Levent Ustabaşı

Levent Ustabaşı

Aşkale lobisi etkili mi?

Geçtiğimiz günlerde bahsettiğim bir konu vardı.
Aşkale Trabzon’da bu kadar nasıl at koşturabiliyor!
Yatırımlarına toz kondurmuyor da kentin tepesine yıllarca toz kondurduktan sonra her istediğini yine yapabiliyor?
Bu eleştirilerim sorularım tabiki Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’naydı.
Buna müsade etmemesi gereken oydu!
Üstüne bir de Kanuni Bulvarı eklendi.
Neyseki tatlıya bağlanmaya başladı.
Vatandaşların mağduriyetinin giderileceğini öğrendik.
Aşkale ile ilgili kritik bir isim aradı.
Yok sandığınız gibi belediyeden değil!
Aşkale ve Başkan Gümrükçüoğlu bağını nasıl kurduğumu sordu.
“Onlara ceza bile kesmiştir” dedi.
“Böyle cezalar göstermelik oluyor” diyerek cevapladım.
Ama ısrar etti.
Devamlı üstüne basa basa ‘asla onlara ayrımcılık yada kayırma yapma’ dedi.
Neden böyle bir görüntü verdiğini sordum.
Sinirli bir şekilde anlatmaya başladı.

ZABITASINA MÜHÜRLETTİ

“Kanuni Bulvarı 2009 yılında Başkan Gümrükçüoğlu’nun 61 proje kitapçığında bulunan bir vaat. Bu vaatte yolun Beşirli’den başlayıp Boztepe’de sonlanması yazıyor. Seçimlerin ardından Ankara’ya giden Başkan Gümrükçüoğlu yolun Maçka yoluna bağlanmasını ve 3 şeritli olmasını istedi. Bunu kabul ettirdi. Böylelikle yolun Akoluk’a ulaşması 2010 yılında zaten belli olmuştu. Başkanın da açıklamaları bu yöndeydi. O dönemde Aşkale’nin adı sanı ortada değildi. Aradan yıllar geçti. Çimento fabrikasının kalkma dönemi geldi. Herkesin çimento kaldırılamaz dediği bir ortamda Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Gümrükçüoğlu üzerine gelebilecek her türlü baskıyı göze alarak Çimento Fabrikası’ndan taşınmasını istedi, firmaya önce süre verdi. Sürenin sonunda taşınmadığını görünce Zabıtası ile orayı mühürletti. “ derken araya girdim;
Sözlerinin önünü kestim.
Büyükşehir belediye başkanı ‘kalkacak’ dediğinde kim önünde durabilir.
‘Bu çok zor’ demenin ne anlamı var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bile ‘bunu burdan kaldırım’ demedi mi?

SUAT BAŞKAN TEŞEKKÜR ETTİ

Bana aldırmadan devam etti;

“Hayır bak yetmedi! Gitti Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne bir yazı yazarak gerekli cezai işlemlerin yapılması istedi. Sonuçta zor da olsa Çimento faaliyetlerini bitirdi. Hatta Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Suat Hacısalihoğlu, ’nun bu konuda Gümrükçüoğlu’na, “Başkanım siz olmasaydınız bu fabrika 2020 yılına kadar kaldırılmazdı” dediği öğrenildi. Yani kısacası Gümrükçüoğlu çimento fabrikasının şehir içinden kaldırılması için üzerine düşeni fazlasıyla yapmıştır.
Gelelim Kanuni Bulvarı’nın Aşkale Çimento’ya ulaşım sağlamak için yapıldığı iddiasına. Bu kesinlikle kötü niyetli bir yaklaşım. Gümrükçüoğlu’nu eleştirebileceğimiz çok nokta var. İcraatın olduğu yerde birilerinin mağdur olması doğaldır. Gerçek olmayan bilgiler üzerinden insanları karalamak ne siyasetçiye, ne gazeteciye, nede insan olana yakışmaz.”

