Hacısalihoğlu; "Trabzonspor eriyor"

Salı günleri yayınlanan programda Kadir Can ve Haber61.net Genel Koordinatörü Orhan Çavuşoğlu’nun sorularını cevaplayan Hayrettin Hacısalihoğlu önemli açıklamalarda bulundu. Her hangi bir kurumda sorumluluk üstlenmiş, işi yönetmiş insanların bu birikimler

Hacısalihoğlu; "Trabzonspor eriyor"

Salı günleri yayınlanan programda Kadir Can ve Haber61.net Genel Koordinatörü Orhan Çavuşoğlu’nun sorularını cevaplayan Hayrettin Hacısalihoğlu önemli açıklamalarda bulundu.

Her hangi bir kurumda sorumluluk üstlenmiş, işi yönetmiş insanların bu birikimlerini kamuoyu ile paylaşması gerektiğini dile getiren Hacısalihoğlu, “Çoğu zaman yapılan eleştiriler acımasız oluyor. O camiadaki işleyiş çok iyi bilinemediği için eleştirilerde sağlıklı olmuyor. Trabzonspor’da da yapılanları yanlış yapılanları paylaşmaktan zevk alıyorum. Birçok ağabeyimizin de bunu yapması gerekiyor” dedi.

Hayrettin Hacısalihoğlu Asbaşkan olduğu dönemde hayata geçirdiği çiftlik fikrinin nasıl hayata geçtiğini anlatırken şu ifadeleri kullandı;

“Ben Trabzonspor’u sadece bir futbol takımı olarak değerlendirilmemesi ve bir sosyal oluşum olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Trabzon’a coşku katması ve bir üst kimlik olması gerekir. Tesislerin olduğu yerde doğdum. Denize girdim, yüzme öğrendim bisiklete bindim. Tesislerin olduğu yerde evim vardı benim sonra istimlak oldu Trabzonspor satın aldı. Trabzonspor tesislerin ilerisinde bir alan var. