluluk getirilmeli"

Ali Sürmen'den Haber61'e önemli açıklamalar...

Ali Sürmen: "Yöneticilere mali sorumluluk getirilmeli"
Trabzonspor Divan Kurulu Başkanı Avukat Ali Sürmen, Haber61 TV’de yayınlanan Kadir Can’ın sunduğu Erman Öncü’nün yorumları ile katkıda bulunduğu Kısa Pas Programına konuk oldu.

 Ali Sürmen, "Trabzonspor eski Asbaşkanı Kenan İskender’i ölüm yıldönümünde rahmetle anıyoruz” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü;

 Kongre yapılmadan önce bazı hukuki konuları açıkladım ve Trabzonspor 2013’ün Aralık ayında olağanüstü kongre yaptı. Müze - Arşiv, Sicil, Denetleme kurulu seçildi. Yönetim kurulu olağanüstü kongreyle seçildiği için bu seçime katmadı. Tüzüğümüzde 3 yılda bir seçimli kongre yapılıyor.  2013’ün Aralık ayında tüzük gereği diğer organlar seçildi, şimdi 2016’nın Aralık ayında bu organlar yeniden seçilecek. Aralık 2016'da seçimli kongremiz var. 2016 Aralıkta denetleme kurulu seçilecek yönetim kurulu seçilmeyecek. O yüzden geçen sene 2015 Aralıkta yapılan kongre kararı hatalı alınmıştır. Olağanüstü olması gerekirken olağan kongre yapıldı. Bu hatayı düzeltelim dedik. O taahhütte Hacıosmanoğlu ve Usta davete katılıp imza vermedi. Celil Hekimoğlu ve diğer 2 aday verdiler. Aralık 2016 da yapılması gereken seçimli kongreye yönetim katılacak mı katılmayacak mı bu irade yönetimde ama hukuken bu 1 sene önceki fikrimizdi ve katılması gerekir. Biz öyle görüyoruz.

TÜZÜK ANAYASAMIZDIR, DELİNMEMELi

1 yıl önceki olağanüstü genel kurulla mali genel kurul niye birleştirildi? Geçen yıl İbrahim Hacıosmanoğlu olağanüstü kongre kararı alsaydı 7 bin kişi oy kullanacak, İbrahim Hacıosmanoğlu döneminde üye olanlar oy kullanamayacaklardı. Hacıosmanoğlu kendi seçim stratejisi açısından doğru bulmadı. Bu yüzden 2 kongreyi birleştirip yaptı kimsede dava açmadı. Tüzük der ki 3 yılda bir olağan seçimli kongre yapılabilir. Denetleme kurulu için seçim yapmazsak zaten dernek ortadan kalkar. 1 yıl arayla 2 olağan kongreyi nasıl yapacağız? Çözümü yönetim tüzüğe uyacak. Biz tavsiye organıyız. Trabzonspor’un mahkeme kapılarına gitmesini doğru bulmayız. Biz öyle bir şeyi arzu etmeyiz. Tüzüğü işletmek, önemsemek lazım. Bir ülkenin anayasası varsa anayasasına uyacaksınız. Anayasayı 1 kere delmekle bir şey olmaz demeyeceksiniz. 

2013 ün Mayısında yönetim kurulu seçildi, olağanüstü kongre ile 2013 Aralık ayında bu organlar seçildi. Genel kurulda oradaki yönetimin görev süresi uzatıldı. Orada kopma başladı. 2013 Mayısındaki süre uzatma iptal olunca yönetimin süresi 2013 Aralığına düştü. 2013 Mayısta seçilen bu organlar kendi süreleri uzatılmadığı için yeniden olağan kongreyle seçildiler. 

Dernekler masası buna nasıl bakar takdir onların ama Türkiye’de başka örneği varsa diyeceğim yok. Acil durumlar olabilir. 2013 Mayısta yönetimin süresi uzatılınca Aralık 2013 te yönetim seçime girmedi ama şimdi arazi durum yok. Diyoruz ki gelin tüzüğü uygulayalım yoksa kendi anayasamızı kendimiz ihlal ediyoruz. 

