AK Parti Trabzon eski Milletvekili Avukat Ayşe Sula Köseoğlu, Haber61’de ekranlara gelen Atakan Kadıoğlu’nun hazırlayıp sunduğu Aleni Sorular programına konuk oldu.

UNUTAMADIĞI AVUKATLIK YEMİNİ ANISINI İLK KEZ HABER61’E ANLATTI

Eğitim hayatı sonrasında Avukatlığa başlamak için yemin edeceği sırada yaşadığı, çok az insanın bildiği ve hiç unutamadığını belirttiği anısını anlatan Köseoğlu, “İstanbul Üniversitesi benim okuduğum dönemde rahat bir üniversiteydi ve hiç başımı açmadım okurken. Avukatlık stajımda da hiç başımı açmadım. Burada staj yaparken o dönem daha hoşgörülü bir yaklaşım olmuştu. Hiç unutamadığım anım benim ruhsat dönemimdir. Çok az insanın bildiği bir anımı anlatmak isterim. Avukatlığa başlamadan önce yemin ediyorsunuz. Avukatlığın onursal bir yenimi var. O yenimi ediyorsunuz, ruhsatınız size teslim ediliyor ve Avukat olarak meslek yaşamınıza başlayabiliyorsunuz. O yemini Baro yönetim kurulunun huzurunda yapmanız gerekiyor. Aynı anda 7-8 arkadaş tek tek odaya alınıyor, yemin edip ruhsat alıp ayrılıyorlar. Bana sıra geldiğinde başörtülü olarak yemin edeceğim. İçeriye girdim, orada bir tane bayan avukat arkadaş var, bizden büyük. Israr etti, “hayır, başını açacak. Bu şekilde yeminini kabul etmiyorum” dedi. Oradaki diğer arkadaşlar, “biz bizeyiz, yemin etsin. Ruhsatını verelim” dediler. Bende başımı açmayacağımı söyledim. Stajımı böyle yaptım, üniversitede böyle okudum. Açmayacağımız söyledim. O bayan arkadaş ruhsatın bu şekilde verilmesine müsaade etmiyorum dedi. Baro Başkanı Rahmetli Orhan Çobanoğlu, “Ayşe kızım meslek hayatını etkileyecek, işte bir 5 dakika aç” dedi. Bende açamam dedim. Zor bir durumdu. Hiç unutmadığım bir jest yaptılar. Bütün Baro yönetim kurulu sırtlarını döndüler. Baro başkanı dahil herkes sırtını döndü ve bana o şekilde yenim ettirdiler. İnanın o günü hayatım boyunca unutmam mümkün değil. O kadın avukat emekli oldu ama hayatım boyunca unutamayacağım bir kimliktir” dedi.

“HAKKINIZI HELAL ETTİNİZ Mİ?”

Köseoğlu’nun anısına ek olarak Kadıoğlu’nun “O kadın avukata hakkınızı helal ettiniz mi?” sorusu üzerine ise “Zor bir durum. O gün yaşattığı, ezme anlamında, senin karakterini, kişiliğini, “ben güçlüyüm, seni ezeceğim” tarzındaki yaklaşım doğru değildi. Hayatım boyunca hep direnen bir tarzım vardır” dedi.

“SİYASETTEN VAZGEÇMİŞ DEĞİLİM”

AK Parti’deki 3 dönem kuralına rağmen 3. dönem Milletvekili adayı gösterilmeyen Ayşe Sula Köseoğlu, kırgınlık yaşayıp yaşamadığı konusundaki soru üzerine kırgınlığı olmadığı ve siyasetten vazgeçmediğini söyledi.

Siyaset yolunun kendisi için bitmediğini belirten Köseoğlu, “Siyasetten vazgeçmiş değilim. Siyaset sadece milletvekilliği olarak yapılacak bir şey değil. Ama Milletvekili olarak bu şehre hizmet etmenin onuru ve gururunu yaşadım için evlatlarıma bırakabileceğim en büyük onur vesikası budur. Aday gösterilmemiş olmam konusunda siyasetin kendi içinde farklı dengeleri var. Sizi sevenler var, sevmeyenler var, rakip görenler var, iyi olmanızdan rahatsız olanlar var. İyi olmanız, farklı olmanız, popüler olmanız rahatsızlık doğurabiliyor. Pek çok faktör var. Ben milletvekili olmadan önce iki defa 2007 ve 2011’de aday adayı oluştum. Azimli, sabırlı ve kararlı bir insanım. İzlediğim yolun doğu olduğuna inanıyorsam o yolda devam ederim. Benim için yol bitmiş değildir. Yol devam eden bir yoldur. Aday gösterilmediğim zamanda partiye kırılmadım. Çünkü benim için bir yol bu. Aday gösterilmediğim halde iki seçimde de tek çalışan aday adayı bendim. Sonra Milletvekili oldum ve yine çalışmaya devam ettim. Milletvekili olmadığın 2018 seçiminde bütün milletvekillerinden daha çok program yaparak seçim çalışmalarına katıldım. En son seçimde Büyükşehir Belediye Başkan Aday adayıydım aday gösterilmedim. Murat bey için ilk tebrik mesajını ben gönderdim. Van’dan kendisini tanıdığım için kendisine referans olduğumu her gittiğim yerde söyledim ve bizzat seçim çalışmalarında SKM’in yaptığı bütün programlara harfiyen uyarak adaymış gibi çalıştım. “Ben varken var, ben yoksam gerisi tufan” anlayışında hiçbir zaman olmadım. Siyaseti de kişisel bir alan gibi görmedim. Ben takım oyununa inanan bir insanım. Takımın iyi olması için gayret ederim. Aday gösterilip gösterilmeme konusunda hiçbir keşkem yok. Çünkü yüreğime göre siyaset yaptım, sevdiğim şekilde doğrularım için yaptım.” şeklinde konuştu.

