Uzungöl’de 70 yıldır yaşayan Abdulvahap İnan ile eşi Hatice İnan, belediyeye vergi verdikleri halde 25 yıldır ruhsat alamadıkları gerekçesiyle hapisle yargılanıyorlar. 50 yıldır karı koca olan çift temyizdeki dosya onaylanırsa hapis cezası alarak ilk kez ayrılacaklar. 

 

Kamonoğlu Restoran sahibi Abdulvahap İnan 70 yaşında. Kendi arazisinde bungolov yaptığı gerekçesiyle eşi Hatice İnan 2 yılla yargılanıyor. Bugüne kadar hakim karşısına geçmedim diyor. İnan, “Turistler geldi. Kalacak yerleri yok. Kendi arazilerimizi onlara açtık. Günah mı işledik? Bizden sonra gelip burada işletme açanlara ruhsat verilirken ben 70 yıldır burada doğup büyüdüğüm yerde 25 yıldır ruhsat bekledim. Belediyeye vergimi de veriyorum” diyerek isyan etti.

 

Eşi Hatice İnan 16 yıl hapis cezası aldı. Tek bir kez bile polis kaydı olmayan yaşlı kadının dosyası temyizde. Onaylandığında hapse girecek. Gözü yaşlı bekliyor.

 

 

 

Hatica İnan’ın akrabası 46 yaşındaki Havva İlhan 18 ayla yargılandı. Şu anda dosyası temyizde. Kardeşi İsmail İlhan 40 gündür sırf bu nedenle hapis yatıyor. 

Komşusu Barbaros Çakır da 4 yılla yargılandı şu anda hapiste ve 2 yıl hapis yatacak. 

Kendisinin de dosyası sonuçlandığında hapse gidecek. “Çocuklarımı kime bırakacağım” diyen Havva İlhan, “Kardeşimin ne suçu var? Vergimizi verdik. Devletimiz ne istediyse yaptık. Babamızdan dedemizden kalan yeri pansiyon yaptık. Turistleri ağırladık. Suçumuz bu mu?” dedi.

 

 

Türkiye’nin turizm cenneti, Trabzon’un Çaykara İlçesi’ne bağlı Uzungöl, 1998 yılında ‘sit alanı’, 2004’te ‘özel çevre koruma alanı’ olarak belirlendi. Uzungöl’e 2009 sonrası Arap turistlerin akın etmesi üzerine bölge halkı izin ve ruhsat almadan evlerini aparta ve pansiyona dönüştürdü, Kaçak işyeri, ev, apart otel yaptı. Çaykara Belediyesi’nin yaptığı çalışmanın ardından bin 500 kişinin yaşadığı Uzungöl’de 862 kişi hakkında “İmar Kanunu’na muhalefet” suçundan 2 ile 5 yıl arasında hapis istemiyle dava açıldı. Davalar sürerken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın şikâyeti üzerine aynı kişilere bu kez “Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na muhalefet” suçundan 1 yıldan 2 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Bu kişilere 1.5 yılla 4 yıl arasında hapis cezaları verildi. 150’yi aşkın kişinin cezası kesinleşti. Bazılarınınki para cezasına çevrilirken, bazılarınınki de ertelendi. Kimi vatandaşlarsa hapse girdi. Ceza alan 700’ü aşkın kişi, Yargıtay sürecini bekliyor.

 

 

Çaykara Belediyesi ve diğer kurumlar aslında yapılaşmaya göz yumdu. Bazen baskılar nedeniyle bazen vatandaşların gerçekten ihtiyaçları oldukları için. Çünkü burada yaşayan ailelerin çocukları evleri olmadığı gerekçesiyle sorun yaşıyorlardı. Bu nedenle belediyeye, “Çocuğumun evi yok arazime ev yapmak istiyorum. Düğün yapamıyoruz” demeleri nedeniyle müsade etmek zorunda kaldı. Ayrıca Çaykara Belediyesi’nin de işine geliyordu. Çünkü yapıya müsade ediyor ve daha sonra ruhsat vermeyip ruhsatsız diyerek ceza kesiyordu.

