Mehmet Şal : “Okumak hayatın kendisidir”

Eğitimci, tarihçi ve yazar Mehmet Şal, ilk kitabı için düzenlenen imza gününde Haber61’e değerlendirmelerde bulundu. İlk imzasını atmanın kendisi için ayrı bir heyecan ve gurur olduğunu belirten Şal, kitabın ortaya çıkış sürecini anlattı.

“Bu kitap benim için ayrı bir gurur”

Mehmet Şal, ilk kitabına ilişkin duygularını şu sözlerle dile getirdi:

“Bu kitap deryasının kendi adıma ilk imzası olacak. Farklı bir heyecan, farklı bir gurur. Beklentimiz inşallah okullar tarafından takip edilir ve olumlu şekilde dönüş yaparlar. Bu mesele aslında bir eğitimci ve tarihçi olmanın yanında, çevremdekilerin de etkisiyle oluştu. ‘Birikimlerini neden yazıya dökmüyorsun?’ dediler, ben de ilk kitabımı çıkarmış oldum.”

“Okumak hayatın kendisidir”

Okumanın önemine dikkat çeken Şal, şu ifadeleri kullandı:

“Okumak hayatın kendisidir. Okumak ufuk açar, yaşamayı anlamayı ve anlamlandırmayı sağlar. Teknolojinin çok ağır yükü altında bile okuyarak birçok kazanım elde edilebilir. Okumanın sadece gençlerde değil, ülke genelinde bir seferberlik hâline gelmesi gerekiyor.”

Yazılarını gece saatlerinde kaleme alıyor

Yazma sürecini anlatan Mehmet Şal, ilhamın genellikle gece saatlerinde geldiğini belirterek şunları söyledi:

“Genellikle yazılarımı gece geç saatlerde yazıyorum. Herkesin elini ayağını çektiği saatlerde düşünmeye başlıyorum. O an bana dikkat edici bazı ilhamlar geliyor ve anlık bir yazma ihtiyacı doğuyor.”

“Eğitim bu ülkenin temelidir”

Eğitimin toplumdaki rolüne vurgu yapan Şal, ülkenin geleceğine dair bakışını şu sözlerle ifade etti:

“Ülke genelindeki sorunları anlık bir duygu hâliyle ele alıyoruz. Bizim hayatımız eğitim üzerine yürüdüğü için hayattan çok büyük beklentilerimiz yok ama ideallerimiz var. Ülke halkının dünyada etki yaratacak zihinlerle fark oluşturacak bir potansiyele sahip olduğuna inanıyoruz.”

“Çocuklarımız için hep birlikte mücadele etmeliyiz”

Açıklamalarının sonunda çocukların geleceğine dikkat çeken Mehmet Şal, şunları kaydetti:

“Bu potansiyel, küçük yaşlardan gelen çocuklarımızla başlayacak. Anne babaların da bu doğrultuda hassasiyet göstererek mücadeleyi daha üst seviyelere taşıması gerekiyor. Ekonomik ve sosyal sorunlar var ancak her şeye rağmen bu çocukların geleceğe yönelik bir bakışları var. Kendimizden öte, elimizden gelen bütün gayretle onlara destek olmamız lazım.”