Kaymakçı Pando hayatını kaybetti: Kaymakçı Pando kimdir?

İstanbul Beşiktaş'ın en eski esnaflarından olan Kaymakçı Pando hayatını kaybetti. Kaymakçı Pando kimdir?

Kaymakçı Pando hayatını kaybetti: Kaymakçı Pando kimdir?

İstanbul Beşiktaş'ta esnaflık yapan ve bölgenin en eski esnafalrından olan Kaymakçı Pando olarak bilinen Pando Şestakof hayatını kaybetti. Peki Kaymakçı Pando kimdir?
 

Beşiktaş'ın simge isimlerinden Kaymakçı Pando yaşamını yitirdi. Cenaze töreni Perşembe günü, Feriköy, Bulgar Mezarlığı Kilisesi'nde düzenlenecek.

Kaymakçı Pando hayatını kaybetti: Kaymakçı Pando kimdir?

Kaymakçı Pando kimdir?

Kaymakçı Pando olarak bilinen Pando Şestakof, verdiği bir ropörtajda kendisinden şöyle bahsetti.

* Kaymakçı Pando’nun hikayesi ne zaman başladı?

Osmanlı zamanında dedelerimiz Manastır’dan gelmiş, 1894’te burayı açmışlar. Makedon insanı eskiden hayvancılık ve sütle ilgilenirdi. O zaman bizimki gibi dükkanlar Bebek’te, Hisar’da, Kabataş’ta, Fındıklı’da, Tophane’de, her yerde vardı. Buralarda süt, kaymak, tereyağı satılırdı. Ben İstanbul’da, Beşiktaş’ta doğdum. 1958’de buranın başına geçtim. Kaymak ve yoğurt yapmayı bilen iki oğlum var, onlar da burayla ilgileniyor ama zaman değişiyor tabii.

Kaymakçı Pando hayatını kaybetti: Kaymakçı Pando kimdir?* Tarihi ve özel bir mekân oldu burası. Umarım çocuklarınız yaşatır. Turistlerin ilgisi nasıl?

Geliyorlar... Mesela dün Dubai’den 15 kadın geldi, kaymak alıp götürdüler. Dürüst olmak, temiz mal satmak lazım. İnsanlar eski dükkan olduğumuzu bildikleri için bal istiyorlar bazen. Zannediyorlar ki, hakiki bal satıyoruz. Biz de diyoruz ki, “Bizim balımız hakiki değil. Marketteki ballardan.” 

* Yumurtanız da meşhur...

Yumurtamız iyidir, Hadımköy’den gelir. Sütümüz mandıradaki imalathaneden gelir. Gelmediği zaman paket süt kullanıyoruz. Peynirimiz de güzeldir. Ezine’nin tam yağlı peynirinden... Tereyağımız tuzsuz, kahvaltılık. Bir ara kendimiz yapıyorduk ama üreticimiz de bizim istediğimiz gibi yaptığından vazgeçtik. Buraya gelenler genellikle yağda yumurta yer. Şehir dışına giderken yumurtayı, tereyağını alıp gidenler olur. 

* Omletinizin tadı ayrı tabii... Var mı bir püf noktası?

Tereyağı koyuyorsun, yağ biraz yanacak, koku yapacak. Üzerine kır yumurtayı, o kokuyu alır. Beklemezsen o tadı alamazsın.

* Dükkan ‘Pando’ ismini ne zaman aldı?

Halk yaptı be kızım, ben bir şey yapmadım. Babamın zamanında adı, ‘Hayat Süthanesi’ydi. 

* Saat kaçta açıyorsunuz dükkanı?
 
Eskiden 5-6 gibi açılıyordu. Şimdi 8’de açıyoruz. O zaman insanlar erken kalkıyordu tabii.

* Yıllar yılı Beşiktaş’tasınız. Eski İstanbul’dan neleri özlüyorsunuz?

“Bu kadar yaşadın ne anladın?” desen, ne bileyim, hiçbir şey. Eski İstanbul değişikti. Saygı vardı. Hürmet vardı. Çocuktuk o zaman. Akşam oldu mu, sokaktan biri elinde torbalarla geçiyorsa, hemen koşar, elindekileri alır, taşımasına yardım ederdik. Evine kadar giderdik. Ya bir elma verirdi, ya şeker. Başka türlüydü o zamanın insanı. İşte bu insanlığı özlüyorum, başka ne olacak? Bugün çocuğa “Şunu ver” diyorsun. “Senin elin yok mu?” diye cevap veriyor.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Biyografi