29 Haziran 2011'de seçildiği TFF'de başkanlık koltuğunda şike soruşturmasının da etkisiyle yalnızca 216 gün kalabilen Mehmet Ali Aydınlar, 31 Ocak 2012'de ekibindeki  arkadaşlarını suçlayarak istifa etti. Daha sonra ekranlara çıkıp suçladığı arkadaşlarından özür diledi.

Aydınlar'ın bu kısa sürede yaptıkları ve açıklamaları hep eleştiri konusu oldu. Onu eleştirenlerin arasına birlikte çalıştığı bir isim katıldı. M.Ali Aydınlar yönetiminde asbaşkanlık yapan Erhan Kamışlı, öyle şeyler söyledi ki...

Aydınlar, federasyon makamı ile F.Bahçe arasında sıkıştı kaldı. Yönetim olarak 8 ay dayak yedik. Play-off'u bile medyadan öğrendik.

İşte Erhan Kamışlı'nın “Vay be TFF'de neler olmuş neler” dedirtecek açıklamaları...

Yönetim olarak 8 ay dayak yedik

“Mehmet Ali Aydınlar, Futbol Federasyonu makamı ile Fenerbahçe arasında sıkıştı kaldı. İnanılmaz kötü günler geçirdi. Hem Fenerbahçeliliğinden vazgeçemedi, hem de Futbol Federasyonu'nun işlerini çözmek için çaba gösterdi. 'Adil karar veririm' deseydi bugün olaylar çok farklı olurdu. Bocaladı, kaldı. Belki de kendine göre haklı yönleri var. Fakat biz yönetim olarak 8 ay dayak yedik.

Ligler zamanında başlamalıydı

Liglerin geç başlamasında yönetim içinde farklı görüşler oldu. Bence ligler zamanında başlamalıydı. Hatta play-off için aramızda  tartışmalar oldu. Bu konuda farklı görüşler ortaya atıldı. TFF yönetimi olarak çoğunluğumuz, play-off  sistemini medyadan öğrendik. Yönetim olarak bir çoğumuz play-off'u istemedik. Mehmet Ali Aydınlar'ı en çok Fenerbahçelilerin tavrı yıktı. Aydınlar o formayı çıkartamadı. En fazla eleştiriyi Fenerbahçe'den aldı. Futbol Federasyonu kulüp

başkanlığı gibi değil. Buranın kendi parası var.

26 Ocak'tan önce istifa etmeliydik

26 Ocak'taki genel kuruldan önce istifa etmemiz gerekirdi diye düşündüm. Genel kurula gitmek istemedik. Yönetimdeki çoğunluğumuz 58. maddeyi Futbol Federasyonu'nun değiştirmesi gerektiğinde kararlıydı. Gitmeden önce mutlaka yapmamız gereken şeyler vardı. Disiplin ve Etik Kurulu raporu, Tahkim'e sunulup,burada değerlendilmeliydi.

Panik yapınca hatalar da geldi

UEFA'dan gelen tüm bilgiler ve haberler Aydınlar, Arıboğan ve Egemenoğlu'nun bilgisi dahilindeydi.  Belki de haklı olarak bizimle paylaşmadılar. UEFA bir an

önce karar vererek topu üstümüze attı. Bizim de iyi yönettiğimizi söyleyemem. Bu dönemde doğru mu yaptık? 'Doğru yaptık' diyemem. Hatalarımız da oldu. Elimizden geleni yaptık ama elinden gelen her zaman doğru olmuyor. Biraz da panik yaşadık. Türk takımlarının ve milli takımın UEFA'dan 3-5 sene men edilmesi konusundaki tehdidi kimse hazmedemedi.

Cezayı TFF yönetimi vermeliydi

58. madde hep tartışıldı. Puan düşürme, puan silme, para cezası vardı. O maddeyi federasyon yönetim kurulu ile almanın yolları olabilirdi. UEFA, Genel Kurul yerine TFF'nin yönetimde çözülmesini isteyebilirdi.

Futbol yüzünden hapis olmamalı

Aziz Yıldırım, İlhan Ekşioğlu, Şekip Mosturoğlu ve diğer yöneticilerin hapis yatmasına yönetim olarak razı değildik. Futboldan dolayı içeriye alınmak doğru değil. Tutuksuz yargılama olabilirdi. Suçu ispatlanmadığı sürece insanlar suçsuzdur. Çok hakkaniyetli bulmadık. Dışarıda yargılanması gerekirdi. Savcı ile biz değil başkan görüştü. İçeriğini bilmiyoruz.

Aydınlar'ın da keşkeleri vardır

Mehmet Ali Aydınlar'ın keşkeleri vardır. Bugün Çin Seddi'ni yapamazsın. Zamanında yapılmışsa doğru sebebi vardır. O günün kararı doğru karardır. Yanlış da olabilirdi. Yanlışların anası panik! Federasyon olarak panikledik. Biz bu göreve hiç yapılmamışları yapmaya gelmiştik. Ancak daha önce yaşanmayan

şeylerle karşılaştık. Yapılmamayanları da yapmaya çalıştık.

İlişkileri iyi yürütemedik

UEFA ile ilişkileri sıkı götürebilirdik. F.Bahçe de UEFA ile ilişkileri sonradan anladı. Hızlı karar vermek yerine daha aklı selim kararlar verebilirdik. Etik Kurulu,

Disiplin Kurulu kararını verir dedik. Başında söyleyeceğimizi sonunda söyledik. UEFA Başmüfettişi Cornu, Türkiye'ye gelerek medyadaki tüm yayınlanan haberleri topladı. Dava ile ilgili resmi kayıtları hala istiyor. O da takip ediyor.

TFF'ye 19 milyon TL kar ettirdik

Hatalarımızın yanı sıra iyi işler de yaptık. Personel sayısı fazlaydı, yarı yarıya indirdik. 4-5 milyon TL'lik tasarruf yaptık. 245 milyonluk bütçeyi 270

milyon TL'ye çıkardık. 19 milyon TL kar ettirdik. Kulüplere haketmedikleri parayı ödemedik.

UEFA sert yaptırımlarla geldi

UEFA sert yaptırımlarla geldi. Son olarak 'Küme düşürmeyi kaldır ama ceza ver' diyordu. Bu kadar olay olduğunda dağ fare doğurmasın. 'Sion'a ve  Yunanistan takımlarına ceza verdik. Türkiye'de bir işlem yapmazsak itibarımız zedelenir. Bundan sonra çıkacak olaylarda Türkiye'yi örnek gösterirlerse ne yaparız' düşüncesindeydiler.