TÜZÜK TADİLATI MUTLAKA YAPILMALI

Geçmişte dediğimiz zamanda tadilat yapılsaydı bunları konuşmuyor olurduk. Yönetim geldiğinden beri tadilatı bırakın tüzük tadilatı komisyonu Hacıosmanoğlu döneminde kurulmuştu. Katkı vermediler ama engellemediler de. Ama bu yönetim döneminde durdurulmuştu Tüzük tadilat çalışması. 23 Eylülde toplantı yaptık. Başkan bu çalışmanın başlaması gerektiği kanaatini söyledi ama hangi şartlarda olacağını Asbaşkanla şekillendirmeye çalışacağız. 23’ünde bu yana bir araya gelmedik ama gelmeyeceğiz anlamına gelmez. Düşüncelerini henüz bilmiyoruz. Yönetimle bu konuda anlaşamıyoruz. Biz Sadri Bey döneminde oluşturduğu komisyonun başkanı yönetici olarak bendim. Büyük emeklerle tüzük tadilatı hazırladık ama kongre salonuna geldi ve yönetime güvensizlik oyununa dönüştürüldü. Yönetimin yeniden böyle bir sınav vermesini istemiyorum. Komisyona katkı sağlasın öneri sunsunlar istiyorum. Yönetimlere müdahale gibi bu tür şeyleri tavsiye etmiyoruz. Bir profesyonel tüzüğe destek verebilir ama Trabzonspor’un ruhunu bilemez ruh katamaz. Tüzükteki iyileştirmeler ve yeniden yazılması gibi konularda yetki divana verilmiş. Bizim 3 asli organımız vardır. Bu kişisel algılanmasın, Divan Başkanı olarak söylüyorum biz yönetimin hamallığını yaparız. Yönetimlerin kurulları önemsemesi ve kurulların çalışmalarını teşvik etmesi gerekir. 

Galatasaray Divan başkanı bugün kongre gereklidir dese kimse onu frenleyemez ve kongreye gidilir. Değerle alakalı olduğu kadar başka bir gelişim var. O kabul edilen bir güçtür. Fenerbahçe Divan Başkanı dese olmaz Beşiktaş divan başkanı dese biraz kıpırdanma olur. Bu bir algıdır. Böyle bir algı Trabzonspor’da da bugüne kadar neden yaratılmamış. Bugüne kadar belki hiçbir divan başkanı benim gibi kongre yapılmalı dememiş, bunu yönlendirmemiştir. Kongre yapılsın demek yönetime karşı olmak demek değildir. Ben kongreden hangi yönetimin çıkacağını bilmiyorum ki karşı olayım. Hepsine dedim 2016 Aralık’ta kongre yapın ve tüzük rayına otursun. Tüzüğün bütün büyük takımlarda olduğu gibi divanın oluşturacağı komisyonla yapılması hem tüzük gereğidir hem de genel kurula gidildiğinde oylamadan geçmesi için bir tarafsızlığın belirtisidir. 

ÜYELİK SİSTEMİ DEĞİŞMELİ

Üyelik sistemi değişmeli. Taraftar üyeyle oy kullanacak üyenin ayrılması lazım. İnsanlar Trabzonspor kartını cebinde taşımaktan keyif alıyorlar. Fakat 500 lira giriş yıllığı var. Bu üyelerin gelirini geçiyor ya da birisi kart veriyor. Üyeler aidatını ödeyemediği için de oy kullanamıyor. 24 binlik kongrede 12 bin kişi oy verebildi. Bu 12 bin kişi silinmekle karşı karşıya. Aidiyet duygusunu geliştirmek için taraftar üyeliği canlandırılmalı. Taraftar üyeler olacak ama oy kullanmayacak. Taraftar üyeler teşvik edilmeli insanlara dokunmak lazım. Trabzonspor şu anda tabanını kaybediyor insanlara dokunamadığımız için. Bunu dışında organlarla ilgili sorunlarımız var. Divan kurulu çok kısıtlanmış durumda. Kurullarda görev yaprak insanlar ödüllendirmiş oluyor. Yönetime seçilme şartlarını değişmesi lazım.

