Yağmur Taylan ve Durul Taylan'ın yönettiği, Meral Okay'ın senaryosunu yazdığı Muhteşem Yüzyıl dizisinin yeni sezon çekimleri Edirne'nin Karaağaç ilçesi köylerinde başladı. Dizisinin yeni dönem çekimlerinin hayvan katliamlarına sahne olması protestoların oluşmasına neden oldu.

Ağır ve ilkel koşullarda çalıştırılan atlardan 3'ü koşullara dayanamayarak öldü.

Atların ölümü, set çalışanları ve oyuncuların da tepkisine neden olurken, olayı duyan hayvan hakları savunucuları tepki gösterdi. İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu, Dünya Yalnız Bizim değil Platformu (DYBD) ve Yaşam Hakkına saygı Derneği, "dizi filmin çekiminde hiç bir masraftan kaçınılmazken, atların ağır koşullarda, aç, susuz çalıştırılmasına yönelik" tepki göstererek, Hayvanları Koruma Yasası nezdinde de yasal girişimde bulunacaklarını ifade etti.

Film seti prodüksiyon şirketine yönelen tepkiler yükselirken, çekimler sürdürülüyor. Sette görev alan, set çalışanları ve oyunculardan edindiğimiz bilgilere göre; "filmde çalıştırılan atların maliyeti düşük olsun diye Uşak'taki ciritcilerden temin edilmiş. 18 Ağustos Perşembe günü, Edirne'nin Karaağaç ilçesi yakınındaki Süvari köyünde çekimi başlayan dizi için kötü taşıma ve ulaşım koşullarında nakledilmekte olan 30 attan biri yolda ölmüş. Atlardan ikisi ise, film setinde hayatını kaybetmiş..."

ÖLÜME TERK EDİLEN ATLAR...

Set çalışanlarının ifadelerine göre; "aç,susuz çalıştırılan atlar, sıcağa ve yorgunluğa rağmen yürüsün, koşsun ve binicisinin talimatlarına uysun diye, atın ağzının içine dişlerinin arkasına gelecek şekilde yerleştirilen metalden yapılma 'kantarma' denilen aletler de, emsallerine göre çok ağır..."

Öte yandan, nakliye sırasında ve sette ölen atların dışında, artık çekimlerde kullanılamayacak hale getirilen ayakları şiş ve yara bere içindeki atlar, setin 2 kilometre uzağındaki güneş altındaki bir alanda ölüme terk edildi. (sesonline)

Bu iddialar üzerine dizinin yapım şirketi TİMS'ten bir açıklama geldi:

Müvekkilim, yalnızca insanlar için değil, emeği geçen tüm canlılar için en iyi çalışma koşullarını sağlamayı amaç edinmiştir. Bildiğiniz üzere dönem filmi tabir edilen bir dizi çekilmektedir. Senaryo gereği at kullanılmaktadır. Sinema sektöründe bu tür sahneler için aracılık eden kişi ve şirketler mevcuttur.

Yapımcı, gereksinimini bu kişilere iletir. Onlar da ihtiyacın şekline, sayıya vs göre gerekli irtibatları sağlarlar. Bu tür faaliyetler için genellikle Erzurum, Sivas ve Uşak yöresinden at temin edilmektedir. Müvekkilimin irtibat kurduğu kişiler; iddia ettiğiniz gibi ucuz olduğu için değil, çekim mahalline nispeten yakınlığını da gözeterek Uşak yöresini tercih etmişlerdir.

Atlar, çekim yerine müvekkilim tarafından değil, sahiplerinin nezdinde, bu kişiler tarafından nakledilmiştir. 16.08.2011 günü gerçekleştirilen nakilleri sırasında da maalesef aracın ön kısmı şarampole düşmüş ve 2 at telef olmuştur. Duyulduğunda müvekkilim şirket yetkililerinin de yüreklerini burkan olayda bir dahlimiz bulunmamaktadır. Zira, bir kez daha vurgulamak gerekirse, nakliye müvekkilim tarafından gerçekleştirilmemiştir.

Çeşitli isnatlarda bulunduğunuz çekimlere gelince; çekimler sırasında at sahipleri ve binicileri başlarında bulunmaktadır. Yazdıklarınızın aksine hayvanların dinlenmesi için üstü kapalı sundurmalar mevcut olup, dahası; çekim mahalline 600 metre mesafede gölet bulunmakta, hayvanlar burada serinletilmektedir.

Bununla da yetinmeyen, çekimlere başlamadan ambulans ve itfaiye temini için girişimlerde bulunan müvekkilim; ayrıca Belediye’den veteriner talebinde bulunmuştur.

Maliyetten söz ettiğiniz için belirtmek gerekirse bu sahneler için müvekkilim 4’ü Çekoslovakya’dan, 6’sı Ukrayna’dan olmak üzere yurt dışından 10, Sivas’tan 6 binici, İstanbul’daki dublörlük okulundan ise 5 kişi getirtmiştir.