Haluk Pekşen'den Anayasa mahkemesine KHK tepkisi
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, KHK kararlarının sınırlarını aşarak toplumda kutuplaşma ve gerilim yarattığını söyledi.
Yayınlanma:
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen "Bugünkü toplumsal büyük gerilim ve kutuplaşma Anayasa Mahkemesi'nin OHAL KHK’ları kararının sonucudur" dedi.
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen KHK kararlarıyla ilgili açıklama yaparak şunları söyledi: "Türkiye’nin bugün içerisine sürüklenmiş olduğu karanlıklar ve kâbus dehlizinin asıl nedeni adalet sisteminin tümüyle çökmüş olmasıdır. Anayasal düzenlemelerle güvence altına alınmış olan temel hak ve özgürlükler sözde OHAL bahanesiyle çıkarılan KHK’larla tümüyle askıya alınmış ve hiçbir şekilde uygulanamaz hale gelmiştir. Anayasa’da kapsam ve sınırları açıkça çizilmiş olan ve yalnızca OHAL yetkisiyle sınırlandırılmış olan KHK yetkisi amacından sapmış ve Anayasal sınırlar yok sayılarak büyük bir keyfiliğe teslim olunmuştur. Anayasa Mahkemesinin OHAL kararı 1215 Magna Carta’dan günümüze değin insanlık tarihinin hukuk adına verilmiş en yanlış ve tehlikeli kararıdır. Böylesi bir kararın var olması can ve mal güvenliğinden hukuki güvence ve geleceği planlama hakkına kadar her alanda dehşet verici sonuçlara yol açmaktadır. Anayasa Mahkemesi kararı ile bir yandan iktidarın dilediği konularda dilediği şekilde KHK çıkarma kılıfına kavuşturulması diğer yandan KHK’ların OHAL süresi ile sınırlı olmaksızın uygulamada tutulabilmesi hukuksuzluğa yol açmıştır. Bugün toplumsal gerilim ve kutuplaşmanın en önemli tetikleyicisi AYM'nin OHAL kararı olmuştur. Bu kararla birlikte toplumun hukuksal güvenceye olan inanç ve güveni tümüyle kaybolmuş, kamu düzeni güvenliği ve yararı yerine siyasal iktidarın amaç ve çıkarları esas alınmıştır. Siyasi iktidarın OHAL hukuksuzluğunun sınırı var mıdır yok mudur? İktidara canının istediğini yapabilme yetkinliğini sağlayan Anayasa Mahkemesinin varlık nedeni nedir? AYM kararından sonra meydan siyasi iradenin insafına kalmış. Cezaevleri zulüm haneye dönüşmüştür. Sayelerinde ülke ilkel toplum zindanlarına mahkûm olmuş, Zulüm zindan baskı ve gerilim devlet düzeni haline gelmiştir. AYM yargıçlarını uyarıyorum insanlık tarihi Sokrates’i asan 507 yargıcı değil Sokrates’i yazmıştır. Sokrates binlerce yıldır insanlığa seslenmektedir. Adalet korkularla değil vicdanlarla yaslanır korku varsa adalet yoktur. Adaletin olmadığı yerde sadece cübbe giymek insanı yargıç yapmaz. Türkiye bu AYM yargıçlarını asla unutmayacak ya tarih onları ya da onlar tarihi yazacaktır."
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen KHK kararlarıyla ilgili açıklama yaparak şunları söyledi: "Türkiye’nin bugün içerisine sürüklenmiş olduğu karanlıklar ve kâbus dehlizinin asıl nedeni adalet sisteminin tümüyle çökmüş olmasıdır. Anayasal düzenlemelerle güvence altına alınmış olan temel hak ve özgürlükler sözde OHAL bahanesiyle çıkarılan KHK’larla tümüyle askıya alınmış ve hiçbir şekilde uygulanamaz hale gelmiştir. Anayasa’da kapsam ve sınırları açıkça çizilmiş olan ve yalnızca OHAL yetkisiyle sınırlandırılmış olan KHK yetkisi amacından sapmış ve Anayasal sınırlar yok sayılarak büyük bir keyfiliğe teslim olunmuştur. Anayasa Mahkemesinin OHAL kararı 1215 Magna Carta’dan günümüze değin insanlık tarihinin hukuk adına verilmiş en yanlış ve tehlikeli kararıdır. Böylesi bir kararın var olması can ve mal güvenliğinden hukuki güvence ve geleceği planlama hakkına kadar her alanda dehşet verici sonuçlara yol açmaktadır. Anayasa Mahkemesi kararı ile bir yandan iktidarın dilediği konularda dilediği şekilde KHK çıkarma kılıfına kavuşturulması diğer yandan KHK’ların OHAL süresi ile sınırlı olmaksızın uygulamada tutulabilmesi hukuksuzluğa yol açmıştır. Bugün toplumsal gerilim ve kutuplaşmanın en önemli tetikleyicisi AYM'nin OHAL kararı olmuştur. Bu kararla birlikte toplumun hukuksal güvenceye olan inanç ve güveni tümüyle kaybolmuş, kamu düzeni güvenliği ve yararı yerine siyasal iktidarın amaç ve çıkarları esas alınmıştır. Siyasi iktidarın OHAL hukuksuzluğunun sınırı var mıdır yok mudur? İktidara canının istediğini yapabilme yetkinliğini sağlayan Anayasa Mahkemesinin varlık nedeni nedir? AYM kararından sonra meydan siyasi iradenin insafına kalmış. Cezaevleri zulüm haneye dönüşmüştür. Sayelerinde ülke ilkel toplum zindanlarına mahkûm olmuş, Zulüm zindan baskı ve gerilim devlet düzeni haline gelmiştir. AYM yargıçlarını uyarıyorum insanlık tarihi Sokrates’i asan 507 yargıcı değil Sokrates’i yazmıştır. Sokrates binlerce yıldır insanlığa seslenmektedir. Adalet korkularla değil vicdanlarla yaslanır korku varsa adalet yoktur. Adaletin olmadığı yerde sadece cübbe giymek insanı yargıç yapmaz. Türkiye bu AYM yargıçlarını asla unutmayacak ya tarih onları ya da onlar tarihi yazacaktır."
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
