Trabzon’a ruhunu üfleyen adam; M. Akçay!

Hikayesi Portekizli’ye çok benziyor. Büyük takımların büyük futbolcusu olmadan antrenör oldu. Ona Anadolu’nun Mourinho’su diyebilirsiniz. Muhtemelen o Mevlana olmayı tercih edecektir. Felsefik bir adam. ‘Yaptığımız işi büyütmeyin, 8-10 saat ameliyatta kal

Trabzon’a ruhunu üfleyen adam; M. Akçay!

Hikayesi Portekizli’ye çok benziyor. Büyük takımların büyük futbolcusu olmadan antrenör oldu. Ona Anadolu’nun Mourinho’su diyebilirsiniz. Muhtemelen o Mevlana olmayı tercih edecektir. Felsefik bir adam. ‘Yaptığımız işi büyütmeyin, 8-10 saat ameliyatta kalıp hayat kurtaran doktorlar var diye düşünen bir humanist. 30 yaşından beri teknik adam ama yaşamadı, sınırlandırıldı. ‘Türkiye’de denenmişi deneme diye kötü bir gelenek var’ diyerek özetliyor bu durumu.

Çömlekçi’de doğdu. Hayata dair ilk anrtemanlarını babasının lokantasında yaptı. Pazarspor’dan Ofspor’a bölge takımlarında geçen uzun yıllardann sonra Tavşanlı Linyitspor’u 1.lige çıkardı. O zamana kadar Bizim Mustafa idi. Orada Filozof Mustafa oldu. Adaleti önemsiyor. Trabzon’da güçlendi. 1461 ile şehrine merhaba dedi. Bundan sorna daha da güçlenecektir. 1 ay arayla İstanbul’da hem Fenerbahçe’yi hem de Galatasaray’ı yenmek kolay olmasa gerek. 

Trabzon’a Ruhunu Üfleyen Adam! Mustafa Akçay

Fenerbahçe galibiyeti bütün Trabzonsporluları duygulandırdı.

Karşılıklı beslenmek bu. Sonuçta birbirimizin varlığını yüceltiyoruz. Trabzonlu’nun genlerinde çalışmak, gelişmek, futbol, spontan zeka, ticaret ve olumsuzluklara kafa tutmak gibi yaradılıştan gelen özellikler var. Toplumumuzun önündeki kişiler siyasi düşüncelerini bir kenara bırakarak, Trabzonluluk ruhunun yada Trabzonlu ruhunun gelişimine katkı yapmak zorundalar. Trabzonspor’u böyle bir felsefe üzerine oturtmak gerekir. Fenerbahçe’yi, Galatasaray’ı yenmek üzerine planlar yapılmamalı. Barcelona'yı Nou Camp’ta, Real Madrid’i Bernabeu'da, İngilizleri Wembley'de nasıl yenerizi hedeflemeliyiz. Bu başarıları, 50-100 yıl kuşaktan kuşağa nasıl taşırız, bunları planlamalıyız. Önemli olan maç değildir, felsefedir. 1974'den 83'e doğru bu felsefe zayıflamış, elimizden kaçmıştır. Genlerimizde var, ortaya çıkmayı  bekliyor.

Yarından sonra üzerinizdeki baskılar artacak. Etkilenmeyecek misiniz?

Trabzonspor'da hoca olmak istediğimi yıllardır söylüyorum. Banka müdürü değilim, Trabzonspor'un bünyesindeyim ve bu takımı yönetmeyi istemem kadar normal birşey olamaz. Kişilik olarak, gölgede kalmayı severim. Yaptığımız iş Türkiye'de çok büyütülüyor. Şu an Türkiye'de 8-10 saat ameliyatlarda kalıp insan hayatı kurtaranlar var. Bazı sanatkarlara, insanlığın faydası için çalışanlara karşı bir haksızlık yapmayalım. Futbolu çok sıradanlaştırmadan, belli değerde ve kalitede tutmak ve saygı göstermek. Bu dönemde konuşacaklarımızı ertelememiz gerekiyor. Takımımızı bu girdaptan çıkarmalıyız. Yeni yapılanmada insanları baskı altında bırakmamak lazım. Sonra  onlara yanlış şeyler yaptırabiliriz. Bu kadar.

