Vali Ortahisar'ı anlattı!

Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, TGC Yargı, Güvenlik ve Haber Muhabirleri Komisyonu Başkanı Osman Şişko ve yönetim kurulu üyelerini makamında kabul etti.Komisyon üyesi muhabirlerle bir süre sohbet eden Vali Öz, kendisine yöneltilen Trabzon’un önemli sorunla

Vali Ortahisar'ı anlattı!
Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, TGC Yargı, Güvenlik ve Haber Muhabirleri Komisyonu Başkanı Osman Şişko ve yönetim kurulu üyelerini makamında kabul etti.Komisyon üyesi muhabirlerle bir süre sohbet eden Vali Öz, kendisine yöneltilen Trabzon’un önemli sorunlarına ilişkin soruları da cevaplandırdı.
 
Ortahisar Projesi’ne ilişkin son durum hakkında bilgi veren Vali Öz şunları söyledi:
 
Aslında Zağnos ve Tabakhane Vadileri de Ortahisar’ın bir parçası, orada yapılan tek-tük yapılan restorasyonlar da Ortahisar’ın bir parçası. Bilindiği gibi bugüne kadar iki önemli çalışma yapıldı. Oradaki bütün tarihi binaların mülkiyet, kamulaştırma ve alım-satımı konusunda mülkiyet ve parselasyon planı çıkarıldı. İkincisinde ise tescilli bütün binaların tek tek relöve restorasyon projeleri çıkarıldı ve kurula gelecek şekilde hazır hale getirildi. Ortahisar’da bundan sonra yapılacak çalışmaların büyük bir envanteri ve altlığının oluşturulmasıydı. Bundan sonra ne olacak, biz orada belediyenin yaptığı bazı çalışmalar var bizim restore ettiğimiz bazı binalar var. Hükümet Konağı ile ilgili orayı faal hale getirelim diye uğraşıyoruz ihale süreci var. Bir yandan Zağnos ve Tabakhane devam ediyor bunlar da bu işin birer parçası. Ufak-tefek restorasyonlar devam ediyor.
 
ORTAHİSAR UZUN VADELİ BİR PROJE
 
Vali Öz, restorasyonlar konusunda oluşan bazı yanlış algılara da değinerek, “Şöyle bir yanılgıya da düşmemek lazım; baştan girilecek, sondan çıkılacak, hepsi restore edilecek. Ortahisar Projesi uzun vadeli bir projedir. Bir bir, iki iki, üç üç bütün binalar restore edilecek, bunu kamu, sivil toplum, özel sektör yapacak. Özel sektör restore edip bir kısmını hizmet sektöründe cafe, pansiyon, motel, restoran hizmeti verilecek. Ortahisar’da bugüne kadar yapılan yapılanlardı. Bugüne kadar yapılanlar topluca yapılanlardı. Parselasyon ve mülkiyet krokisi çıkarıldı. Ne yapılabilir, nasıl alınabilir, nasıl alınabilir, nasıl satılabilir. İkincisi her bir tarihi binanın relöve restorasyon projeleri yapıldı. Ve kurula girecek işleme hazır hale getirildi. Ondan sonra biz İl Özel İdaresi olarak, iki-üç tane binayı kamulaştırdık. Onların restorasyonunu yapıyoruz. Kültür Bakanlığımız ileriki aşamalarda değerlendirecek. Kanuni Evi ve çevresinde neler yapabiliriz konusunda Belediye ile önümüzdeki süreçte görüşeceğiz. Ondan sonra birer-ikişer artık stö’leri, özel sektörümü teşvik edip oradaki binaları tek tek restore ettirmeye çalışacağız. Önümüzdeki süreçte Ortahisar Fatih Camii Vakıflar tarafından restore edilecek. Onun karşısındaki mescid ve eklentileri restore edildi. Kademe kademe bir dönüşüm sağlanacak. Ama bu biraz zamana yayılacak. Ortahisar öyle kolay halledilebilecek bir konu değil. Ama iyi mesafe alınıyor. Farkındalık oluşuyor. Bilindiği gibi Alacahan’ı restore ediyoruz. Bitmek üzere. Birer, ikişer, üçer yavaş yavaş. Ancak burada kamuoyunu bilgilendirip stö ve özel sektörün de bu dönüşüme katkıda bulunmasını sağlamamız lazım” dedi.
 
