A Haber’de Sevilay Yükselir’in moderatörlüğünde yayımlanan “%100 Siyaset” adlı program Genelkurmay Başkanlığı’nın tepkisini çekti.
Genelkurmay, program ekibinden Fidel Okan ve Abdurrahman Şimşek hakkında suç duyurusunda bulundu.
TSK'DAKİ CEMAAT YAPILANMASI
Hükümete yakınlığıyla bilinen A Haber’de yayınlanan “%100 Siyaset” adlı programın 27 Ekim tarihli bölümünün konularından biri de, TSK içindeki Cematçi yapılanmaydı. Programda; Cemaat’in TSK içine nasıl sızdığı ve Cemaatçi polislerin çocuklarının TSK’daki varlığı çarpıcı iddialarla dile getirildi.
Programın yorumcularından, Hanefi Avcı’nın avukatı Fidel Okan, işte bu programa dair Genelkurmay’ın bir suç duyurusunda bulunduğunu Twitter hesabından açıkladı.
Buna göre; Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler imzalı suç duyurusu, ağzı şeffaf bantla kapalı bir zarfla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştırıldı. Av. Fidel Okan, “Gizli” ibareli bu suç duyurularını yayımladı:
ALGI OPERASYONU İDDİASI
Genelkurmay’ın tepesinden yapılan bu suç duyurusunda; yakın geçmişte kendi raporlarına dahi giren TSK’daki Cemaatçi yapılanma olgusunun; “algı operasyonu, itibarsızlaştırma, nifak” sözleriyle savunulması dikkat çekti. Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler imzalı suç duyurusunda; TSK’daki Cemaatçi yapılanma iddialarının, Ergenekon ve Balyoz gibi kumpaslarla aynı türden bir operasyon olduğu da öne sürüldü.
FİDEL OKAN: GENELKURMAY KANITLASIN
“Son suç duyurusunda özetle; TSK’da Cemaat yapılanması, Tümgeneral seviyesinde Cemaat mensubu olduğu şeklindeki iddialarımız soruşturmaya konu edinmiş. Ayrıca iftira, hakaret ve gizliliği ihlal suçlarını işlediğimiz Gen. Kur. Başkanlığı tarafından iddia edilmiştir. Tüm bunların dışında; TSK'ya karşı yürütülen tek merkezli operasyonu yürüttüğümüz şeklinde gerçek dışı ithamlar da dilekçede yer almıştır.
Öncelikle; geçmişte TSK’da görev yapmış ve takdirlerle ödüllendirilen şahsıma ve Yüzde Yüz Siyaset ekibine yönelik bu ithamı şiddetle reddediyor, bu ithamda bulunanları iddialarını ispata davet ediyoruz.
Tarafımızdan ifade edilen iddialar, kamuoyu tarafından da bilinen ve ifade edilen konular olduğu gibi; bu iddialar bizzat TSK’da halen görev yapan subaylar tarafından da, yargılandıkları mahkemelerde çok açık bir şekilde ifade edilerek kayıtlara geçmiştir.
Mahkeme tutanakları gayet açıktır. Kurulan kumpasların TSK'nın içindeki Cemaat mensupları tarafından yapıldığı defaatle söylenmiştir.
Programda da ifade ettiğimiz gibi, MİT raporlarına veya bu tutanaklara göre işlem yapılamayacaksa neye göre yapılacaktır!
TSK'YLA BELGE PAYLAŞMAYA HAZIRIZ
Geçmiş yıllarda yürütülen operasyonlarda TSK'ya yönelik yapılan yayınlar, TSK'nın tasfiyesi amacıyla Cemaat merkezli olduğu çok nettir. Hal böyleyken; önceki davalarda mağdur edilen subayların ortak hissiyatının tarafımızdan söylenmesi ile aynı kefede değerlendirilemez. Arzumuz, milletimizin gözbebeği olan TSK'nın bu yayınlarla bilgilenerek kendi iç bünyesinde gerekli tedbirleri almasıdır. Bunun dışında bir amaç güdülmediği gibi, tarafımızdan dilekçede ifade edilen bilgi ve belgeler de istenmemiştir. Elimizde ki somut belge ve bilgileri resmi olarak istendiğinde paylaşmaya hazır olduğumuzun da bilinmesini isteriz.”