Taraftardan, camiadan gelen baskılar.

Trabzonspor 5 yıllık yeni bir yapılanmaya girdi. Benim için uzun bir süre. Bu sürede beni süper lige taşıyacak bir yol arıyorum ki bu da işin profesyonllik kısmı. Yani, Trabzonspor'la ile benim yolculuğu çok örtüşmüyor. Belli bir yaş ve olgunlukdayım. İdealim süper ligde çalışmak. İdeallerim doğrultusunda yürümek, en doğal hakkım. Ali Rıfat Paşa'nın dediği gibi yol bulamıyorsan yol yapacaksın. Yalnız, Trabzonspor kulübünün ihtiyaçları ve beklentileri çok yüksek ve bu gömlek herkese de uymayabilir.

Şenol hoca ayrılınca, yönetimin size teknik adamlık teklifi oldu mu?

Yönetimin öyle bir tasarrufu olmadı, saygı duyarım. Bekledim ama bu, bizim işimizi negatif yönde etkilemez.

Trabzonspor'un misyonuna, geleneklerine uygun bir değişim olmaz mıydı?

Olurdu. Ama bu Trabzonspor ile çalışmayacağız, beraber proje üretmeyeceğiz anlamına gelmez. Süper ligde bir takımı çalıştırma isteğimiz, bizi başka arayışlara itebilir. Bu profesyonelliktir. Nereye gidersek gidelim Trabzonsporluluğumuzu saklayamayız.

Akçay’ın ideali, sadece süper lig mi?

Süper ligde teknik direktörlük, Wembley’de Avrupa kupaları finali. ‘Karıncaya sormuşlar ne yapıyorsun diye? Hacca gidiyorum diye cevap vermiş. Sen karıncasın hacca gidemeden ölürsün. Karınca, gidemezsem uğrunda ölürüm’ demiş. Biz de ideallerimize ulaşamazsak, uğrunda ölürüz.

ak1.jpg

Geç olmadı mı hocam?

Tabi ki geç kaldım, 50 yaşındayım. Bugün Avrupa'da profesyonel takımlar 30 yaş kuşağına teslim ediliyor. Yurt dışında Hollanda deneyimim var. Ajax modelini yakından izledim ve inceledim. Üniversite mezunuyum, yabancı dil biliyorum. Türkiye'de denenmişlerle devam etmek gibi gelenek var. ‘Yapamaz, bizi topa tutarlar’ diye düşünüyorlar. Türkiye'de 18 bin teknik direktör var. Çalışan 250. Ve ben onların içindeyim. Bu da ayrıcalık. Evime ekmek götürüyorum ve şükrediyorum.

Devamı 2.sayfada

Hocaların karakterleri takımlara, takımların karakterleri hocalara benzer mi?

Bizde bir atasözü vardır, ‘At sahibine göre kişner.’ Siz kendinizi oyuncunuza, akıl, zeka, bilgi ve karakter olarak kabul ettirdiyseniz, çocukları istediğiniz gibi eğitebilir, değiştirebilirsiniz. 1461 Trabzon’daki oyuncu kardeşlerimizden bu yönde müthiş bir geribildirim veriyor.

Kim kimi etkiler? Hoca mı takımı, takım mı hocayı?

Aslında başlangıç olarak hoca takımı etkiliyor ama daha sonra takımın gücü sizi daha başka yolculuklara sürüklüyor.

Öğrencileriniz mevcut Trabzonspor'u izlerken olumsuzluğa kapılmıyor mu?

Oyuncuların Trabzonspor'u tahlil etmesine izin vermiyorum. ‘Acaba ben ne zaman oynayacağım, oynayabilirim’ güveninin arttığını söyleyebilirim. Trabzonluluğun, Trabzonsporluğun kimliklerimizde yazan bir değer olduğunu, aidiyet duygusu ile ona bağlı olduğumuzu unuttuk. ‘Bize her yer Trabzon’ dedirten enerjidir, Trabzonsporluluk. Bugün biz, o enerjiyi gereği gibi büyütemedik. Sorunları halının altına atıp hiç birşey yokmuş gibi davranırsak, bu şehir bizi sonsuza kadar affetmez.

