Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ), Ordu, Giresun, Rize, Artvin ve Gümüşhane'de kurulan üniversitelere, bu illerde bulunan yüksekokul ve fakülteleriyle temel oluşturdu.

KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkenin en eski ve köklü üniversitelerinden biri olan KTÜ'nün, 1955 yılında kurulduğunu, öğrenim hayatına ise kuruluşundan 8 yıl sonra yani 1963 yılında başladığını belirtti.

Prof. Dr. Özen, bu yıl 46. kez akademik yıla başlayan KTÜ'nün, Türkiye'nin 4. üniversitesi olduğunu anımsatarak, ''6 il üzerinde geniş bir coğrafyada kurulan KTÜ, özellikle son iki yılda kurulan yeni üniversiteler sonucunda sadece Trabzon'da eğitim-öğretim faaliyeti yürüten bir yükseköğretim kurumuna dönüşmüştür'' dedi.

Önce Rize, Giresun, Ordu, sonra Artvin Çoruh üniversitelerinin kurulduğunu, yakın zamanda ise Gümüşhane Üniversitesinin kurularak KTÜ bünyesinden 5 yeni üniversite doğduğunu ifade eden Özen, ''Cumhuriyet döneminin Doğu Karadeniz'deki en büyük yatırımlarından biri olan KTÜ, artık anaç üniversite vasfından hami üniversite konumuna gelmiştir. Bu durumu, KTÜ'nün gelişmesi, dikey büyümesi adına olumlu buluyoruz'' diye konuştu.

Prof. Dr. Özen, çevre illerdeki fakülte ve yüksekokulların buralarda açılan üniversitelere bağlanmalarıyla 26 fakülteden 14 fakülteye, 17 meslek yüksek okulundan 7 meslek yüksek okuluna gerilediğini anlatarak, şöyle devam etti:
''Öğrenci sayımız 54 binden 32 bine gerilemiştir. Ancak yeni akademik yılla öğrenci sayımız yeniden 38 bine ulaşmıştır. Öğretim üyelerimizin 231'i profesör, 120'si doçent, 327'si ise yardımcı doçenttir. Toplam 678'i öğretim üyesi olmak üzere 1800 akademik ve 1600 idari personelimiz mevcuttur. Öğrenci sayımız ise bu yıl kaydı yapılan 10 bin 450 öğrenci ile 38 binlere ulaşmıştır. İki yıl önce öğrencilerimizin yüzde 76'sı Trabzon dışı kökenli idi geçen yıl bu oran yüzde 81'e çıktı. Trabzon dışından gelen öğrenci sayısındaki bu artış Trabzon'a ekonomik girdiğinin yükselmesi anlamına gelir ki bu sevindirici bir gelişmedir.''

KTÜ'nün gelenekleri, 45 yıllık eğitim-öğretim deneyimi, altyapısı, mükemmel kampüsü, nitelikli eğitim-öğretim kadrosu ile bir ekol ve Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özen, şunları söyledi:
''Yönetim olarak akademik işleyişte ilkelerimiz, bilimsellik, özgürlük, etik, liyakat, özerklik ve akademik yarıştır. İnsan hakları ve hukukun üstünlüğüne saygı duyan, özerk ve demokratik bir yönetim anlayışındayız. Toplam kalite yönetimi anlayışını benimseyen, akademik liyakati gözeten, uygulamalarda şeffaf olup hesap verebilen, bilimsel çalışmayı teşvik edip başarıyı ödüllendiren, uluslararası akreditasyon için uğraş veren ve yörel yönetimler, sivil toplum örgütleri ve sanayi kuruluşlarıyla, bölgenin sorunlarına ortak projeler üretme çabası içinde olan bir zihniyete sahibiz. Eğitim öğretimdeki hedefimiz, araştıran ve sorgulayan, bilgiye ulaşma yollarını bilen, iletişim kurabilen, ekip çalışmasını ve sürekli eğitimi benimseyen, öğrenci merkezli, çağdaş ve dinamik bir eğitimdir.''

Prof. Dr. Özen, mezunların sayısının 122 bini aştığını, çeşitli üst düzey görevlerde sorumluluk alan bu mezunlarımızla gurur duyduklarını kaydetti