Taksim'de Hrant bulaşması

Hrant Dink davasında kararın açıklanmasının ardından bugün ‘Hrant’ın Arkadaşları’nın çağrısı ile Taksim Meydanı’ndan Agos’un önüne binlerce kişinin katıldığı protesto yürüyüşü gerçekleştiriliyor.

Taksim'de Hrant bulaşması

Hrant Dink davasında kararın açıklanmasının ardından bugün ‘Hrant’ın Arkadaşları’nın çağrısı ile Taksim Meydanı’ndan Agos’un önüne büyük bir protesto yürüyüşü gerçekleştirildi. Yürüyüşe yaklaşık 20 bin kişi katıldı. Yürüyüş sonrası bir grup olay çıkardı.

Saat 13.00'te Taksim'de buluşan kalabalık, saat 13:15'te Dink'in öldürüldüğü Agos Gazetesi önüne doğru yürüyüşe geçti.

Divan kavşağında iki koldan yürüyen kalabalık, sık sık "Faşizme inat kardeşimsin Hrant", "Hepimiz Hrant'ız hepimiz Ermeni'yiz" sloganları attı.

Yürüyüş nedeniyle Şişli yönüne trafik durduruldu.

Rakel Dink en önde yürüdü

Hrant Dink'in eşi Rakel Dink ve kardeşi Orhan Dink grubun en önünde yer aldı. Rakel Dink yanında, yakınlarını siyasi cinayetlerde kaybetmiş kişilerin yakınları yürüdü.

Rakel Dink'in durgun olduğu zaman zaman da gözlerinin dolduğu görüldü. Kendilerine Toplumsal Bellek Platformu adını veren grup üyeleri de yürüyüşün en önünde yer aldı.

Faili meşhul bir cinayete kurban giden Turan Dursun'un oğlu Abdi Dursun ve vatani görevini yaparken kaza kurşunuyla öldüğü açıklanan Ermeni kökenli Sevag Şahin Balıkçı'nın ailesi de bu grup içinde yer aldı. "Sessiz çığlık" adı verilen yürüyüşte tek pankart taşındı.

'Hepimiz Hrant'ız, Hepimiz Ermeni'yiz' yazıyı pankartı Hrant'in ailesi ve arkadaşları taşıdı. Yürüyüş güzergahı boyunca asılanan pankartlar da dikkat çekti.

CHP ve BDP'liler katıldı

Yürüyüşe siyasiler de destek verdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ile İstanbul Milletvekili Şafak Pavey yürüyüşe katıldı. Payev tekerlekli sandalyesiyle yürüyüşün en önünde yer aldı. Yazar Vedat Türkali de tekerlekli sandalye ve elinde döviziyle yürüyüşe katıldı.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve İstanbul Milletvekilleri Sebahat Tuncel ile Sırrı Süreyya Önder de yürüyüşe destek verdi.

Karanfil yağmuru

Yaklaşık bir saatte Agos gazetesinin önüne gelen kalabalık burada bekleyenlerle buluştu. Kalabalık caddeye sığmadı. Sıkışıklığa rağmen o sırada caddeden geçen bir ambulansa kalabalık tarafından yol açıldı. Hrant Dink'in vurulduğu yere ailesi ve arkadaşları tarafından karanfiller bırakıldı.

Dink'in sevdiği Ermeni ezgileri çalındı. Agos gazetesi önünde toplanan kalabalık sık sık slogan atarken, Hrant Dink'in öldürüldüğü saat olan 15.00'de saygı duruşunda bulunuldu.

Gazeteci-yazar Karin Karakaşlı, saygı duruşunun ardından Agos’un penceresinden bir konuşma yaptı. Karakaşlı konuşmasında şunları söyledi:

"19 Ocak bir anma günü değil. Hiçbir zaman olmadı. Herkes acısının yaşandığı gün bir başına kahroldu. Sonra 23 ocak geldi, Türk düşmanı ilan edilen bir Ermeni gazetecinin cenazesi hepimizi buluşturdu. Onu güpegündüz bu caddede sırtından vurdular hepimizi de görgü tanığı kıldılar."

YÜRÜYÜŞE KATILANLAR ANLATTI

Sırrı Süreyya Önder: "Cinayeti devlet üstlendi"

Yürüyüşe katılan BDP İstanbul milletvekillerinden Sırrı Süreyya Önder, mahkemenin Dink davası ile ilgili kararını şu sözlerle eleştirdi:

''Demokratik haklarını savunmak için bir araya gelen öğrencilerden, doğasına, kurduna kuşuna sahip çıkan çevrecilere kadar herkesi bir örgüt torbasına koyma konusunda çok mahir olan bu devlet, devletin gizli açık bütün yapılanmalarının kol kola girip işlediği bir cinayet örgütün varlığını yansıtıyor."

