Torba tasarı Komisyonda

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz,  "Demiryollarını daha ileriye taşımak, bunun için de büyük ölçekli finansmanı temin etmek durumundayız" dedi.AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Torba Kanunu Tasarıs

Torba tasarı Komisyonda

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz,  "Demiryollarını daha ileriye taşımak, bunun için de büyük ölçekli finansmanı temin etmek durumundayız" dedi.

AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Torba Kanunu Tasarısı'nın görüşmelerine devam ediyor. Komisyonda, PTT'nin ruhsat harcı ödememesine imkan sağlayan maddeye, muhalefet milletvekilleri karşı çıktı.

Komsiyon'da, TCDD Genel Müdürlüğü'nün 2014-2018 yılları yatırım programında yer alan projelerinin finansmanıyla ilgili madde, muhalefet milletvekilleri tarafından eleştirildi.    

CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, tasarıyla,  henüz yatırım programına alınmayan işler için düzenleme yapılmak istendiğini belirterek, "Çok büyük projeler mi var, bunun arkasında ne var? Görev zararıyla niye devam ettirilmiyor? Böyle bir yöntemin neden yapılmış olduğunu anlamış değiliz" dedi.

Kalkınma Bakanı Yılmaz, demiryolu projeleri kısa sürede fizibilitesi güç olan projeler olduğunu kaydederek, kamunun sadece finansal analiz yapmanın yeterli olmadığını, ekonomik analiz de yapmak gerektiğini vurguladı. Kamu açısından ekonomik analizin daha önemli olduğunu belirten Yılmaz, devlet demiryollarında stratejik karar vermek durumunda olduklarını,  dünyada bu alanda başarılı olan ülkelerin çok büyük yatırım yaptığını söyledi.

Yılmaz, Türkiye'nin güçlü demiryolu ağına sahip olmasını savunduklarını ifade ederek, bu doğrultuda önemli yatırımlar yaptıklarını dile getirdi. Bir yandan hızlı tren projeleri yürütüldüğünü, bir yandan sinyalizasyon sistemini yenilendiğini, ayrıca tek hatların çift hat haline getirildiğini anlatan Yılmaz, Cumhuriyet döneminden sonraki en güçlü demiryolu hamlesinin son yıllarda gerçekleştirildiğini kaydetti. Yılmaz, "Türkiye lojistik merkezi durumunda. Devlet politikası uygulanmak zorunda. Bu ağır yükü bir şirketin omuzlarına yükleyemeyiz. TCDD kendi finansal imkanlarıyla gerçekleştirmesi doğru olmaz" diye konuştu.

TCDD'nin 2014 yılı için 36 projesinin  tutarının 47,5 milyar lira olduğunu ifade eden Yılmaz, "Şu ana kadar yapılan harcama, 2013 yılı sonu itibarıyla 10,9 milyar liradır. 2014 yılı için ödenek olarak tahsis ettiğimiz 4 milyar lira. Bu, geçmişe göre muazzam artıştır ama ihtiyaca baktığımızda gerçekten yetersiz. Daha fazla kaynağı temin edip TCDD'ye aktarmak istiyoruz. Demiryollarını daha ileriye taşımak durumundayız. Bunun için büyük ölçekli finansmanı temin etmek durumundayız" dedi.

 ÜÇÜNCÜ HAVALİMANI İÇİN DÜZENLEME YAPILIYOR!

Muhalefet milletvekilleri, Devlet hava meydanlarıyla ilgili yapılacak kiralama ve işletme hakkının verilmesinde imtiyaz addolunmayacağı, bu kapsamda imzalanan sözleşmelerin özel hukuk hükümlerine tabi olmasını öngören maddede "muvazaa olduğunu ve konunun Danıştay'dan kaçırıldığını" savundu.  

CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, "Yağmayı kolaylaştırmak için sürekli hukuk değiştiriliyor. Hukukun ırzına geçiliyor. Havaalanı yapmak ve işletmek imtiyaz değil deniyor. Bu düzenleme, İstanbul'da yapılan üçüncü havaalanı için çıkarılan bir maddedir.  Havaalanı ile otel ve lokanta işletmek arasında fark yok mu? Havalimanlarını yandaşlarınıza peşkeş çekmek için böyle bir düzenleme getiriliyor. Amaç bu kapsamda yapılan sözleşmeleri Danıştay'dan kaçırmaktır. Düzenleme çıkarsa, üçüncü havaalanını yapan havuz patronları bundan nasıl yararlanacak?" diye konuştu. 