“CEMAAT BAĞLANTISI VEYA BİR TANE BAŞKA BİR BAĞLANTI VARSA…”

Bank Asya’nın avukatlığını yaptığı dönemle ilgili eleştirilere maruz kalan Ayşe Sula Köseoğlu, ilk kez bu kadar net konuştu. Köseoğlu, “Cemaat bağlantısı veya bir tane başka bir bağlantı varsa alnım açık başım dik, buradayım. Meydandayım, şuanda dokunulmazlığım da yok. O kadar netim. Abdestimden şüphem yok” dedi.

Köseoğlu konu ile ilgili olarak şunları söyledi;

“Ben avukatım. Ofisimde binlerce müvekkil olarak vekâletnamesi olan insan var. Dolayısıyla Bank Asya 2005 yılında vekaletini verdiler bana. Benim öyle bir talebim de yoktu. Trabzon’da yeni takılım bankaları açıldığında, bende faiz almadığım için, vadeli faizli hesaba para yatırmadığım için hiçbir zaman orada hesap açmıştım. O dönem gelip giderken teklif ettiler, bir avukatımız var ama yaşı takip edemiyor. Bizim dosyalarımızı takip eder misiniz dediler. Avukatım, işimi yapıyorum, aldım takip ettim. Ben iş yaptım paralarını aldım. Cemaat bağlantısı veya bir tane başka bir bağlantı varsa alnım açık başım dik, buradayım. Meydandayım, şuanda dokunulmazlığım da yok. O kadar netim. Abdestimden şüphem yok. Hayatımın hiçbir döneminde bir cemaate mensupluğum, sohbetine gitmişliğim olmadı. Zaten boyun eğen bir tip olmadım hiçbir zaman. Cemaat senin aklının önemi yok der. Bir insan nasıl meclisi bombalayabilir. Kendi aklını önemsemeyen insan bunu yapabilir. 2011 yılında Bank Asya burada bir yönetim değişikliğine gitti. 2011 yılında bir başka cemaatten bir avukata vekalet verdiler ve bana bir daha doya vermediler. Ben başka bir katılım bankasının da avukatlığını yapıyorum. Bana dosya vermiyorlar bende anlamlandıramadım. Beni hiç toplantılarına, sohbetlerine falan çağırmadılar. Belki vekaletini üstlendiğim insanlar içinde cemaate mensup insanlar da vardır. Haberim bile yok. Ben avukatım işimi yaparım paramı alırım yani. Binlerce müvekkilimden bir tanesiydi. İnsaf, vicdan herkes için lazım. Varsa bir şeyim, hiç gocunmam, çıkar derki senin şu bağlantıların var, şu sohbetlerde toplantılarda kayıtlarda adın var. Kim olduklarını bile bilmem. Hayatım boyunca sadece FETÖ’nün değil hiçbir cemaatin hiçbir toplantısına gitmedim. Cemaatlere sıcak bakan bir yapım hiçbir zaman olmadı. İradesini başkasına ipotek eden bir insanın doğru yada yanlış muhakemesinin olmayacağını düşünüyorum. Yargıyı ele geçirmek, Emniyeti ele geçirmek, başkalarının hakkında tecavüz etmek, soruları çalmak, toplumsal bütün düzeni baştan aşağıya değiştirmek, hakkı egemen kılacağım diye bütün herkesin hakkına girmek kimsenin böyle bir hakkı olamaz yani.”

“İL BAŞKANLIĞI İLE İLGİLİ BİR TALEBİM, NİYETİM YOK”

AK Parti il Başkanlığı için adının geçmesi ile ilgili konuşan Ayşe Sula Köseoğlu, “İl başkanlığı ile ilgili bir talebim, niyetim yok ama insanlar tabi Trabzon’da olduğumuz için seviyorlar, yakıştırıyorlar, olsa iyi olur diyorlar. Türkiye’de artık sonuçta kadın siyaset figürü daha yaygın alanlarda kendini göstermeye başladı. Belediye başkanlığında daha fazla kadın var. İl Başkanlığında bugün Edirne il başkanımız kadındı, geçtiğimiz günlerde de Kırşehir’de kadın il başkanı atandı. Kendisini arayıp tebrik edeceğim. Kadınların daha çok siyasette yer almasını hep destekler nitelikte siyaset yaptım” dedi.

GELECEK SEÇİMLERDE ADAY OLACAK MI?

Gelecek seçimlerde aday olup olmayacağı konusundaki soru üzerine açıklamalarda bulunan Köseoğlu, “Konjektürel anlamda hayatın ne getireceğini bilmem. İlla şu olacağım bu olacağım diye kendime bir kısıtlamam yok. Fark yaratabileceğimi düşündüğüm işlerde elimi taşın altına koymaktan çekinmem. İlla şunu olacağım gibi bir kısıtlamam da yok. Siyasi tecrüben var, mesleki birikimim var, ekonomik anlamda kimseye bir bağımlılığım yok” dedi.