MALİ SORUMLULUK GETİRİLMELİ

25 yıl divan üyesi oluyor ama 1 gün yöneticilik yapan birisi 15 yılda divan üyesi oluyor bu adil değil. Zaten yönetici olarak ödüllendiriyorsunuz bunu zaman olarak 25 yıla yaklaştırmak gerekiyor diye düşünüyorum. Asıl önemlisi mali konu. Trabzonspor en büyük sıkıntısı mali konudur. Nasıl sayın Usta diyor ki "bu damar yarılmış kan akıyor bu kanı durdurmamız lazım." Kanı tedbir alarak durduracaksınız ama yarına eser bırakmak içini bu konuda tüzüğe madde koymamız gerekir. Trabzonspor’un kanayan yarasını asıl sorunu dernekle şirket arasındaki çelişkidir. Kongrelerde dernek yönetimi seçeriz. Dernek yönetimi de asıl federasyondan para girdisi olan futbolcuların sahibi olan şirkete yönetmek üzere yöneticiler atar. Biz genel kurula gideriz derneğe ibraz eder etmeyiz hesapları inceleriz ama bizim şirket hesaplarını inceleme yetkimiz yok. Bize genel kurula bilgi olarak veriliyor. Şirketi denetleyen bağımsız kuruluşlar var. Önemli olan bu şirketi yönetmeye atanan yöneticilerin ve dışardan atanan kişilerin sorumluluk yüklenmesi lazım. Yöneticilerden taahhütname almak lazım. Tüzükte kabul edilen bütçe aşımını aşan yönetici malen ve hukuken sorumlusudur. Bunu tüzüğe yazacaksınız ve atanan herkesten bu taahhüdü alacaksınız. İkinci olarak şahsi görüşüm, gelirlerin bankaya ipotek edilmesi konusunda yöneticinin buna ne hakkı var? Seçilen yönetici kendi yöneticilik süresi kadar süreyle sınırlı olarak teminat verebilmelidir. Bu benim kanaatim. Parayı nerden buluyoruz denenebilir ama bu kadar büyük para bulmayın. Büyük para buldukça batıyoruz. 

Biz yetkilerimizi bilmiyoruz. Takılıyoruz derneğin arkasına. Bizim AŞ ile sorunumuz var. AŞ ile ilgili sorunu tüzüğümüze atıf yaparak mali sorumluluk yapmazsak daha çok konuşuruz. 

TRABZONSPOR TRABZON’DAN YÖNETİLİR

Trabzonspor Trabzon’dan yönetilir dedim, bazı arkadaşlar alınganlık gösterdi. Divan Başkanı bir mevcut yönetime karşı olması gibi bir şey olabilir mi ya da dışarıda hevesli olan birine karşı ya da yanında olabilir mi. Bizim özümüz Trabzonspor’un menfaatidir. Biz bunu niye diyoruz derseniz, Trabzonspor şampiyonluk yıllarında başkanlar hep buradaydı ama o günkü Trabzonspor ile bugünkünü ayrı değerlendirmek gerekir. Tek Mehmet Ali Yılmaz Onursal Başkan vardı. Mevcut başkanımızın dışarıda olmasını konuşmuyoruz. Bizim konuştuğumuz hepsinin Trabzonspor kanadı çok güçlüdür, çok güçlü de olmak zorunda.  

Oyuncular Trabzon’da hocalar Trabzon’da ve seyircimiz de burada. Demek ki Trabzonspor’u burada yönetmek lazım. Burada yönetmenin anlamı futbolcuya hocaya taraftara camiaya dokunacaksınız. Dokunamazsınız sadece mesajlar açıklamalarla fazla çözüm üretemezsiniz. Bazı Trabzon’un eski yöneticileri icazet makamı mıdır? Asla böyle bir şey olmamalı. Kimse icazet makamı değildir. Avukatlık mesleğimde çok iyi olabilirim, çok iyi yönetici de olabilirim. Ben Divan Başkanı oldum diye Serdar Bali’den daha iyi futbolu biliyorum diyebilir miyim ya da Özkan Sümer’den ya da Sadi hocadan iyi bilirim diyebilir miyim? Benim sporla ilgili fikir sahibi olmam için Trabzonspor’u yönetmiş şampiyonluk kazandırmış yönetici ve futbolculardan bilgi almam, analiz çıkarmam sonra sunmam lazım. Dışardan Trabzonspor’un özünü bilmeyen bir danışmandan fikir alarak Trabzonspor için mesaj veremezsiniz, vermemelisiniz de. Trabzon’dan yönetilir sözümün altını bir daha çiziyorum. Yöneticiniz Fransa’da olur İstanbul’da olur, olabilir ama buradan yönetilmek zorundadır. Bunlar bir maçta yenildik diye üzülmüyor da prim alamadık diye üzülüyorsa bir yere varamazsınız. O yüzden futbolcuya da dokunmak lazım. 

