Erken teşhis hayat kurtarır...

Televizyondan anlaşılması zor olabilir ama Pazar akşamı oynanan Fenerbahçe karşılaşmasında 41 bin kişi gözleriyle şahitlik etti, Trabzonspor'da işler iyiye gitmiyor. İyiye gideceğine dair de pek bir umut yok!

Evet, Rıza Çalımbay sonrası Trabzonspor bir ivme yakaladı... Evet, Rıza Çalımbay'lı Trabzonspor haftalardır yenilmiyor... Evet, Trabzonspor'un matematiksel olarak tüm hesapları yapmaya müsait bir pozisyonu var. Evet, Rıza Çalımbay çok nazik, çok kalender, çok samimi, çok içten, çok iyi niyetli bir insan.

Fakat; görülüyor ki Trabzonspor'un Rıza Çalımbay'la bir geleceği yok.

Teşhisi erken koymak, tedaviye erkenden başlamak lazım!

***
Uzun uzun anlatmayacağım...

Pazar akşamı sarı - lacivert formayla oynayan takımdaki disiplin, taktik bilgi, sistem ve takım bütünlüğü Trabzonspor'da olsaydı müsabaka 4-0, 5-0 bitmişti. Kabiliyet, zeka, tecrübe ve Allah vergisi yetenekleri Fenerbahçe'nin 3 kat üstünde olan Trabzonspor, sadece oyun disiplini içinde kalan Fenerbahçe'yi maalesef yenemedi.

Neden?

Çünkü Trabzonspor'un bir oyun örgüsü, futbol sistemi, oyun disiplini, takım kurgusu yok.

Trabzonspor; -hâlâ- kimin oynayacağına karar veremediği için kimin nasıl, nerede ve ne şekilde oynayacağı konularına geçiş yapamamış. Aylar önce aşılması gereken ''takım olma'' olgusuna henüz giriş bile yapılamamış!
***
Belki gözlemleyenler olmuştur...

İlk yarının sonunda tribünler ''Sosa, Sosa'' tezahüratlarına başlayınca Rıza Çalımbay kulübede çok sinirlendi. Yedek oyunculara döndü, Sosa'ya ''Sen otur!'' işareti yaparak hemen 3 oyuncuyu (N'Doye - Onazi - Rodallega) ısınmaya gönderdi. Özellikle eliyle ''3'' işareti yapmasına rağmen, bir süre sonra Sosa da ısınmaya gitti. Tribünler coştu... Bu esnada ilk yarının bitiş düdüğü çaldı. Tüm takım soyunma odasına giderken Sosa içeri girmedi. Yaklaşık 6-7 dakika sahada kenarında, kulübede kaldı. Pijamasını çıkarttı, şortunu giydi, kramponlarını değiştirdi.

İçeride ne yaşandı bilmiyoruz ama 46. dakikada Sosa oyuna girdi!

Açık konuşalım... Rıza Çalımbay'ın planında Sosa'yı oyuna almak yoktu...

Aykut Kocaman'ın, sınırlı yetenekleriyle Trabzonspor'un orta sahasını hapsetmesine rağmen yoktu... Okay Yokuşlu'nun tek başına 4 Fenerbahçeliyle mücadele etmesine rağmen yoktu... Yusuf'un biraz, Kucka'nın da biraz çabasına rağmen boğulmaktan kurtulamayan Trabzonspor orta sahasına Çalımbay'ın Sosa'yı takviye etmek gibi bir düşüncesi yoktu!

Kaldı ki durum sadece Sosa'dan ibaret bir oyuncu değiştirme - değiştirmeme meselesi de değil.

Daha derin, daha vahim ve çaresizlikten kaynaklanan daha aleni bir sorun var.

Trabzonspor'un bir kadrosu, bir sistemi, karakterli bir oyun örgüsü, bir takım bütünlüğü ve akılla izah edilebilir bir oyun anlayışı yok.

Fenerbahçe tüm yeteneksizliğine rağmen 90 dakika boyunca ''sicim gibi'' sahada duruyor, Trabzonspor ise kalitesi ve yeteneklerini ispatlamış futbolcularına rağmen amatör futbolda bile eşine zor rastlanır futbol anlayışını oynamaya çalışıyor.

Sonuç ortada!
***
Muharrem Usta iyidir, kötüdür... Sevilir, sevilmez... Başarılıdır veya başarısızdır... Bunlar başka bir tartışmanın konusu.

Ama ben Usta'nın zeki bir adam olduğunu düşünüyorum.

Pazar gününden sonra gerçekleri daha net görmüş ve erkenden teşhisi koymuştur.

Rıza Çalımbay tahmin edilebilir bir insan. Oyun anlayışı ve yapabileceklerini bugünden tahmin etmek zor değil. Mesela; yarın ''Üç transfer istedik, yapılmadığı için bu kadar oldu'' diyecektir.

Trabzonspor, artık bunların ötesine geçmeli!

Dünyada sistemler, taktikler, disiplinler yarışıyor... Her yerde gizli bir ''tahmin edilemezlik'' savaşı var. Milyonların döndüğü, milyarlarca insanın takip ettiği futbolda ''cazip kalite'' için insanlar aklın, bilimin ve zekânın sınırlarını zorluyor.

Bizde ise antrenör hâlâ kornerde Abdulkadir ve Yusuf'u orta sahaya gönderip rastgele bir uzun topla kontra yakalamanın derdinde!

Trabzonspor'da yapılacak tek şey var... Milyonluk yatırımı ve milyarlık borcu için zeki, tecrübeli, kaliteli ve yetenekleri oranında tahmin edilemez üretkenlikteki futbolcularına uygun bir isim bulmak.

Bugün, yarın veya sezon sonu... Bilemiyoruz.

Ancak; çok net gözüküyor ki Trabzonspor, gelecek sezon hedeflerini şimdiden belirlemeli ve hiç vakit kaybetmeden enine - boyuna ''Çalımbay'dan sonrası...'' için kafa yormalı!