"Hükümet kendini 'bu yargının tasarrufudur' deyip bunun dışına atamaz çünkü soruşturma izni hükümetten istendiğinde mesela MİT mensupları için vermedi. Bu statükonun, bu zalimliğin önemli bir parçası. Bu dediğim şeylerden örgüt çıkaran devlet bundan çıkarmıyorsa bu bir tek anlama gelir. Cinayeti devlet üstlenmiştir, katil de devlettir. Bundan sonraki temyiz sürecinden bahsedilmesi hiç önemli değil artık. Bu halkın vicdanında mahkûm olmuştur. Temyiz hiç önemli değil.''

Ahmet Hakan: "Duyarlılık devam ediyor"

Yürüyüşe katılanlardan gazeteci Ahmet Hakan, “Soğuk havaya rağmen katılım yüksek. Bu yürüyüş bir duyarlılığın devam ettiğini gösteriyor. Bu cinayet milliyetçilik duygusu kabarmış iki çocuğun yapabileceği bir şey değil. Tüm olanlar örgütsel bir yapıya işaret ediyor” dedi. Sanatçı Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Kaya da, "Buradaki insan sayısının Türkiye’deki tüm vicdanlı insanları temsil ettiğini düşünüyorum. Türkiye bir kırılma noktasından geçiyor. Buraya gelen insanlar, diğer tüm kimliklerinden soyutlanarak bir kardeşleri öldürüldüğü için buraya geliyor. Ben bunu çok önemsiyorum" diye konuştu.

Çeşitli sloganlar atan grup adına bir açıklama yapan Örgütlenmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Yusuf Burak Yurtçu, 5 yıldır beklenen adaletin kararını verdiğini belirterek, "Hukuku görmezden gelerek karşımıza bir çocuk ve bir ağabeyi dışında hiçbir suçlu koymadılar, koymaya gücü yetmedi. Kimse bizden 3 tane tetikçi tutuklandı diye bu davadan vazgeçmemizi beklemesin. 'Biraz adalet' olmaz, adalet ya vardır, ya yoktur" dedi.

Yurtçu, cinayetin gerçek katillerinin ortaya çıkıncaya kadar davanın takipçisi olacaklarını da söyledi.

Açıklamanın sonunda bir birlerine iplerle bağlı olan beyaz kıyafetli gençler, temsili olarak yere düştü. Eylem olaysız sona erdi.

20 gözaltı

Bu arada Hrant Dink'in anılması amacıyla düzenlenen yürüyüşe katıldıkları ve dağılım sonrasında Taksim'de bazı iş yerlerine zarar verdikleri belirtilen 20 kişi hakkında gözaltı işlemi uygulandı. Bu kişiler Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi.

Taksim'den Galatasaray'a yürüyüş

Öte yandan Hrant Dink için kalabalık bir grup Taksim'den Galatasaray'a yürüdü. Kendilerine "Hrant'ın arkadaşları" adını veren grubun çağrısı ile Taksim Meydanı'nda bir araya gelen ve üzerinde "Hesabını Soracağız" yazılı pankart açan grup, "Hesabını Soracağız", "Bu dava bitmedi, yeni başladı" şeklinde sloganlar atarak yürüyüşe geçti.

İstiklal Caddesi'nde boyunca sloganlar atarak yürüyen grup adına Galatasaray Lisesi önünde Ermenice açıklamayı Murat Gözoğlu yaptı.

Buradaki açıklama sırasında yürüyüşe katılanların bir bölümü mumlar yakarak ellerinde tuttular. Açıklamanın ardından Emeğe Ezgi grubu Ermenice ve Türkçe şarkılar seslendirdi.

Ankara'da da eylem

CHP'li gençler de Hrant Dink cinayeti davasında verilen kararı protesto etti. Çankaya İlçe Başkanlığı'na bağlı gençlik kolları üyeleri, üzerlerinde "eşitlik, kardeşlik, adalet..." gibi kavramlar yazan ve kefene benzeyen beyaz kıyafetler giyerek, Sakarya Meydanı'nda toplandı.

TBMM'ye siyah çelenk

Bazı sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin üyeleri, Hrant Dink'in öldürüldüğü cinayet davasındaki kararı TBMM önünde otoparkın bahçesine siyah çelenk bırakarak protesto etti. Meclisin Dikmen Kapısı yakınında toplananlar, "Asla unutmayacağız, asla affetmeyeceğiz, katillerden hesap soracağız" pankartı açıp, Hrant Dink'in fotoğraflarını taşıdı. Gruba CHP Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel de destek verdi. Basın açıklaması Türkçe dışında Kürtçe olarak okundu, Ermenice bilen olmadığı için, Ermenice metin de basın mensuplarına dağıtıldı. "Sarı Gelin" türküsünün Ermenice seslendirilmesinin ardından, Meclis önündeki otoparkın bahçesinde bulunan bir ağacın önüne siyah çelenk bırakıldı. Çelengin üstüne bir de ayakkabı koyuldu. Grup daha sonra dağıldı.

Öte yandan Adalet Bakanlığının Milli Müdafaa Caddesi'ndeki, boşaltılan eski ek binası önünde toplanan bir grup, Uludere ve Hopa olayları ile kadına yönelik şiddeti ve Hrant Dink kararını, tiyatro gösterisiyle protesto etti.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler