Gümrükçüoğlu açıklamalarında şu ifadelere yer verdi;

 

"Açıklamamızı okuyup ta öğrenmeyi bile başaramayan Ali Akar “6 kattan fazla vermeyin, mahkemelik oluruz” dediğimi iddia etmiş, kaydı olan konuşmamı öğrensin de öyle konuşsun. 

 

Birde kalkmış Gazaptan bahsedebiliyor bu şahıs. Kendiside aklı kesiyorsa bilebilir ama bütün kamuoyu biliyor ki, Büyükşehir olduktan sonra fırsat elimizden kaçar diye şahsi menfaatlerinin peşinde koşanlar bazı belde ve ilçelerde hak, hukuk, şehrin geleceği, kanun ve nizam dinlemeden bazı şehir plancılarına yaptırdıkları ve ilgili belediye meclislerinden onaylattıkları, sonradan ise mahkeme kararları ile de tescil edilmiş olan ranta dayalı imar katliamları için, bunu uygulayamayacakları şehrin merkezinden uzaklaşmışlardır. Yoksa biz 2002’de onaylanmış olan imar planlarını 2014 seçiminden öncede hatta halen bile uygulamakta idik ve uygulamaktayız. 

 

Birde mimar diploması taşıyan ilgili “Sen plancıları ve de planları eleştirirken kriterin ne?” diye sorabiliyor. . Kriterim mimarım diyen birisinin en başta bilmesi gereken şekli ile, Bu kadar büyük ölçekli değişikliklerde ; Çevre Düzeni Planı’na uyumluluk, varsa mania kriterlerine uygunluk, nüfus projeksiyonu, jeolojik etütlerin yapılması, tarım başta olmak üzere kurum görüşleri velhasıl İmar Kanunu ve yönetmelikleridir. Bu şahıs bunu da bilmiyorsa üniversiteye yeniden başlasın, bunu öneriyoruz. Çünkü aynı şahıs bu açık yasa dışı uygulamalara rağmen “Bu ruhsatlar yasa ve yönetmeliklere göre verilir. Başka düşünenin aklından şüphe ederim” diyebilmektedir. Yani yasaların ihlal edildiğini yok sayabilmektedir.Bu sözünü ettiği beldelerden hangisinde yukarıdaki kriterler yerine getirilerek imar planları onaylandı?

 

Hangi belde ve hangi ilçe olursa olsun hiçbir ayırım yapmadan, bu imar plan değişiklikleri yapılırken ve meclislerince onaylanırken bu kanuni şartların hiçbirini uygulamadan şehrin imarı, geleceği, yapı yoğunluğu, alt yapı mecburiyetleri hiçe sayılarak şahsi menfaatler için atılan adımları sorumlu olarak hukuk önünde ve kamuoyunda hesap vermesi zorunlu olanlar kabul edebilir mi? İşte bu cehaletini izhar eden DP İl Başkanı “Müteahhitler beldelere kaçtı. Yapsatçı rahat ruhsat alacağı belediyelere gider” sözleri ile usulsüzlüklerin sebebini ve şehir merkezinden beldelere yönelmenin niye tercih edildiğini ifşa ettiğinin bile farkında olmamıştır. 

 

“2002’deki şehir merkezindeki imar planına göre 8 kat ve kotlarla birlikte kat artışı uygulamasının yanı sıra “Toplulaştırma yapılarak büyük adalar elde etmek kaydı ile emsali geçmemek üzere yatayda kullanacağımız inşaat alanını düşeyde kullandırmak” ta aynen 2002 kabulündeki gibi 2000 m2’den az olmamak üzere 2009’dan beri ve halen tarafımızdan uygulanmaktadır. Yoksa Mimar Ali Akar 27.04.2015 tarihinde 3570 sayılı itiraz dilekçesi ile 2000 m2’nin altında imar hakkı teşvikinin verilmesi talebinin reddedilmesi üzerine acaba toplulaştırmanın belli bir m2’nin altında olmasının maksattan uzaklaşmaya sebep olacağını düşünmüş müdür?

 

Şahsımla ilgili mesnetsiz yalan söyleyen Ali Akar Yomra’daki arazimle ilgili faraziyelerini de marifetmiş gibi sergilemiştir. 2014 Mahalli seçimlerinden beri defaten açıkladığım gibi tekrar edeyim; 2009 yerel seçimlerinden 1 yıl önce siyasette bulunmazken baba memleketim olan Yomra’da aldığım arazi için; ilgili belediyeye ada bazında arazinin bulunduğu bölgede çevresindeki yapılaşma hakkından zerrece farklı bir işlem yapılması talebim olmamıştır. Hatta çevresindeki parsellerde ve benim arsamda 2,5 emsal inşaat hakkı tanınmasına rağmen tarafımdan 2008’de satın aldığım zamanki 1,5 emsali kullanarak proje sunulup ilgili belediyesinden ruhsat talep edilmiştir. 

 

Ne düşmanlığından bahsediyor Ali Akar. DP İl Başkanı yalan ve falcılığı bırakarak gidip bütün bu evrakları serbestçe inceleyip öyle konuşsun.  "