Baden Württemberg Eyaleti’nde emniyet teşkilatı göçmen kökenli gençlerin polislik mesleğini tercih etmesi yönünde kampanyalarını devam ettiriyor. Eyaletin en büyük polis okullarından Göppingen Polis Okulu’nu ziyaret ederek polis okulundaki eğitim ve polislik başvurusu ile ilgili bilgi aldık. Yetkililer okuldaki göçmen kökenli öğrenci sayısının her geçen yıl arttığını dile getirdi.

 

Almanya’da birçok alanda olduğu gibi emniyet teşkilatında da kalifiye personel ihtiyacı her geçen yıl artıyor. Emniyet teşkilatında göçmen kökenlilerin yer almasının, emniyet teşkilatı ile göçmenler arasındaki iletişimi daha güçlendireceği gerekçesiyle Almanya’nın birçok eyaleti, göçmen kökenli gençlere polislik mesleğini tercih etmeleri yönünde çağrıda bulunuyor.  Daha önce Aşağı Saksonya, Bavyera ve Kuzey Ren Vestfalya eyaletlerinin başlattığı göçmenleri polis olmaya çağrı kampanyaları geçtiğimiz aylarda Baden Württemberg Eyaleti’nde de başlatıldı. Ekim ayında Karslruhe Emniye Teşkilatı’nın bu yöndeki kampanyası ile ilgili tanıtım toplantısında katılan Eyalet İçişleri Bakanı Reinhold Gall polislik başvurularındaki yeni düzenlemeleri kamuoyuna duyurarak göçmen kökenli gençlere polislik mesleğini tercih etmeleri çağrısında bulunmuştu. Göçmen ailelere mensup gençlerin polis olma sürecinde en çok dil sınavının zorluğundan dolayı engelle karşılaştığını belirten Gall, eyaletin daha fazla göçmen kökenli polise ihtiyaç duyduğunu dile getirmişti.

 

Bakan Gall, eyalet nüfusunun dörtte birini göçmenlerin oluşturmasına rağmen polis teşkilatındaki göçmen polis istihdamının yüzde 5 ila 7 arasında kalmasından da, ‘Bu sayı göçmenlerin toplum oranı ile örtüşmüyor’ ifadeleri ile yakınmıştı.

 

Son yıllarda Almanya’daki Türk gençleri de meslek tercihlerine polislik mesleğini de eklemeye başladı. Polis olmanın ilk ayağı olan polis okullarını daha yakından görmek ve tanımak için Baden Württemberg Eyaleti’ndeki en büyük polis okullarına biri olan Göppingen Polis Okulu’nu ziyaret ettik.

 

 

Göppingen Polis Okulu Halkla İlişkiler Sorumlusu Başkomiser Roland Mattern gazetemiz aracılığı ile göçmen kökenli gençlere polis teşkilatı bünyesine katılmaları yönünde çağrıda bulundu. Almanya’nın son yıllarda çok değiştiğine dikkat çeken Başkomiser Mattern ülkenin böyle zengin bir potansiyeli daha iyi kullanmasının tüm taraflar için en iyi sonuç olabileceğini belirtti. Toplumun yapısının değiştiğini ve bunun kurumlara yansıması gerektiğini söyleyen Mattern, polis teşkilatlarının ülkenin en açık ve toleranslı kurumlarının başında geldiğine işaret ederek, burada hiç kimsenin önceliği olmadığını, herkesin belirlenmiş kurallar çerçevesinde eşit muamele gördüğünün altını çizdi. Eyalette göçmen kökenli gençlerin federal polis teşkilatında daha fazla yer almasını hedefleyen projenin hayata geçirilmesinin ardından bu gençlerin ilgisinin arttırılması amacıyla da okul ve fuarlarda tanıtım programları düzenlediklerini belirten Mattern, bu tür programlarda polislik mesleğinin avantajlarını anlattıklarını aktardı. Mattern polislik mesleğinin birçok gencin olduğu gibi göçmen gençlerin de çocukluk hayali olduğundan bahsederek, bu durumu özellikle tanıtım programlarında gençlerin yoğun ilgisi ile daha yakından gördüklerini dile getirdi.

