CHP Muğla İl Genel Meclisi Üyesi Dursun Kaplan, 7 Mayıs 2010 tarihindeki meclis konuşmasında, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Marmaris’te bulunan Keyland oteli koruduğunu" öne sürdü. Başbakan Erdoğan’ın avukatları Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, Kaplan’ın konuşmasında hukuka aykırı ithamlarla Başbakan Erdoğan’a karşı açıkça hakarette ve iftirada bulunduğunu iddia etti.

Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı, inceleme yaparak, Kaplan’ın açıklamalarının “yasal eleştiri niteliğinde bulunduğuna, olayda hakaret ve iftira suçlarının oluşmadığına" hükmetti ve kovuşturmaya gerek görmedi. Başbakan Erdoğan’ın avukatları ise Aydın Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvuruda bulunarak takipsizlik kararına itiraz etti.

Mahkeme takipsizlik kararını bozunca Muğla Sulh Ceza Mahkemesi’nde dava açılmasına karar verildi. Açılan davanın ilk duruşması bugün Sulh Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme dosyayı incelemek üzere davayı 2 Mart 2012 tarihine erteledi. Kaplan’a destekte bulunmak için adliyeye CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir ve partililer geldi.

Duruşmanın ardından adliye binası önünde basın açıklaması yapan Kaplan, elinde Keyland otelin fotoğraflarının bulunduğu ve üzerine “Suçum, ’Vatandaş evini yapamıyor, bu oteli kim koruyor’ dedim. Başbakan beni mahkemeye verdiö yazılı afiş açtı. Muğla’nın parasına değil, yarasına sahip çıktıklarını belirten Dursun Kaplan, “Mayıs ayının 3. birleşiminde Meclis’te vatandaş evini yapamazken bu oteli kim koruyor diyerek bir konuşma yaptım. Sayın Başbakan ve avukatları beni mahkemeye verdi.

Savcı takipsizlik kararı verdi. Aydın Ağır Ceza Mahkemesi’nden yargılanmam konusunda karar çıktı. Bölgemizde yaşayan vatandaşların haklarını ve hukuklarını savunmak için çalışıyorum. Sorunları dile getirmek benim görevim. Muğla’nın parasına değil yarasına sahip çıkıyoruzö dedi.

“DAVA HAKSIZ"

Milletvekili Nurettin Demir de davanın haksız olduğunu ileri sürerek, “Bu konuşma Muğla’nın zenginliklerine ve değerlerine sahip çıkma konuşmasıdır. Bu haksızlığın ortadan kaldırılacağına inanıyoruz. Adalete güveniyoruz. Halkın ve Muğla’nın çıkarlarını korumak için elimizden geleni yapacağızö dedi.

ELEŞTİRİLERİN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN

Açılan davanın hukuki ve delil yönünden eksiklikleri bulunduğunu öne süren avukat Necmettin Yankol da, müvekkilinin sözlerinde hakaret kastı bulunmadığını söyledi. Müvekkilinin Başbakan’a bu otelin el değiştirmesinden sonra yaşanan gelişmelere dikkat çekmek istediğini ifade eden Yankol, “Davada beraat edeceğimize inanıyorum.

Ancak takdir mahkemenindir. Bu bir baskı oluşturmak için yapılmış şikayet dilekçesidir. Bundan sonraki eleştirilerin önüne geçmek için yapılmıştır. Bu davaların daha da artacağına inanıyoruz. Her zaman haksızlığın karşısında olacağız" diye konuştu.