Şahin şunları söyledi;

ENDOSKOPİ BİR ÇOK TANI VE TADAVİDE KULLANILIYOR

Endoskopik işlemler yıllar yılı var. Yeni bir işlem değil aslında. Gastroenteroloji ve genel cerrahinin sürekli yaptığı işler. Bunlar bizim minimal invaziv dediğimiz, yani hastayı tam olarak rahatsız etmeyen ve tanıya öncelikle yardımcı olan işlemler. Bu tür hastalar genelde mide ve bağırsak şikâyetleriyle bize ya da gastroenterolojiye başvurur. Ya da dahiliye bölümü tarafından yapılan taramalarda var olan kansızlık ya da başka bir şikayetin yönlendirmeleriyle gelir. Burada gerekli tetkiklerle tanı konulamayan hastalarda alternatif tanı yöntemlerinden biri gastroskopi, kolonoskopi. Artık sadece tanıda değil tedavide de yeri var. Tanısal olarak midede reflüden, ülserden, gastritten, mide fıtığına tutun, bağırsakta kanserden ya da çalışma bozukluğuna kadar birçok işlemde hatta tedavide kullanılmaktadır.

KANSERDE ENDOSKOPİ

Kanser dünyada çok yaygın. Özellikle mide, yemek borusu ve bağırsak kanserleri, beslenmeden tutun genetik yatkınlığa ve yaşam tarzına kadar bunlar kanserleri tetikliyor. Bizler millet olarak, şikayetlerimiz oldukça doktora gideriz. Mesela Japonya’da belli taramaları yaptırmak zorundasın. Onların geleneksel kültüründe mide kanseri beslenmeden dolayı yaygın. Yılda bir, 6 ayda bir zorunlu olarak yaparlar. Onlar kanseri çok erken yakalarlar. Kanserde yaşam standartları bize göre Dünyada daha fazla. Kanseri erken yakaladığınızda yaşam şekliniz, tedavi şekliniz çok değişiyor. Artık kanser ameliyatları, özellikle birinci evre kanserlerde bağırsakta ve midede endoskopik olarak yapılıyor yani ameliyatta değil. Bizim için yeni yaklaşımlardan birisi. Dünya’da var bizlerde de yapan hekimler var. Güzel bir yöntem. Hastayı uyutuyorsunuz tümörü saptıyorsunuz. Endoskopik olarak kazıyıp çıkarıyorsunuz. Evresi 1. Evre olan hastalarda da ekstra bir tedavi gerekmiyor. İnşallah bizim hastanemizde de bu yaklaşımlar güzel olacak.

ENDOSKOPİK İŞLEMLER ARTIK HASTA KONFORUNU BOZMAYAN İŞLEMLER

Bağırsak problemleri daha fazla. En çok sorun olan kabızlık. Kabızlık genelde kronik bir hastalıktır ama 50 yaş üzerinde herkesin 1 kez olsun endoskopi, kolonoskopi yaptırması öneriliyor. Eğer yakınlarından bir kanser hikayesi varsa bu daha erken yaşlara iniyor. Takip aralıkları 5 yıla bir yapılıyor. 50 yaşından sonra 3 yıla bire düşürülüyor. Şikayetlere göre değişiyor. Hastalar özellikle kolonoskopik işlemlerden erite oluyor. Endoskopik işlemler artık hasta konforunu bozmayan işlemler. Günü birlik işlemler ve bizi rahatlatan işlemler.

HANGİ HASTALARA ENDOSKOPİ ÖNERİLİYOR

Hasta geliyor. “Benim ağzıma acı su geliyor. Son 3 aydır var” diyor. Her gelen hastaya endoskopi önermiyoruz. Bariz bir kansızlık şikayeti varsa medikal bir tedavi görmüşse ve buna rağmen rahatlama yoksa endoskopi öneriyoruz. Hastanın genel durumuna göre biraz beklemeyi tercih ediyoruz. Kolonoskopi aslında bağırsak hareketlerinin düzenlenmesi. Yaş ve yaşam faktörü bize kanseri düşündürür. Hastanın klinik gidişatına göre yönlendiriyoruz. Mide endoskopisinde hastanın aç olması yeterli. Kolonoskopide hastanın şikâyetine göre değişiyor. Hastanın diyetini ve ilaçlarını ayarlıyoruz. Ona göre işlemleri hallediyoruz. Yaşlı hastaları hastaneye yatırıp gözümüzün önünde tutarak tedavi ediyoruz.

TRABZON’DA MİDE BOTOKSUNU EN ÇOK GÜRCÜLER VE ARAPLAR YAPTIRIYOR

Trabzon’da da yaygın. Trabzon son dönemlerde sağlık turizminde dışarıdan da hasta aldığı için işlem bazında bakıldığında yaygın. Mide balonu ve botoksu dediğimiz yöntemleri de uyguladığımız için o anlamda da hastalarımız var. En çok talep gördüğümüz grup Gürcüler ve Araplar. Mide botoksunu daha çok tercih ediyorlar. Gürcü hastalarımız diyet konusunda çok uyumlular. Botokstan sonra diyet programına uyduklarında ciddi kilolar veriyorlar. Birbirlerini bu anlamda etkiliyorlar. Hasta tercih ediyor bizde değerlendiriyoruz. Şu an ki gidişat yoğu. Ayda 10-15 işlem yaptığımız hastalarımız oluyor.

TEDAVİ UYUMU ÇOK ZOR

Bizde tedavi uyumu diye bir şey çok zor. İnsanlar hekime ve ilaca rahat ulaşıyorlar. İlaca başlar rahatlayınca bırakırlar. Hastayı teşvik etmek gerekiyor. İlaçlarda masum değildir. Her şeyi kıvamında ve dozunda kullanmak lazım. Gerektiğinde hekim kontrolünde ilacı uzatmak gerekiyor. Tek başına tedaviler yetmiyor. Uyum az. Şikayetler arttığında tabloyu düzeltmek istiyorlar ama birçok şey gözden kaçıyor. Bu durumlarda olan hastalara mutlaka endoskopi öneriyorum. Kronik hastalıklarda belli bir yerden sonra vücut kronik hastalığa adapte oluyor. Hastanın bize geliş sebebi kilo kaybı aslında mide kanseri ama mideden yana sorun yok. Kanser onu içten içe eritiyor. Hep durumu ötelemiş. Ne zamanki durumu kontrol edemeyince hekime geliyor. O zaman da hekimin eli kolu maalesef bağlı.

ERKEN TANI HER ZAMAN HAYAT KURTARIR

Diyetlerde günümüzde İnsanların kilosuz olmak ya da ideal kiloda olmak istemesi güzel ama bu yolda giderken yaşanan bilgi kirliliği kötü. Öyle hastalar var ki diyete rağmen kilo veremiyor. Hastalar bu anlamda hekim kontrolü olmadan bu yollara başvurdukları için sonuç alamıyor ve pes ediyorlar. Genel anlamda kilo vermekten zarar göreni görmedim. Ama kilolular mutlaka eklem probleminden tutun her türlü sıkıntıyı yaşarlar. Belli bir aşamadan sonra hastanın spor yapma şansı da kalmıyor. Erken tanı her zaman hayat kurtarır. İnsanlara sigarayı bırakın demiyorum, içiyorsanız tedbirlerini alın diyorum. Koruyucu hekimlik daha önemli. Sonuçlarına üzülmektense baştan üzülmek daha iyidir. Çünkü erken yakalanan şeyin tedavi ve alternatifi var. Ama geç kalınmış şeyde maalesef kimsenin yapabileceği şeyi yok.