 

 

Her meslekte olduğu gibi polislikte de başarının yolunun iyi bir eğitimden geçtiğini dile getiren Roland Mattern, Göppingen Polis Okulu’nda öğrencilerin 2,5 yıl çok iyi bir eğitim aldığını ifade etti. Mattern’in verdiği bilgilere göre Baden-Württemberg Eyaleti’nde sadece devriye hizmeti (Streifendienst) ihtiyacını karşılamak için eğitim veren Göppingen, Bruchsal, Lahr, Biberbach ve Böblingen’de olmak üzere beş polis okulu bulunuyor. Göppingen Polis Okulu 100-150 öğrenci kapasitesine sahip.

 

 

BW’de 2011 yılından itibaren iktidarda olan Yeşiller/SPD koalisyon hükümetinin eyletteki en büyük reformlardan biri olan polis reformu 2014 yılından itibaren uygulamaya geçiyor. Köklü değişiklikleri beraberinde getirecek olan reformların en büyük özelliklerinden biri, idarenin küçültülmesi ve polislerin daha fazla aktif göreve yölendirilmesi. Ancak bunun için polis kadrolarının da artırılması gerekiyor. Zira eyalet 2009 yılından itibaren yılda yaklaşık 800 yeni polisi kadrosu ihdas ederek bu alandaki ihtiyacı karşılayabiliyor. Bu rakam reform sürecinden dolayı 2012 yılında bir defaya mahsus bin 200 olmuştu. Bu arada artan polis ihtiyacını karşılamak amacıyla, emniyet teşkilatları zaten az sayıda bulunan gençler için serbest piyasayla kıyasıya rekabet içerisinde bulunuyor. Bundan dolayı polis okulları son yıllarda göçmen gençlere yönelik kampanyalarını artırmış durumda. Roland Mattern 2009 yılından bu yana polis okuluna kabul edilen öğrenciler arasındaki göçmen kökenli oranının yüzde 19 civarında olduğu bilgisini verdi.

 

 

Roland Mattern’e göre göçmen kökenli polisler Almanca dışında bildikleri dil ve tanıdıkları farklı kültür yönü ile ek bir avanataja sahip oluyor. Bu zenginlikler mesleğin icrası sırasında her iki taraf açısından da büyük kolaylıklar sağlıyor. Bu yönü ile de göçmen kökenli gençlerin polisliği tercih etmeleri oldukça önemli.

 

 

Almanya’da nüfusun azalmasına bağlı olarak öğrenci sayısındaki düşüşün birçok meslek grubunu olduğu gibi polislik mesleğini de olumsuz etkilediğine işaret eden Roland Mattern, gençlere ulaşma açısından işletmelerle rekabet durumunda olunduğunu ancak polisliğin birçok yönden avantajlı olduğu için tercih edildiğini söyledi. Mattern, “Polislik, herşeyden önce garantisi olan bir meslek. Bunun yanısıra özlük hakları yönü ile de diğer meslek grupları ile karşılatırıldığında avantajları oldukça fazla” dedi.

 

 

Almanya’da 1987 yılına kadar tam anlamıyla bir erkek mesleği olan polislik 1987’den sonra kadınların da yapabildiği bir meslek dalı haline geldi. Sadece idari hizmetlerde değil, kolluk ve devriye görevlerinde de yer alan bayan polislerin mevcut kadrodaki oranı ise yüzde 30-35 arasında değişiyor.

 

Öte yandan Göppingen Polis Okulu’na Almanya’nın değişik eyaletlerinden de öğrenciler geliyor. Okulda Baden Württemberg dışından gelen öğrenci oranı yaklaşık yüzde 10 civarında. Bunda kayıt şartlarının eyaletlere göre farklılık göstermesi etkili oluyor.