Egolu olmaktan korkunuz var gibi.

Egodan hoşlanmıyorum. Kendimi iyi yetiştirdiğimi, bazı sorumlulukları almaya aday olduğumu düşünüyorum. Bu bir özgüvendir.

Bir ara Trabzon’a ve bölge takımlarına küstünüz. Ankara’nın doğusuna gitmeme sözünüz vardı.

Trabzon’da, kendi insanının etini yiyerek beslenen bir anlayış hakimdi.  Uzaklaşmayı seçtim. 15 yıl gibi uzun süre o şehir ve çevrede çalışmadan bir tepki koydum. Maalesef, 1983'den sonra İstanbul modeline uyarak hareket ettik, kendi genlerimizi reddettik. Bu ülkeye futbol prensipleri ve özgürlüğünü, çalışma farklılığını Trabzonspor getirdi. Dışarıdan model alıp, buraya kurmak doğru değil. Doğru olan dışarıdaki modellerin doğruları ile kendi doğrularımız arasında ilişki kurmak.

1461'in kadrosunu siz mi oluşturdunuz?

Birçoğu Trabzonspor bünyesindeydi. Yaklaşık olarak 150’ye yakın karşılaşma izleyip bu kadroyu oluşturduk. Devre arasında oyuncularımız ile ilgili bir planlama vardı. Umarım ki dönem sonunda oyuncularımızın çoğu Trabzonspor'a gider. Gaziantepspor, Sivasspor, Beşiktaş ve Bursaspor gibi takımların bazı oyuncularımız için istekli. Trabzonspor değerlendirmezde, bu takımlara verilerek paraya dönüştürülebilir.

1461’li oyuncular yaşından büyük oynuyor. Bunu nasıl başardınız?

Farkındalık eğitimi veriyoruz, NLP uzmanları ile çalışıyoruz, psikolog var, stresle baş etme ve yoğun baskı da nasıl davranılması gerektiği ile ilgili çalışmalar yapılıyor.

Trabzonspor’da bir teknik adam geliyor, sonra istifa ediyor, tüm sistem alt üst. O ne yaptı, sorumluluklarını nerede bıraktı, kimse birşey bilmiyor. Yani bu mu felsefe?

Gelen kişinin niye gelir, neden gider bilinmez, çünkü manifesto yok. Biz ihtilal yapmış olmamıza rağmen ihtilal sonrası anayasımızı oluşturamadık. Futbolculara garanti paralar verildi, Trabzonsporluluk ruhu zarar gördü. Yaptırımsız bir profesyonellik olmaz. Trabzonspor üzerinde belli kesimlerin, kişilerin, kulüplerin etkisinin ortadan kalkması lazım.

ak2.jpg

Trabzonspor’u sağdan say, soldan say hep aynı isimler. Altyapıdan, yönetimlere kadar. Değişim isteyenler vefasızlık mı yapıyor?

Kulüp ve camia sevgisini geliştirmek için vefa duygusunu geliştirmeliyiz. Eski efsane futbolcu ve idarecilere vefalı olmak her Trabzonsporlu'nun görevidir. Trabzonspor'un geleceğini de vefa duygusunun esareti altında bırakmak doğru olmaz.

Devamı 3.sayfada

Tavşanlı Linyit nasıl bir deneyimdi?

Antrönörlük deneyimimde bir mihenk taşıydı. Çaresizlikler yaratıcılığı tetikler. Kendi stratejim ve felsefemle ile yürüdüm. Yıllardır antrenman verilerimi kendim oluştururum.

Gittiğiniz takımların sizi benimsemesini nasıl sağlıyor, enerjinizi onlara nasıl aktarıyorsunuz ?