Bakan Yılmaz, eleştirileri yanıtlarken, İstanbul'a yapılan üçüncü  havalimanının konuyla hiçbir ilgisi olmadığını belirterek, "Kamunun yaptığı hazır tesislerle ilgilidir. Danıştay, bunu imtiyaz devri olarak görüyor. Biz öyle olmasın istiyoruz, özel hukuk sözleşmesi olarak gerçekleşsin istiyoruz. Bunda kamunun daha büyük faydası var. Kamunun sahip olduğu imtiyazı özel şirkete devretmek yerine, özel hukuk şartlarında yeni sözleşme yapmak istiyoruz. Konuyu Danıştay'dan kaçırma sözkonusu değil. İmtiyaz olması halinde Danıştay onayı değil, istişari görüşü isteniyor.  Özel hukuk sözleşmesi yapılınca yargı denetimi olmayacağı sonucu çıkarılmamalı. Kamunun iş ve işlemleri denetime tabidir" ifadelerini kullandı.

RADYO YAYINCILIĞINDA KAOTİK ORTAM VAR

Komisyon'da uzun süre görüşülen maddelerden biri de RTÜKile ilgili maddeler oldu.  

Radyo Televizyon Yayıncılar Meslek Birliği Başkanı Dursun Güleryüz, düzenlemeyle birlikte frekans ihalesine hemen çıkılacak olması ve geçiş sürecinin tanınmaması nedeniyle birçok radyonun kapanacağını ve çalışanların işsiz kalacağını belirterek, kaotik bir durum yaşanacağını savundu.

RTÜK Başkanı Davut Dursun, mevcut kanuna göre televizyonlarla ilgili frekans ihalesinin yapılmasının ardından radyo ihalelerinin yapılacağını anlatarak, henüz planlama yapılmadığını söyledi. Radyo için ihale sözkonusu olduğunda dünyada mevcut en son teknolojiye göre yapılacağını kaydeden Dursun, "Sayı belki bin, belki bin 500'e çıkacak. Radyocuların 'hemen ihale yapılacak, biz sistemin dışında kalıyoruz' şeklindeki kaygıları asla doğru değil. RTÜK henüz radyo ihalesiyle ilgili hiçbir çalışma ve planlama yapmış değil. Türkiye'de radyo yayıncılığında kaotik durum var. Bunun altından kalkmak mümkün değil" dedi.

Dursun, 20 yıldan beri frekans ihalesinin neden yapılmadığı sorusuna, "Uzun hikaye" diyerek yaşanan süreci anlattı. Dursun, başarısızlığın arkasında bir sürü farklı faktörün olduğunu kaydetti.

 BİZİ SEVMİYOR MUSUNUZ?

RTÜK ile ilgili maddelerin görüşülmesinde TRT'de iktidar ve muhalefet partileriyle ilgili yayın süreleri de tartışma konusu oldu.  

HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, RTÜK Başkanı Davut Dursun'a, "Bizi sevmiyor musunuz, niye bizim partimize yer vermiyor musunuz?  Başbakan konuştu mu bütün televizyonlar canlı yayına giriyor. Size sitemimiz var" dedi.

CHP Denizli Milletvekili Adnan Keskin, Başbakanın adaylık tanıtımının TRT tarafından 1 saat vermesine karşın, Kılıçdaroğlu’nun grup konuşmasını 5 dakika verildiğini belirterek, “Bununla ilgili RTÜK’e ihbarda bulunuyorum. RTÜK işlem yapsın. Biz de vergi veriyoruz. Vergi verirken benden daha mı az alıyorsunuz? TRT için benden kesilen vergilerden daha mı az alıyorsunuz? Hakkımızı bu dünyada vermezseniz, öbür dünyada elim yakanızda olur. Hakkımı helal etmiyorum" diye konuştu.

Kalkınma Bakanı Yılmaz, "Geçmiş uygulamalar ile süreleri birbirine kıyaslamak gerekir. Partimiz aynı zamanda Hükümet sorumluluğunu da taşıyor. Adı üzerinde Başbakan... Sadece parti başkanı değil" demesine bazı muhalefet milletvekilleri, "hiç yakışmadı sayın bakan" diyerek tepki gösterdi.

Yılmaz. "Sadece parti çalışması değil. Parti çalışmasının ötesinde Hükümet sorumluluğunu üstlenenler ile farklı zaman dilimi sözkonusu olabilecektir. Partilerin ağırlıklarına göre süre verme uygulaması, demokrasilerde varolan uygulamalardır" dedi.  

CHP'li Çam'ın "birine 17 saat, birine 1 saat.." demesine Yılmaz, "Daha önceki başbakanlara ne uygulanıyorsa aynısı...İcraati olduğu için haberlere doğal olarak yansıyacak" karşılığını verdi.

CHP Gaziantep Milletvekili Ali Serindağ TRT'nin Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in dönemine kadar Meclis çalışmalarını kesintisiz verdiğini belirterek, "Biz öbür dünyada değil, bu dünyada hesabını soracağız. Görevlilerini kötüye kullanan kamu görevlileri ve siyasetçilerden mutlaka hesap soracağız. ama bihakkın yapanları da ödüllendireceğiz" diye konuştu.

44 ayrı yasada değişiklik yapan Torba Kanunu Tasarısı'nın 7 maddesi daha kabul edildi. Tasarı'nın görüşmeleri, yemek arasından sonra devam edecek.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Yaşam