İlköğretim okulunda ceza skandalı!

Kırklareli'nin Vize ilçesinde okuma güçlüğü çeken iki öğrencinin boynuna rencide edici yazılar astığı ve çocukları darp ettiği öne sürülen öğretmen hakkında soruşturma başlatıldı.Vize ilçesine bağlı Küçükyayla köyünde, okuma güçlüğü çeken iki öğrencinin b

İlköğretim okulunda ceza skandalı!

Kırklareli'nin Vize ilçesinde okuma güçlüğü çeken iki öğrencinin boynuna rencide edici yazılar astığı ve çocukları darp ettiği öne sürülen öğretmen hakkında soruşturma başlatıldı.

Vize ilçesine bağlı Küçükyayla köyünde, okuma güçlüğü çeken iki öğrencinin boynuna rencide edici içerikli yazılar astığı, çocukları bu şekilde evlerine gönderdiği ve aynı zamanda öğrencilere şiddet uyguladığı iddia edilen öğretmen hakkında soruşturma başlatıldı. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı müfettişler, köyde iddiaya ilişkin incelemelerde bulundu.

İddiayı yalanlayan Öğretmen Ş.Ç., "Çocukları darp ettiğim, tehdit ettiğim şeklindeki iddiaları kesinlikle kabul etmiyorum. Ailelerin bahsetmiş olduğu çocukların boynuna asmış olduğum kağıtları ise okuma yazma çalışması kapsamında bütün öğrencilerin boynuna asıyorum" dedi.

33 senelik öğretmen olduğunu ve şu anki görevini gönüllülük esasına dayalı olarak yaptığını belirten Ş.Ç., "Ben zaten emekli öğretmenim. Bu yaşıma kadar Türkiye'nin çeşitli illerinde öğretmenlik yaptım. Emekli olduktan sonra da bu köyde öğretmenlik yapmamı teklif ettiler, ben de kabul ettim. Benden önce bu köyde öğretmenlik yapanların başına neler geldiğini çok iyi biliyorum. Gencecik öğretmenlere hem hakaretlerde bulunmuşlar, hem de darp etmişler. Ben de aslen Vizeliyim. Köyüm de bu köye komşu konumda. Benim akrabalarım burada olmasa bana da aynı muameleyi yapacaklar" ifadelerini kullandı.

"İFTİRA ATIYORLAR"

Bahse konu olayın tamamen iftiradan ibaret olduğunu savunan Ş.Ç., "Bahsettikleri gibi sadece bu iki ailenin çocuklarına karşı yapılmış bir uygulama değil bu. Öğrencilerin okuma yazma öğrenmeleri için yapmış olduğum çalışmalar kapsamında bütün çocukların boyunlarına bu tarz yazılar asıyorum. O gün de öğrencilere 'Ş' harfini çalıştırıyordum. Ya öğrenciler durumu ailelerine yanlış anlatmış ya da ailelerin bana karşı kasıtları var. Ayrıca çocukları darp ettiğim şeklindeki iddialar da tamamen tarafıma karşı yürütülen iftira kampanyası kapsamındadır. Hiçbir öğrenciye bir fiske dahi vurmadım" diye konuştu.

AİLELER ŞİKAYETÇİ

Şikayetçi iki aile ise, çocuklarına kötü muamele yapıldığı gerekçesi ile Ş.Ç'den davacı oldu. 1. sınıf öğrencisi E.M.'nin annesi Sema M., "Bizim çocuklarımız hayvan mı? Ben bu çocukları bu muameleyi görsünler diye mi büyütüp okutuyorum" dedi. D.K.'nin annesi Nuriye K. ise, kızının boynunda kağıt asılı haldeki fotoğrafını göstererek, "Bizim çocuklarımıza bu muamelenin yapıldığının kanıtı bu fotoğraftır. Çocuklarımız konuşma güçlüğü çekiyor diye hayvan muamelesi mi görmeleri gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"ÇOCUKLAR OKULA GİTMEK İSTEMİYOR"

Çocukların psikolojilerinin bozulduğunu savunan Sema M., "Yaşanan olaydan sonra çocuklarımız okula gitmek istemiyorlar. Okul müdüründen korktukları için sürekli ağlıyorlar. Çocuklarımızın psikolojisi bozuldu. Gerekli yerlere şikayetlerimizi yaptık ve şikayetimizin de arkasındayız" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Yaşam