TARAFTARIN SAHİP ÇIKMASI LAZIM

Akyazı çok güzel bir spor tesisi oluyor. Yeri bir tercihti. Şu anda 10 bin kişi olduğunu düşünün Avni Aker’de, 5 binde cılız ses çıkar. Akyazı’da bu ses çıkar mı derseniz, çıkmaz. Burada taraftarın sahip çıkması lazım. Taraftar bu zaafı görecek kulübümüz yalnız bırakamam diyecek. Kulüp taraftar desteğinden yoksun kalırsa yalnız kalır diyecek kombinelerini alıp takımının yanına gidecek. 

KONTENJANLI TARAFTAR DEĞİL TARAFTAR İSTİYORUM

Ben yönetimin yerinde olsam bilet satış işini çok üst düzeyde götürmem. Futbolcuya çok zenginlere bilet satışı öne çıkarılıyor. Yöneticilerle, eski yöneticilerle ekip oluşturun ilçe merkezlerine gidin. Belediye başkanı, kaymakamlara gidin. Stantlar oluşturun, taraftarı davet edin ilçenin dinamiklerini harekete geçirin tabana dokunun. Taraftar gelip almalı diyorsunuz. Elbet almalı ama bilet satacaksanız, tacir gibi davranıp ürününüzü pazarlayacaksınız. Sattığınız kişi zaten localara gelmeyecek. Gelen de Trabzonspor için canhıraş bağırmaz. Bağıracak olan ilçelerden gelecek adamdır. Başkanın projesi var okullardan amatörden kontenjanlar ayırmışlar. Hepsi doğru da ben kontenjanlı taraftar değil taraftar istiyorum. O taraftarı deplasmana götüremezsiniz. Yönetimi de çok güvensiz davranırsanız telaşlanır bunu da düşünmek lazım. Telaş hata getirir. Yönetime tavsiyelerde bulunacak onlar da kulağını kenarına bir şey alacak. 

TÜZÜK GEREĞİ TOPLANTI OLACAK

Bu yönetimden sonra mayıs toplantısına toplantılara hiç katılmayan İbrahim Hacıosmanoğlu katıldı. Hem de Muharrem Usta geldi. Ekşim toplantımız tüzük gereği yapılacak. Orda da yönetimin rapor sunması gerekiyor divan üyelerine. Kendilerini gelmesi önemlidir. Böyle hassas süreçlerden geçtiğimiz dönemlerde bizzat başkanın gelip bilgilendirme yapması lazım. Önceki toplantıya geldi ve çok verimli oldu. Bizim meselemiz Trabzonspor. Ali Sürmen olarak burada durayım sesimi de çıkarmayayım yönetim ve muhalefet bana bir şey demesin dersem bu doğru bir şey değil. Amaç iftira atmak karalamak kongre hesaplarıyla yanıltıcı bilgi vermek olmamalı. Amaç sadece Trabzonspor için olmalı. 
Yabancı futbolcuların aileleri buraya geldiğinde sıkılıyor. Gidecek gezecek yeri yok. Konuşacak arkadaşlık edecek komşusu yok. Bu zamanla eve ve haliyle yabancı futbolcuya da yansıyor ve zamanla gelen yabancının verimi düşüyor.
Ekonomik şartlar zorlaştı. Trabzon ticari yapısı belli. Adam cebindeki parayı planlı harcıyor. Trabzonspor sevdasıyla alır ama gidip gönlünü yapmak lazım.

TARAFTAR SABRETSİN, YÖNETİM KULAK VERSİN

Taraftara sabır dilediğimizde bize kızıyorlar. Karabük’ten de 4 yenilir mi diye mesaj yazıyorlar. Bu işin şablonu bu. Yeni takım kuruyorsanız birtakım zaaflar yaşayabilirisiniz. Keşke bu futbolcular ilk kampa katılsaydılar diyebilirsiniz ama neticede hocamıza, yönetimimize, futbolcularımıza güvenmek zorundayız. Biz devre arasına kadar başka bir şey yapamayız. Stada giderek moral vermek zorundayız. Hoca yenilse de mevcut kadroda ısrar etmesi lazım. Bu bir telaş işaretidir. Ben taraftardan biraz daha sabır diliyorum ama yöneticilere de az önce anlattığım şablonda davranma tavsiye ediyorum.

 

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler