Bu hayatta ne yapın ne edin etrafınızdaki insanları çok iyi seçin.
Emin olun sayısı hiç önemli değil
Yeter ki güven versin huzur getirsin.
Hele dost dedikleriniz eğer yüzünüze karşı size sövecek yada övecek cesarete sahip değilse sakın onlarla aynı ortamı paylaşmayın.
Kahpelik artık öyle bir noktaya geldi ki nereden-nasıl geleceği belli değil.
Valla benden uyarması.
Tercihinizi her zaman güzel insanlardan ahlaklı ve şerefli insanlardan yana koyun.
Çünkü şerefli insan DİK yaşar.
Şerefli insan yüze konuşur arkadan dümen çevirmez.
Şerefli insan kibirden-kinden ve nefretten uzak durur.
Şerefli insan vicdan ve merhamet sahibidir.
Gücümüz yettiği sürece kalemimiz kırılmadığı sürece güzele güzel kötüye kötü demeye devam edeceğiz.
Allah bizi sahte vatanseverlerden sahte din sömürücülerden ve hayatını menfaat-çıkar için adamış şeref yoksunu insanlardan uzak tutsun.
**
HERKES KENDİ KİTABINI OKUYACAK!
AK Parti Trabzon Ortahisar İlçe Başkanı Temel Altunbaş
Her zaman takdir ettiğim saygı duyduğum bir isimdir.
Önümüzdeki dönem mutlak suretle milletvekilli adayı olmalı bence.
Sosyal medyasından geçenlerde şu paylaşımı yaptı:
“Bu dünyada herkes ,ahirette sadece kendisinin okuyacağı bir kitap yazıyor. Onun için; yazarken imla kurallarına dikkat edelim ki, okurken yanlış bir şey okumayalım. RABBİM, beni insan eyle. Kıyamet günü beni öyle bir sakla ki, perişanlığımı kimse görmesin .Amin”
Altına imzamı atıyorum.
İmtihan dünyasındayız.
Tarafımız net olmalı.
Her şeyden önce Allah’tan korkacağız kuldan değil.
Ben bu dünyayı merhametli ve vicdanlı insanların kurtaracağından eminim.
Yeter ki onlar cesaretli olsun.
Ne demişti Ömer Hayyam;
“ Geldimse bu dünyaya ne bulmuş dünya?
Gitsem de eğer kıymeti eksilmez ya!
Bir kimse çıkıp da anlatıp söylemedi
Gelmekte ve gitmekteki hikmet ne ola?”
**
SAKIN REHAVETE KAPILMAYALIM!
Korona virüsle mücadele noktasında dünyanın bir çok ülkesinde ciddi sorunlar yaşanıyor.
Avrupa adeta diz çöktü.
Amerika şoka uğradı sağlık sistemi ters-düz oldu.
Ölüm oranları ve vaka sayısı tahminlerin üzerinde.
Aşı bulunmadığı sürece tehlike devam edecek gözüküyor.
Önümüzdeki 10 yılın nelere gebe olacağı belli değil.
Bilim-adamları bile tedirgin ve çaresiz.
Karamsar tablo çizerek umutlarınızı kırmak istemem ama ortada da acı bir gerçek var.
Türkiye bu süreçte çok şükür çok önemli bir sınav veriyor
Her ölüm elbet çok üzücü ama yanı-başımızdaki komşu ülkelere bakınca “hep beraber çok şükür” diyoruz.
Sağlık sistemi tıkır-tıkır çalıştı.
Allah devletimizden razı olsun.
Emeği geçen başta sağlık bakanımıza- doktor ve sağlık çalışanlarımıza herkese ama herkese çok teşekkür ediyorum
Şu anda geldiğimiz nokta ise daha güzel ve umut verici.
Fakat mutlak suretle kurallara uymalı ve rehavete kapılmamalıyız.
Yoksa işin rengi daha farklı olur altından kalkamaz hale gelir bütün emekler de boşa gider.
Lütfen biraz daha sabır
**
TRABZONLU OLMAK YETMEZ!
Macaristan Büyükelçisi Viktor Matis gazeteci Meryem Aybike Sinan’a önceki gün verdiği röportajda aynen şunu söylemiş. “Bazen Türk olduğumu sanıyorlar ancak telaffuzum nedeniyle emin olamıyorlar. Trabzonlu olduğumu söylüyorum ve bununla her şeyi açıklayabiliyorum”
Trabzonlu olmanın ayrıcalığı bu olsa gerek.
Trabzon üzerine çok şey yazmaya gerek yok.
Tarih-kültür-sanat ve spor şehri olmanın haklı gururunu her zaman yaşamış her süreçte vatan-bayrak-ezan diyerek nam salmış bir şehirdir.
Fakat tek başına Trabzonlu olmak yetmiyor
Bu şehrin emin ellerde olması şart.
Yöneticileri-idarecileri-bürokratları-başkanları mutlak suretle işlerini iyi yapmak zorunda.
Aldıkları sorumlulukların hakkını teslim etmesi gerekir.
Esnaf şehri Trabzon’da vatandaşın izlenimleri ve gözlemleri çok iyi.
Bakmayın siz tepki koymadıklarına seslerini çıkmadığına.
Neler oluyor-neler bitiyor gözlemliyorlar.
Cephede olması gerekenlerin nasıl kaçamak güreştiğini bilenler iyi biliyor
Şu Koronalı günler hele bitsin o gözlemleri tek-tek paylaşacağız
Çok şaşıracaksınız!
Bu şehrin insanları VEFAYI da unutmaz VEFASIZLIĞI da.
Bu zor günlerde kapıları çalınmayanlar-aranmayanlar-yok sayılanlarını bir kenara yazmak gerek
**
