23 Nisan’da iç karartan tablo

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nce yapılan açıklamada, Türkiye’deki çocuk hak ihlallerine dikkat çekilerek, son 27 yılda 585 çocuğun hayatını kaybettiği belirtildi. İHD Diyarbakır Şubesi’nce, çocuk hak ihlallerine dikkat çekmek amacıyla bas

23 Nisan’da iç karartan tablo
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nce yapılan açıklamada, Türkiye’deki çocuk hak ihlallerine dikkat çekilerek, son 27 yılda 585 çocuğun hayatını kaybettiği belirtildi.
 
İHD Diyarbakır Şubesi’nce, çocuk hak ihlallerine dikkat çekmek amacıyla basın açıklaması yapıldı. Sur ilçesindeki “Uğur Kaymaz Anıtı” önünde bir araya gelen bir grup İHD’li, Türkiye’de çeşitli tarihlerde yaşamını yitiren çocukların fotoğraflarını taşıdı. Açıklamaya, sokakta çalıştırılan bir grup çocuk da destek verdi. Burada konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, 23 Nisan’ı kabul etmediklerini belirterek, "Bu bölgede, sokakta yaşayan yüzlerce çocuk görüyoruz. Yine hiç çocukların bulunmaması gereken yerlerde çocuklarımız, ailelerine ekonomik katkı gerekçesiyle çalışıyor. Bu da bu devletin ayıbı ve gerçek yüzüdür. Dolayısıyla biz bu şekilde bir bayramı kabul etmediğimizi belirtiyoruz. Ancak ve ancak, çocuklar cezaevlerinden bırakıldığında, öldürülmediğinde, kendi anadilinde eğitim gördüğünde, kültür ve geleneklerini özgürce yaşadığında ve hakları ihlal edilmediğinde biz bu bayramı kabul ederiz. Anneler, çocuklarını toprağa gömmediği vakit, biz bu bayramı kabul ederiz" dedi.
 
"8 MİLYON 500 BİN ÇOCUK GÜVENCESİZ"
 
Bilici’nin konuşmasının ardından İHD Diyarbakır Şubesi Çocuk Komisyonu üyesi avukat Mahsun Kaya, basın metnini okudu. Kaya, "Her yıl çocuklara yönelik yaşam hakkı ihlalleri, fiziksel ve psikolojik şiddet, cinsel istismar ve emek sömürüsü değişik kategorik konularda toplumsal yaşamımızda varlık göstermeye devam etmektedir. 8 milyon 500 bin çocuk güvencesiz koşullarda ‘işçi’ olarak yaşamını sürdürürken, günümüzde anadil ve dini inanç eğitimi hala yasaklıdır. Çocuklar, cezaevlerinde yetişkinler gibi muamele görmekte, haksız cezalara çarptırılmaktadır. Çocuk gelinler, sokakta yaşayan çocuklar, göç mağduru çocuklar ile ilgili yaşam hakkı ihlalleri hala varlığını sürdürmektedir. Ayrıca derneğimizin tespit etmiş olduğu verilerine göre son 27 yılda Türkiye ve Kürdistan’da, güvenlik güçlerinin müdahalesi, mayın ve savaş artığı patlayıcıların patlaması sonucu 585 çocuk yaşamını yitirmiştir" diye konuştu.
 
"3 AYDA 872 ÇOCUK FİŞLENDİ"
 
2014 yılı ve 2015 yılının ilk 3 ayında yılında bölgede meydana gelen çocuk ihlalleri ile ilgili tespit ettikleri verileri paylaşan Kaya, şunları kaydetti:
 
"Yıl içerisinde çıkan olaylar, toplumsal gösteriler nedeniyle 444 çocuk gözaltına alınırken, 106’sı tutuklandı. Gözaltında ve gözaltı yerleri dışında işkence ve kötü muameleye maruz kaldı. Aile içinde ve toplumsal yaşam alanlarında karşılaştıkları şiddet sonucu 3 çocuk yaşamını yitirmiş, 7’si yaralanmış, 17’si ise cinsel istismara maruz kalmıştır. 12’çocuk intihar ederken, 8’i ise teşebbüste bulunmuştur. 2015 yılının ilk 3 ayında ise 3 çocuk öldürülürken, 5 çocuk ise yaralandı. 3 çocuk cinsel istismara maruz kaldı ve 11 çocuk intihar etti. 872 çocuk ise fişlendi."
 
Çocuklara yönelik yapıcı sosyal politikaların yokluğu ve haklarının anayasal güvence altına alınmamış olmasının, yaşam hakkı ihlallerinin ortaya çıkmasındaki en önemli neden olduğunu anlatan Kaya, Türkiye’nin taraf olduğu BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde yer alan çocuk haklarına yönelik yükümlülüklerini yerine getirmesini istediklerine de dikkat çekti.
 
Grup, konuşmaların ardından dağılarak, Türkçe ve Kürtçe hazırlanan BM Çocuk Hakları Sözleşmesi bildirisi dağıttı. Ayrıca, sokakta çalıştırılan çocuklara da dünya klasiklerinden oluşan kitaplar hediye edildi.,

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Yaşam