Burada yine araya girdim.
Eleştirecek çok nokta olmasının sebebi doğru düzgün ekibinin olmaması ve kent için ortak bir karar almaktan kaçınması değil mi?

“Evet haklısını çoğu eleştirilerine bende katılıyorum ama bu denilen Aşkale noktasında haksızlık var”

ÖYLE OLSAYDI ÇİMENTO AYNI YERİNDEYDİ

Devamında konuşmasını şöyle bitirdi;

“Biraz önce dedim sana Levent! Akoluk’a bağlanması 2010 yılında karalaştırıldı. Aşkale’de kendisine bir tesis yeri arıyordu. Dünyanın her yerinde çimento fabrikaları ana yola yakın olur. Sonuçta oraya tırlar girip çıkacak. Aşkale’de yola yakın olan yerlerde tesis kurmak için yer satsın alıyor. Sonrasında buraya tesis yapıyor. 18 uygulamasının yapılmasıyla Aşkale ile vatandaşların ortak olması konusunu bu konudan ayrı olarak değerlendirmek gerekiyor.
Bu konularla ilgili olarak Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ’ın Aşkale Çimento için gayret gösterdiği araya girdiği Başkan Gümrükçüoğlu’nun bundan etkilendiği biçimindeki söylemleri doğru değil. Öyle bir durum olmuş olsaydı Çimento fabrikası bugün aynı yerinde faaliyetlerine devam ederdi.
Aynı şekilde yeni terminal binasının Akoluk’ta olması konusu da sanki bugün gündeme gelmiş gibi bir hava yaratılmaya çalışılıyor. Öncelikle şunu belirtelim hangi ülkeye, hangi şehre giderseniz gidin terminaller şehir dışındadır. Bir hep terminalin şehir merkezinde olduğundan şikayet etmiyor muyuz? İşte şehir dışına çıkacak olan terminal binası bizim istediğimiz bir durum. ‘Niye Akoluk oraya kimse gitmez’ diyorlar. Allah aşkına herkesi zorunlu tutarsan herkes Akalok’a gider. Ama siz şehir içinde yolcu alacağım derseniz kimse gitmez. Kurallara uyulduğu takdirde herkes terminale giderse sorun kalmaz. Malatyada’ki terminale bakın şehrin neresinde. Trabzon şehrinde modern terminal binası yapılacak, şehrin trafiğini alt üst etmeyecek bir yer mi var. Sorunun çözümü için atılan her adıma maalesef birileri hep köstek oluyor. Bunu da şehir adına hassasiyet kisfesinin ardına saklıyor. Biraz gerçekçi olalım.”

Bu diyaloglardan sonra, “Neden ismini yazmamı istemiyorsun?” diye sorduğumda ise, “Bu ortamda doğru olmaz” cevabını verdi.
“Dün ilk kez aylar sonra genel sekreter Davut Çakır’ı başkanın makamında gördüm.
Neden bu zamana kadar yoktu?” diye sordum.
“Bu soruyu Davut Çakır’a sor. O cevaplamalı.” dedi ama biliyorki sorsam da cevaplamaz. Demekki aralarında soğukluk vardı. Bunu da herkes biliyor zaten.
Bu da önemli bir nokta..
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaşanan krizden sonra büyükşehiri ciddi değişimler bekliyor.
Bunu da not edelim.

Bu süreçte anladıklarım;
* AK Parti’de Bakan Soylu Trabzon’da tamamen ipleri eline aldı
* Başkan Gümrükçüoğlu Bakan Soylu ile ortak karar almadan birşey yapmaz
* Başkan Gümrükçüoğlu’nun yakındakiler bu süreçten uzak durmayı tercih etti
* Asıl bangır bangır konuşması gerekenler suskun görülmek dahi istemiyorlar
* İktidar partisinin kendi içinde yaşadığı bu krizler Trabzon’a patinaj çektirdi

YAZIYA YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.