Ortahisar’daki bütün tarihi binaların relöve restorasyonlarını çıkardıklarını hatırlatan Vali Öz, “Bu binaların pek çoğunun iskeleti ve taşıyıcıları çürümüş ve dengesi bozulmuş durumda. Şimdi bu binaları olduğu gibi restore etme şansınız yok. Onları yeniden eski planını dışına çıkma şansınız da yok, eskiden orada iki-üç katlı binalar var, o binanın yerine ahşap, çelik, üst malzeme yine sıvası ve ahşabı ile giydirerek eski binanın aynı olacak. Orada şöyle yanlış bir algı var; orada
 
hiçbir bina yoktu geldiler surun üzerine sıfırdan bir bina yaptılar. Hayır orada aynı bina vardı, aynı bina çökmüştü aynı binayı o şekliyle ayağa kaldırma imkanı olmadığı için oraya ya ahşap ya çelik iskeletle içine yine eski mimarı malzemeler tuğla, kerpiç neyse sıvayla beraber yapılacak. Yine eski binalar olacak. Dikkat edilirse Ortahisar’daki eski binaların pek çoğu mevcut haliyle ayağa kaldırılması mümkün olmayan binalar. Hatta biz Belediye veya yerel yönetim olarak şu kararı veriyoruz, yıkılmaya yüz tutmuş tehlikeli binaların relöve restorasyon projesini yapıyoruz ondan sonra yıkımına izin veriyoruz. Ama yeni bina yapacağımız zaman aynı eski projeyi uygulama şartıyla. Şimdiki yapılan uygulamada ise yanlış bir algılama var. Oradaki işin aslı odur” diye konuştu.
 
TRABZON’UN EN ÖNEMLİ SORUNLARI
 
Trabzon’un en büyük sorunları işsizlik, trafik ve hava kirliliğine ilişkin soruları da cevaplandıran Vali Öz şunları söyledi:
 
“Hava kirliliğinde birkaç etken var ve birkaç yolla buna müdahale ediyoruz. Birincisi doğalgaza dönüşüm süreci ağır gidiyor. Bu sıkıntılar bir kısmı doğalgaz firmasından, vatandaştan kaynaklanan sıkıntılar var. Biraz da bizim belediye ile zorlamamız gereken hususlar var. Doğalgaz firması ağır çalışıyor coğrafi şartlardan, darlıktan, sıkıntıdan dolayı. Vatandaşlar da gelen alanlarda abone olma konusunda ağır davranıyorlar. Şu anda bildiğim kadarıyla coğrafi dağılım olarak yüzde 30’a kadar ulaştı, bunun sanıyorum yarısı yüzde 15’i doğalgaz kullanıyor. Çevre Şehircilik Müdürlüğümüz kömür denetimi konusunda çalışıyor. Mahalli Çevre Kurulu kararı gereği evlerdeki kalorifer yakıp söndürme saatleri, kullanılan kömürler, numune almalar, ceza uygulamaları. Buna aykırı davrananların mutlaka cezalandırılması gerektiğini söylüyorum. Numuneler alınıyor, yoğun bir çalışma var. Ancak bizim hava ölçüm istasyonlarımız var otomatik. Bu istasyonların bugüne kadar hiçbirisinde o eşit değerin üzerinde kirlilik çıkmıyor. Ama belli bir kirlilik var. Bu kirlilik bu eşit değerin altında. Ama istersiniz ki hiç kirlilik olmasın. O anlamda da denetimlerimiz sürüyor.
 
TRAFİK İÇİN SIKINTILI BİR COĞRAFYA
 
Trabzon çok dar bir alan, çok sıkıntılı bir coğrafya. Biz mümkün olduğunca iki alanda denge sağlamaya çalışıyoruz. Birincisi ceza yazma ve yazmama konusu. İkincisi kurallara uyup uymama konusu Çok ceza yazarsanız insanlar rahatsız oluyor, hiç yazmazsanız kurallara uyma alışkanlığını geliştiremiyorsunuz. O ki hassas dengeyi kurmaya çalışıyoruz. Zaman zaman arada bir sert giriyoruz cezalarla, sonra diyoruz, ‘vatandaş biraz nefes alsın, kurallara uyup uymadığını görelim. Böyle bir denge götürüyoruz Ama vatandaşların da biraz kurallara uyması lazım. Uygunsuz parklar, uygunsuz durmalar, aracı çok kullanmama gerekçesi. Vatandaş 50-100,200 metrelik yere arabayla gitmek istiyor. Böyle sıkıntımız var. Belki Kanuni Bulvarı ile şehir by-passla rahatlar mı? O beklentimiz var.
 
TRABZON’DA GÖRÜLMEYEN BİR İSTİHDAM VAR
 
İşsizlik konusuna gelince, Trabzon’da bana göre tartışmalı bir konu. Bilindiği gibi Trabzon’da İstihdam ve Kariyer Günleri yaptık. Orada yaklaşık 120 stant açıldı. Ve bu stantların büyük çoğunluğunda da ‘eleman arıyoruz’ diye ilanlar vardı. Ben bu startların hepsine zaman ayırdım. Hepsinin de ortak görüşü şuydu; ‘biz eleman arıyoruz iş başvurusu alamıyoruz. ‘Şimdi Trabzon’da bir yandan işsizlik var diye bir husus var, öbür taraftan da işçi, eleman arayan çok
 
sayıda firma var. Burada acaba nitelikte mi sıkıntı var diyeceğiz, nitelikte de sıkıntı yok. Aslında yani pek çok firma nitelikli eleman da aramıyor ama işçi bulamıyor. Biraz tembellik var. Bir de herkes, ‘ben bir kamu, bir masa başı, güvenlikçi olsun’ istiyor. Trabzon’da aslında görülmeyen bir istihdam da var. Bu özellikle el hasır, telkari gibi el sanatları konusunda evlerde çalışan ve görülmeyen bir istihdam var. Trabzon ekonomisini belki ayakta tutan önemli hususlardan birisi o.
 
