Bayraktar: 'Kendilerini yaksınlar'

TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar, depreme karşı kentsel dönüşüm için üniversitelere büyük iş düştüğüne dikkat çekerek, “Gerekirse deprem profesörleri yürüyüş yapsın, kendilerini yaksın, bu işe hep beraber saldıralım” dedi. Bayraktar, imar plan değişikliği y

Bayraktar: 'Kendilerini yaksınlar'

TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar, depreme karşı kentsel dönüşüm için üniversitelere büyük iş düştüğüne dikkat çekerek, “Gerekirse deprem profesörleri yürüyüş yapsın, kendilerini yaksın, bu işe hep beraber saldıralım” dedi. Bayraktar, imar plan değişikliği yetkisinin de halkın referandumuna sunulmasını istedi

 

Toplu Konut ve Kamu İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar, Bab-ı Ali Toplantılarının 98’incisinin yapıldığı The Marmara Oteli’nde çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bayraktar, Türkiye’nin terörden sonra en önemli ikinci sorununun depreme karşı kentsel dönüşümü sağlamak olduğunu belirterek, “İlk etapta 20 milyar dolar lazım. Herkes elinden geleni yapsın, şakası yok. Eczacılar, avukatlar gibi deprem profesörleri de yürüyüş yapsın, kendisini yaksın, bu işe hep birlikte saldıralım” dedi.

 

Av. Osman Ataman’ın yönettiği “Bab-ı Âli Toplantıları”nın 98’inci toplantısına katılan TOKİ Başkanı Bayraktar, “1983’ten bugüne Türkiye kentlerinin konutlaştırılma siyaseti ve TOKİ” konulu sunumu gerçekleştirdi. Bayraktar, daha sonra katılımcıların sorularını yanıtladı. İşte Bayraktar’ın açıklamalarından satır başları:

 

BAŞBAKAN AZARLADI HEDEF BÜYÜTTÜ

2011 yılına kadar toplam 500 bin konut üretmeyi planlıyoruz. Türkiye’nin konut profiline bakarsak, toplam 14 milyon konut var. Bunun sadece yüzde 40’ı deprem yönetmeliği, mühendislik ve ruhsat anlamında düzgün. Geriye kalan yüzde 60 sorunlu. Acil olarak yılda 3 milyon yenilenmesi gereken konut yanısıra yıllık 600 bin yeni konut ihtiyacı var. Biz göreve geldiğimizde Başbakan’a birifing verdik. Bugüne kadar idare yıllık 2.200 konut üretmiş, 19 yılın toplamı ise 40 bin konut olmuş. Biz de Başbakan’a yılda 10 bin konut sözü verdik ama bana “100 bin konuttan bahsederek karşıma gelebilirsin” dedi, beni gönderdi. Başbakan azarlamasına rağmen desteğini esirgemedi, sahip çıktı. İdareyi Bayındırlık Bakanlığı’ndan çıkardı, doğrudan Başbakanlığa bağladı.

 

BULUT AĞLAYACAK Kİ YER GÜLSÜN

Özel sektör bizi fiyatları düşürüyoruz diye eleştiriyor. Bulut ağlayacak ki yer gülsün. Türkiye’de asıl sorun konut üretimi değil. Esas sorun ihtiyaç sahibinin konut satın alacak mecali yok. Şunu iddia ediyorum: TOKİ dünyanın en iyi hakediş ödeyen kuruluşudur. Her ay ortalama 400-650 milyon lira arasında ödeme yapıyoruz. Türkiye’de toplam 1.680 şantiye açmışız, 60 şantiyede iş sözleşmesini feshetmişiz. Problemli şantiyemiz 45. Bugüne kadar 430 bin konut, 150 hastane, 625 okul yapmışız. 176 karakol yapımı konusunda görev üstlendik. Bazı bölgelere 8 ay süren kış şartları nedeniyle gidilemiyor. 100 bin nüfusun altında 16 küçük şehir kurmuşuz. Hasılat paylaşımı projeleriyle 7.5 milyar TL kaynak elde edildi.

 

BİZİ KORUSUN DİYE POLİSE EV SATTIK

Kentsel dönüşüm projelerinde vatandaştan tepki alıyoruz. Bir kere gelir dağılımında bozukluk var. İkincisi insanların siyasetçilere ve belediyecilere inanması lazım. Örneğin Maltepe’de bir proje hazırladık. Bize karşı insanları kışkırttıkları için şantiyemize bile giremiyorduk. Orada görev yapan polislere ev sattık, ’Bizi koruyun’ dedik yoksa bizi şantiyeye sokmuyorlardı. Kentsel dönüşüm projeleriyle 50 bin konut ürettik. Gecekondu yapan insan masum olabilir de, yapmayanın ne günahı var.

 

PROFESÖRLER KENDİNİ YAKMALI

İstanbul’da 4 milyona yakın konutun yarısından fazlası 1980’li yıllardan önce yapıldı. Bunlarda hazır beton kullanılmadı. Zaman içinde binalarda korozyon oluştu, yapı kalitesi bozuk. Her tarafı yetersiz. Deprem yönetmeliği öncesi riskli binalar bunlar. Peki burada sorumlu kim? Devlet sorumludur. Ben size bir şey önereyim: Bu işi en iyi bilen kimdir, inşaat mühendisleridir. İstanbul’daki üniversitelerdeki inşaat mühendisi akademisyenler çok ciddi şekilde kalkışma yapmalı. Birkaç tane profesör kendini yakacak.

 

GEREKİRSE BEN DE CEKETİMİ YAKARIM

Bu işin şakası yok. İstanbul’da deprem olduğu zaman 200 milyar dolar zarar gelecek ve Türkiye 60-70 sene geriye gidecek. Birinci etapta 20 milyar dolar kaynak lazım, irade lazım. Bu sorunla ilgili hocalarımız her gün toplumu tetikleyecek bir şeyler yapmalı. Şimdi “Ali Sami Yen Stadı’nı park yapalım” diyorlar. Bu öneri yapılması gerekenlerin yanında çerez gibi kalır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, Valiliği’nin işi gücü bırakıp kentsel dönüşümün hesabını yapması lazım. Birinci derece sorumlu kuruluşlar kimse hemen işe başlamalı. Bu işin ajitasyonu olmaz. Olacaksa ben de ceketimi yakarım. Deprem mühendisleri hocalarımız konuşuyor ama sadece sözde kalıyor. Bakın nasıl eczacılar yürüyor, avukatlar yürüyor. Deprem mühendisleri, jeoloji mühendisleri de yürümeli, sokağa dökülmeli.

 

KANUN VAR UYGULAYAN YOK

Kentsel dönüşüm için Türkiye’de yeterli kanun var ancak sorun kanunda değil. Kaçak yapılaşma yapanlar için hapis cezası var ama yapanın hapis yattığını gören var mı? Uygulamada sorun var. Mesela Olimpiyat Stadı’nın oraya gecekondular yapılmış. Normalde kaçak, yıkıp geçmek lazım ama olmuyor. Adamlara konut yapıyoruz, oradan çıkartıp öyle yıkabileceğiz.

 

YETKİ HALKTA OLMALI

Şimdi deniyor ya, TOKİ imar planı yapmasın. Doğrudur. Ama esas sıkıntı belediyelerde. Belediyelerin elinden bu yetkiyi almak lazım. Halkın referandumuna sunmak lazım. Ya da bu yetkileri artırıp denetimi çoğaltmak lazım. Esas olan devletin ruhudur.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bölgesel