Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (Doka), Türkiye'deki bitki türlerinin üçte birini barındıran Karadeniz Bölgesi'nin bu potansiyelini ilaç hammaddesi üretip ihraç ederek değerlendirmek amacıyla Trabzon'a "mini bioşehir" kurulması yönünde çalışma başlattı.

DOKA Genel Sekreteki Çetin Oktay Kaldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, biyoteknolojinin DNA teknolojisiyle bitki, hayvan ve mikroorganizmaları geliştirmeye yönelik çalışmaları kapsadığını, iklim, coğrafi yapı ve türlerin çokluğuna rağmen Türkiye'de bu teknolojinin tam anlamıyla kullanamadığını söyledi.

Türkiye'nin, Avrupa'nın en zengin florasına sahip olduğunu ancak ilaç sanayinin ihtiyacı olan ham maddelerin yüzde 70'ni ithal ettiğine dikkati çeken Kaldırım, "Türkiye'de mevcut 13 bin bitki türünün üçte birini barındıran Karadeniz Bölgesi'nin bitkisel potansiyelini inceleyen araştırmacılar, Doğu Karadeniz'in ilaç ham maddesi bakımından avantajlı olduğuna işaret etmektedir. Doğu Karadeniz'de doğal olarak bulunan tıbbi, aromatik ve diğer amaçlarla kullanılan 117 farklı bitkinin olduğu saptanmıştır. Bu bitkilerin tamamından ilaç olarak yararlanılmaktadır" diye konuştu.

Ekonomik önemi olan çok sayıda doğal veya kültür bitkilerinden güncel teknolojilerle önemli kazançlar sağlanacağını vurgulayan Kaldırım, şöyle devam etti:

"Bölgenin ilaç sanayi açısından henüz el değmemiş doğal bir hazine konumunda olduğu görülmektedir. Bölgedeki biyoçeşitlilik tıbbi bitkiler açısından değerlendirildiğinde önemli bir potansiyeli gözler önüne sermektedir. Kuşkusuz Doğu Karadeniz'de ilaç sanayi gelişim potansiyeli Türkiye genelinde oluşturulacak yasal düzenlemeler ve işbirliği mekanizmalarının geliştirimesiyle değerlendirilebilecek bir husustur. Bu alanda özellikle sektörde faaliyet gösteren firmalarla çok ciddi çalıştaylar yapıldı. Sektör bu işin farkında ve sahipleniyor."

GEN BANKASI OLUŞTURULACAK

Kentte yapılması planlanan ve tasarım aşamasında olan mini bioşehirle ilgili çalışmaları anlatan Kaldırım, "Biz bölgeyi komple biyo bölge yapmak istiyoruz. Burada ilk etapta üniversite ayağı olacak bir merkez kurulacak. Daha sonra gen bankası oluşturulacak ve laboratuarlar kurulacak. Mini bioşehir tasarımımızda burada çalışan insanların güzel mekanlarda imkanların sunulduğu ve botaniğinin olduğu bitkilerin yer alacağı bir yapı planlıyoruz. Daha özel bir tasarımla endemik türlere dönük olacak" ifadelerini kullandı.

"Mini bioşehrin" hayata geçirilmesi halinde yapılabilecek çalışmalara da değinen Kaldırım, "İnsan sağlığına yönelik proteinlerin üretimi yapılabilecek. Kanser, AIDS gibi birçok hastalığın tedavisi ve önlenmesinde kullanılacak genetik ürünler elde edilecek. Zararlı genlerin elemine edilmesinin yanı sıra bazı hormon, antikor, vitamin ve antibiyotikler üretilebilecek" dedi.