 

 Uzungöl’de haklı isyan 

 

Uzungöl Turizmini yaşatma Derneği Başkanı iş adamı Mustafa Akyüz Uzungöl’de yaşanan hapis cezalarıyla alakalı açıklamalarda bulundu. Başkan Akyüz kendilerini sanki yıldırma ve buradan kovmaya yönelik sistemli bir şekilde savaş verildiğini ima ederek Uzungöl 150 yıldır burada yaşayanlarındır dedi. 1998 yılında sit alanı, 2004’te koruma alanı olarak belirlenen Uzungol’e 2009 sonrası Arap turistlerin akın etmesi sonrası vatandaşların evlerini aparta ve pansiyona dönüştürmesine neden oldu. Bir çok ev ve işyeri kaçak aparta dönüştü. Bu nedenle Çaykara Belediyenin yaptığı çalışma sonrası 1500 kişinini yaşadığı Uzungöl’de 860 kişi hakkında imar kanununa muhalefet suçundan iki ila beş yıl hapis istemiyle dava açıldı. Hatta bazı turizmciler hapse gönderildi” dedi. 

 

ŞİKE Mİ YAPTIK? 

Ne yapsaydık? Kendi yerimizi turizme açtığımız için bu bedeli ödüyorsak hırsızlık mı yaptık? Şike mi yaptık? diyen Akyüz sözlerine şöyle devam etti; Ruhsat vermiyorsun yıkma da yıkmıyorsun vergi alıyorsun sonra da hapse git diyorsun. Sizin adaletiniz bu mu? Vergi aldığınız vatandaşınızı hapse göndermek mi? Ama uzungöl’den gitmeyeceğiz. Birileri eğer gitmemizi istiyorsa yanılıyorlar. Uzungöl’ü asla terketmeyeceğiz. Burada olan olaylar yeni olan bir olay değil. Burada vatandaşın çok bir suçu yok. İmar olmadığı için belediye izin vermiyordu. 5 yılda bir imar durumu geliyor.  Bir çok insan aynı gün geri dönüyordu. Buradaki bir çok kişi 2863 yasasından yargılanıyor. Bir evden 3 kişi 4 kişi yargılananlar var. Burada bir mağduriyet var. 

Yaklaşık olarak 389 yapıya yıkım söz konusu. Uzungöl’de şuan 800’ün üzerinde yargılama var. 1500 nüfuslu Uzungöl’de 800’ün üzerinde kişi yargılanıyor. Yargılama da şu şekilde gelişiyor. Bir kişi yargılanınca eşine veya çocuğuna devrediyor. Sayın Bakanımız Süleyman Soylu’ya biz dosya biçiminde sunduk. Sıkıntımızı derdimizi kendilerine ilettik. Şuana kadar yapılan hiçbir şey yok. Burada bir çok hatalar yapıldı. Bir çok kişi mahkemeye verildi. Biz burada 389 işletme yıkım kararıyla karşı karşıya. Maalesef siyasi bir çözüm bu zaman kadar elde edilmedi. Vatandaşımız yatırım yapıyor devlete vergisini veriyor bunun karşılığında mağdur oluyor. Eğer kaçak yapılaşma veya yıkım ile alakalı bir yaptırım olacaksa bu her yerde aynı ve eşit olmalıdır. Son olarak Barbaros Çakır adındaki arkadaşımız 24 ay ceza aldı ve Uzungöl uğruna hapis yatıyor. Biz siyasilerden çözüm istiyoruz. Yıkım çözüm değildir bununla ilgili vatandaşın mağduriyetini giderecek köklü çözümler istiyoruz. Bu gidişle de buradaki herkes hapse girer. Buradaki yapılan uygulama bunu gösteriyor. Benim işyerim kaçak. Belediyeye tabela vergisi veriyorum.  Devletime vergimi ödüyorum. Hem vergi veriyorum hem de işyerim kaçak dedi.