Önümüzde ÖSB’ler konusunda çalışmalar var. Beşikdüzü’nün ikinci etabının altyapısını yapalım istiyoruz, Vakfıkebir’in kamulaştırma sorununu çözüp altyapı-sını inşallah bu sene programa almak istiyoruz. Şinik ile ilgili yol çalışmamız devam ediyor. Bir yandan yatırımcılardan müracaat alıyoruz. Onun dışında mobilyacılarımız bir arayış içinde. Trabzon kendi içerisinde bu dönüşümü, sanayiyi ve alternatif alanlarda çalışmayı geliştirmesi lazım. Trabzon’un bu potansiyeli, bu müteşebbis ruhu var.
 
KAPASİTE OLUŞURSA DEMİRYOLU VE LOJİSTİK KENDİLİĞİNDEN GELİR
 
Demiryolu ve lojistik konusunda Trabzon şehrinin beklentilerine de değinen Vali Abdil Celil Öz, “Demiryolu çok büyük bir yatırım. Öyle bizim bildiğimiz herhangi bir karayolu gibi değil. Erzincan-Trabzon demiryolu bağlantısı yaklaşık 5.5 yada 7.5 milyar dolar bir maliyet gerektiriyor. Lojistik ve demiryolu aslında biraz bir bölgenin kapasitesi ile eş zamanlı gelişen bir sektördür. Yani kapasite olursa demiryolu ve lojistik mi gelir, yoksa demiryolu ve lojistik olursa kapasite mi artar? İkisinin eşit bir değeri var. O değer geldiği zaman bu sektör kendiliğinden oluşacaktır. Lojistikte bizim belli bir ithalat-ihracat kapasitemiz var. 1 milyar dolar civarında bir ihracatımız var. Bunların ne kadarına lojistik aktarma gerekir, ne kadarına gerekmez. Bu tür olaylar biraz özel sektörün ve piyasaların oluşturduğu dengelerdir. Siz, ‘ben lojistik merkez kuracağım, 10 bin, 20 bin, yüz bin metrekare yer kapacağım, herkes gelip burada ticaret yapacak’ böyle bir şey çok kolay değil. Bunlar biraz piyasada arz-talep dengesiyle oluşacak bir mekanizmadır. Bilindiği gibi sayın Başbakan geldiği zaman sunulan ‘Arsin’de bir dolgu alanı yapalım, orada bir sanayi alanı oluşturalım’ düşüncesi var. Onunla ilgili Ticaret ve Sanayi Odamızla çalışıyoruz. Ön talepler, son talepler bir toparlanıp o yönde de bir çalışma oluşabilir. O kapasite oluştuğu zaman sanayidir, üretimdir, ticarettir, kapasitesi oluşturulduğu zaman siz isteseniz de istemeseniz de lojistik merkez burada oluşacaktır. Bence bu mekanizmalar birbirini etkileyen mekanizmalardır” şeklinde konuştu.
 
TGC Yargı, Güvenlik ve Haber Muhabirleri Komisyonu Başkanı Osman Şişko da, komisyonun yaptığı çalışmalar hakkında Vali’ye bilgi verdi.
 
Konuşmaların ardından Komisyondan sorumlu Trabzon Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu üyesi Nevzat Yılmaz Vali Öz’e ziyaretin anısına şehri yaptığı hız metlerden ötürü bir plaket takatim etti.
 
KOMİSYONUN EMNİYET ZİYARETİ
 
Komisyon daha sonra Trabzon Emniyet Müdürü Murat Köksal’ı makamında ziyaret etti.
 
Kabulde Trabzon’un çok güçlü bir medyaya sahip olduğunu ifade eden Emniyet Müdürü Köksal, “İlimizde yerel basınımız çok güçlü. Haberi sahasında yapan, gazetesine aktaran muhabirler çok önemli. Dolayısıyla kaynağından doğru haber gelmezse, iyi bir gazetecilik, iyi bir televizyonculuk olmuyor. Bu anlamda muhabirlik ve alanda çalışan ekip her zaman bu işin hem yükünü çeker.Emniyet ve basın mensupları kamu görevi yapıyorlar, basın mensuplarımızın vatandaşlarımızı doğru bilgilendirmesi çok önemlidir. Bu konuda biz yasal çerçeve içerisinde ne
 
gerekiyorsa yaparız.Trabzon’da vatandaşın can ve mal güvenliğini korumak için gece ve gündüz çalışacağız.” dedi.
 
TGC Yargı, Güvenlik ve Haber Muhabirleri Komisyonu Başkanı Osman Şişko da, komisyonun yaptığı çalışmalar hakkında Müdür Köksal’a bilgi verdi.Konuşmaların ardından Komisyondan sorumlu Trabzon Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu üyesi Nevzat Yılmaz Emniyet Müdürü Köksal’a ziyaretin anısına şehri yaptığı hız metlerden ötürü bir plaket takatim etti.
 

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler