Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Haber61.net köşe yazarı Prof. Dr. Osman Bektaş, Orta Marmara'da yıkıcı depremlerin beklenmediğini söyledi.

Bektaş, Adalar ve Marmara Ereğlisi'ni içeren Orta Marmara'daki deprem derinliklerinin dağılım şekli ve kabuğun tomografik yapısının, Kuzey Anadolu fayının bu bölgeyi büyük depremler üretmeden daha kolay bir şekilde geçebildiğinin kanıtları olduğunu ifade etti.

Fayın Marmara Ereğli'si ile Adalar arasında kalan bölümünde kabuğun yalnızca 10 kilometre kalınlığındaki üst kısımının deformasyon biriktirebilme özelliğine sahip olduğunu anlatan Bektaş, buna bağlı olarak da kırılma sonucunda açığa çıkan enerjinin 6'dan küçük deprem üretebildiğini söyledi.

Bektaş, Orta Marmara'dan daha doğuya ve batıya doğru gidildikçe fayın, deprem üretebilme özelliğine sahip üst kabuk kalınlığının 17 kilometreye ulaştığına dikkati çekerek, dolayısıyla bu noktaların 7'den büyük deprem oluşturabilecek deformasyon birikimi sağlayabileceğini kaydetti.

ORTA MARMARA BÜYÜK DEPREM ÜRETEBİLECEK KABUK YAPISINA SAHİP DEĞİL

Marmara Bölgesi'ndeki 2 bin yıllık deprem kayıtlarının, Orta Marmara'da Kuzey Anadolu fayının kuzey kolunun doğusundan ve batısından farklı olarak yıkıcı büyük bir deprem kümesi içermediğini vurgulayan Bektaş, "Marmara Bölgesi'nde Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu kabuk yapısına bağlı olarak batıda Mürefte-Gelibolu, doğuda Adalar-İzmit bölgelerinde 7'den büyük tarihsel deprem kümeleri oluştururken, orta Marmara'nın daha zayıf ve daha az kırılgan bölümünde böyle bir yıkıcı tarihsel deprem kümelenmesi oluşturamamıştır" diye konuştu.

Prof. Dr. Bektaş, Orta Marmara'nın büyük deprem üretebilecek kabuk yapasına da sahip olmadığını vurgulayarak, "Bu özellik, Orta Marmara'nın deprem tehlikesinde ve İstanbul'un deprem riskinde, başka deyişle oluşabilecek can ve mal kaybında ön görülenin daha altında bir sonuç verir" ifadesini kullandı.