 

 

Diğer polis okullarında olduğu gibi Göppingen Polis Okulu’nda da yatılı eğitim veriliyor. Okulun eğitim sorumlusu Başkomiser Reiner Eckart, polis adaylarının sıkı bir ön elemeden geçerek, polislik eğitimine başladıklarını ve kişisel sorunlarından dolayı eğitime devam edemeyenler dışında her öğrencinin 2,5 yıllık eğitimi başarıyla tamamladığını söyledi. Okulda teorik ve pratik eğitim eş zamanlı olarak veriliyor. Başkomiser Eckart bir polisin aynı zamanda kişi hakları ve hukukla doğrudan ilgisinden dolayı bu alandaki eğitimin de önemine dikkat çekti. Eğitimi bırakan öğrenci oranı yaklaşık yılda yüzde 7-8 oranında oluyor. Bırakma nedenleri arasında sağlık nedenleri, kişisel problemler ve çok düşük oranda da başarısızlık yer alıyor.

 

 

Göppingen Polis Okulu’nda birbirinden farklı eğitim alanları bulunuyor. Hızlı araç kullanma teknikleri, atış, savunma ve etkisiz hale getirme teknikleri gibi eğitimlerin yanısıra toplumsal olaylara müdahale yöntemleri de örnek olay canlandırmalarıyla öğretiliyor. Başkomiser Micheal Kloos gazetemiz için öğrencilerine örnek bir ders yaptırdı. Tamamıyla öğrencilerin canlandırdığı örnek derste karısına şiddet uygulayan bir alkol bağımlısının komşusu tarafından ihbar edilmesi ile polisin olaya müdahalesi tüm aşamaları ile canlandırıldı. Durumsal Davranış Teknikleri (Situative Handlungstechniken) olarak adlandırılan bu derslerde öğrenciler gerçek hayatta karşılaşabilecekleri olayları canlandırarak müdahale yöntemlerini öğreniyor. Dersin ardından öğrenciler hep birlikte müdahaleyi yorumluyor.

 

 

Göppingen Polis Okulu ziyaretimizde Durumsal Davranış Teknikleri uygulamalı dersinde olaya müdahale eden polis memuru rolünü genç polis adayları Kuzey Irak kökenli Rezan Muhi ve Türk kökenli Onur Yılmaz üstlendi. Canlandırılan müdahalede kusursuz bir performans gösteren polis adayları polis olmayı öncelikle rutin dışı bir yaşam sunduğundan dolayı tercih ettiklerini dile getirdi. Polislik tercihinden önce başka alanlarda bulunduğunu söyleyen Rezan Muhi, “Buraya gelmeden önce bir fabrikada da çalıştım. Baktım ki hergün aynı şeyi yapıyorum. Bu bana cazip gelmedi. Polislik mesleğine yöneldim. Bu meslekte sabah işe başladıktan sonra farklı şeylerle karşılaşabileceğinizi biliyorsunuz. Bu da diğerlerine göre benim için daha cazip” dedi.

 

Eğitimin ikinci yılını tamamlayan ve göreve başlamak için son altı aylık eğitim devresinde olan Onur Yılmaz’da polisliğin heyecanı ve rutin dışı olmasının cazip olduğunu belirtiyor. İnsanlarla yakın ilişki kurmanın da bu mesleğin cazibesini artırdığına dikkat çeken Yılmaz, Türk gençlere polislik mesleğini tavsiye ediyor.

 

 

BW Eyaleti’nde polis olmak için öncelikle Alman vatandaşlığına sahip olunması gerekiyor. Alman vatandaşlığı olmayanlar için bazı istisnai uygulamalar da bulunuyor. Alman vatandaşı olmayanlar için Almanya’da en 10 yıl bulunmuş olma şartı ve geçerli süresiz oturma iznine sahip olunması aranıyor. Bunun dışındaki temel şartlar ise, iyi derecede Almanca bilmek, (ikinci bir dil de büyük avantaj sağlıyor) sağlık ve fiziksel şartların uygunluğu (mesela boy uzunluğu 160 cm’den fazla olmalı, kriminal ve deniz polislerinde boy şartı yok), en az Gymansium, Realschule veya meslek eğitimini tamamlamış olmak, akademik eğitim için abitur veya Studierfähige Fachhochschule, (kriminal polis olmak için üniversite bitirme şartı aranıyor), 16-34 yaş arasında bulunmak şeklinde sıralanıyor. Başvuru için www. polizei.bwl.de internet adresinden daha detalı bilgi alınabiliyor.