Recep Ergenç

Recep Ergenç

Kim bu ensemizdekiler?

İstanbul’da yaşayan ve önemli başarı hikayeleri yazmış Trabzonlular’ın oluşturduğu iki dernek:

Trabzonlu Bürokrat ve İşadamları Derneği (TİAB)  ile Bizim Neslin Uşakları (BNU)

seçim öncesine denk getirdikleri “Marka Şehir Trabzon Strateji Çalıştayı”nı başarı ile tamamladılar.

TİAB ve BNU,  kalkınmanın ve gelişmenin bir uygarlık sorunu olduğunun farkında. Ulusal kalkınmaya yerelden ihtiyaç duyulan desteğin verilemediğinin farkında.

Çalıştayda; TİAB başkanı değerli hemşerimiz (Erdoğdulu) Atalay Şahinoğlu “… ensenizde bizim nefesimizi hissedeceksiniz”  sözü ile yerel yöneticilere hatta Üniversitelere gardını gösterdi.

Atalay Başkan’ın yaklaşımı özetle şöyle: Yaklaşık dört milyon Trabzonlu yalnız Türkiye’ye değil dünyaya dağılmış, siz Trabzon’u Trabzon’da yaşayanlardan ibaret saymayın. O nedenle bu defa ensenizde İstanbul’u daha çok hissedeceksiniz.

Evet, dümdük böyle dedi yerel yöneticilere, bürokratlara, akademisyenlere...

Bu çalıştayın iki bacağından biri olan yerel yönetim sorumluları ise yaptıkları konuşmalarda: Yerel’in gücünün öne çıkarılacağı, bölgesel ve ulusal stratejilerle uyumlu yerel kalkınmanın nasıl olacağı, ulusal stratejilerin yerel uygulamadaki modelinin ne olacağı konularında mesaj vermekten çok uzaktaydılar.

 Neden?

1) Yerl yöneticiler, girişimci yerel yönetici liderliğini bir türlü üstlenmiyorlar,

2) Vizyon eksikliği var.

Yerele inmeyen, yerelin değerlerinden beslenmeyen kalkınma stratejisi beklenen rüzgarı yakalayamamaktadır:

Yakalasaydı, Osmanlı döneminde 2. Sırada, Atatürk döneminde 3. Sırada, Özal döneminde “Karadeniz Ekonomik İşbirliği”nde 4. Sırada olan bir şehir, bugün 100. Sırada olmaz, ilk onda olurdu.

Dünya nereye gidiyor, biz nereye?

Dünya bir yandan süratle küreselleşmeye devam ederken, diğer taraftan bilgi çağına geçiyor ve dolaşan mal ve hizmet türleri tamamen değişiyor.

Hepimizin akıllı telefonlarında yüklü bir mobil uygulamanın sahibi bilişim firması, 50 kişilik ekibiyle 19 milyar dolar değerle satılırken, biz bakış açımızı gerekli revizyona tabi tutabildik mi?

Bunlar makro konular demeyin. Bu işin yerel boyutunda atılacak o kadar adım var ki. Ulusal düzeyde iktidar birşeyler söylüyor ama pratikte ve yerelde uygulamasını, özellikle de Anadolu’da gören var mı? Peki yerel de herhangi bir çaba var mı? Yerelin dünyayı yeterince algılayabildiğini söyleyebilir miyiz?

Bir üniversitenin (ODTÜ) teknoparkı nerdeyse Trabzon kadar ihracat yapıyorsa, bir yerde yanlış yapıyoruz demektir. Bakış açımızı değiştirecek, samimi eleştirilere ihtiyacımız var demektir.

BNU ve TİAB zoru seçti

Çalıştay sonunda hazırlanacak raporun (yol haritası) hayata geçmesi için “ensemizde bu iki kuruluşun nefesini hissedeceğiz”.

Bunu niye yapacaklar?

Sadece bu topraklara duydukları bağlılıktan.

“ Trabzon’un  kendi dinamikleri ile bölgesel ve ulusal bir güce dönüşmesi” için.

Varlıklarının saptanması ve yönetilmesini istiyorlar. Ortak akıl ve vizyon istiyorlar.

BNU başkanı Safa Yavuz Bayar;

 “Hiçbirimiz hepimiz kadar akıllı değiliz…” dedi ve değişim zamanının çanlarını çaldı.

Sadece şahsi pozisyonlarımızın, bireysel kabiliyetlerimizin sağladığı üstünlükle yaptığımız işlerde bireysel başarıya ulaşmak artık bugün ve gelecekte mümkün olmayacaktır, sözü de onun.

Marka Şehir Trabzon Strateji Çalıştayı katılımı yönetimi ile tam not aldı.

Bu çalıştay’ın bir süprizi de değerli hemşerimiz TEB yönetim kurulu üyesi Varol Civil’in Trabzon’da bir “girişim evi” açacağız,  haberi oldu.

Teknokkent de sağlanan fiziki mekanda KTÜ’de iş fikri olanlar için inanılmaz bir fırsat sunulacak.

Kendime not: KTÜ, Teknokent ve girişimcilik... Bunu ayrıca yazmam lazım.

Sizlere ise son söz Victor Hugo’dan:

Geleceğin birçok adı var; zayıf biri için ulaşılmaz, korkak biri için bilinmeyen ve yürekli biri için ise fırsat...

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.