Mevlananın, ‘hataları örtmede gece gibi ol, tevazu da toprak gibi ol, sevgide güneş gibi ol ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol’ sözü benim için mihenktir. Maskelerim yoktur. Adelet duygum yüksektir. Oyuncuya forma verirken terazi hassasiyetini azami dikkat ederim.

Güzel oyun mu, sonuç alan oyun mu?

Savunma amaçlı düşünürüm, fakat top bize geçtiğinde bütün bu tabularımız kalkar ve hızlı oyun çercevesine ani giriş yaparız.

1461’deki hedefiniz nedir?

Sonuna kadar gitmeyi düşünüyoruz. Çizgimizin dışına çıkmadan şampiyonluğu hedefliyoruz. Süper lige çıkacağız. Ondan sonrası federasyonun bileceği iş.

Oyuncularınızla ilişkileriniz nasıl ?

Sakat oyuncuları sürekli arar, yedek oyuncularla daha çok ilgilenirim. Onları takıma karşı küstürmemek gerek. Kulüpelerde, halkla ilişkiler, menejerlik gibi bölümler yedi gün 24 saat çalışmalıdır.

İnançlı bir insansınız, spor dışında neler yaparsınız?

Amatör maçları izliyorum. Kitap okuyorum. Bu günlerde daha çok dinsel içerikli farklı dinlerin kitaplarını okuyorum. Toplumda sosyal çevremde ilişkileri sıcak tutuyorum, ama kahve gibi ortamlarda zaman geçirmek yerine kitap okumayı tercih ediyorum.

Akçay'dan İnciler 4.sayfada

Akçay'dan İnciler

*Trabzonspor'un bir rolü de Trabzon futbolunu kalkındırmaktı. Uzun yıllar Trabzonspor futboluna ve alt yapısına çok sağlıklı bir strateji geliştirmiyor. Bu büyük bir problem. Yavuz selimdeki takımlar ve onların alt yapılarındaki oyuncu sayıları 4 bin. Trabzonspor bünyesinde eğitim gören oyuncu sayısı 150. Trabzonspor 4 bin tane oyuncunun durduğu bir yere sırtını dönmemelidir. Hataların en büyüğü Trabzonspor'un Trabzon futboluna gözlerini kapatmasıdır.

*Ajax’ta 7 ay  staj yaptım. Uluslar arası seminerlere katıldım. Utrecht takımını yakından izledim. Ajax profesyonel takımının bütün kamplarını takip ettim. Orada yapılan hareket ve eylemlerin bir felsefesi var. Neden, niçin ve nasıl felsefesi ile işleyen bir sistem. Bizde rastlantı, onlarda felsefe.

*Trabzonspor, 4 Messi, 3 İniesta, 6 Xavi ile şampiyon olsa, gerçekten şampiyon olmaz. Bazı köklü değişikler şart. İdeal yabancıları kadrona katacaksın.

*Biz Şenol hocayı Hızırbey mahhelesindeki hayatı ile tanıyor onu öyle görüyoruz. Biz mahallede kaleye onu koymazdık, ben daha iyi kaleciydim diyenleri de duyduk. Şans ona güldü kaleci oldu diyenlerde var. Bende kursa gitseydim daha iyi antrenör olurdum diyenlerde var. Biz millet olarak elde ettiklerimizin değerini onları kaybedince anlarız. Herhalde böyle bir durum Şenol hocanın ki!

*Futbolcular eskiye gore daha egolular, mütevaziliklerini kaybetmişler. Bu sorunun temelinde aile eğitimi var.

*Sercan Kaya, kulubümüzün içinde bulunduğu dönemde ihtiyaçları ve misyonu doğrultusunda hareket edilmiştir.

*Trabzonspor bana verdiklerinin karşılığını henüz almadı. Tanınıyorsam nedeni Trabzonspordur. Tercihlerim, spora yakınlığım antrenörlüğü Trabzonspor'a borçluyum şu an bir evde oturuyorum bu evi de Trabzonspor'a borçluyum.  Herkes, Trabzonspor'a borcunu ödemelidir.

Yazı:Aytekin Akay

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Spor