Turgut Özal'ın naşının incelendiğine dikkat çeken Akgül, Özal'ın zehirlendiğinin kesinleşmesi halinde nasıl bir hüküm verileceğini de anlattı.

 

"Rahmetli Turgut Özal'ın naaşı inceleniyor, eğer zehirlendiği ortaya çıkarsa biz hocalar olarak gönül rahatlığıyla şehit diye biliriz. İlla kurşunla öldürülmesi lazım değildir şehit sayılabilmesi için, bunlara mazlumen öldürülenler grubundan şehittir diye biliriz."

 

"Türk milletinin iki özelliği vardır; birincisi bu millet çok büyük insan yetiştirir, ikincisi ise hayattayken o büyük adamın kıymetini bilmez. Yakın tarihimizde bunun örnekleri çok Menderes ve Özal bunlardandır. Allah imtihan sırrını bozmamak için bazen günahkar hatta Gayr-ı Müslim olanın vücudunu çürütmeye bilir. Sadece çürümemiş olması şehitliğin delili olarak ileri sürülemez.

 

"Hem Müslüman, hem vatanına milletine hizmet etmiş, hem de mazlumen öldürülmüşse buradaki çürümemeyi bir mesaj olarak insanların bunu alması gerekir. Belki bugün terdütümüz olsa da yarın rapor açıklanınca şehittir ve Allah katındaki değerinden dolayı küçük bir mükafat olarak onun vücunu çürütmemiştir diye biliriz."

 

"Mezar açılmadan önce vücudu çürümüştür zor delil ederiz açıklamaları yapılırken, açıldıktan sonra ise delil elde etmenin kolay olduğunu söylediler. Bu Allah'ın hem rahmetliye bir lütfu hem de bu millete bir nimetidir. Çünkü Allah her şeyi önceden gördüğü için çürütmemiş ve bu raporda netice alınsın istemiş olabilir. Kesin diyemem, haşa! Olabilir onu da rapor da göreceğiz. Eğer zehirlendiği ortaya çıkarsa şehit olduğuna kesinlikle hükmederiz."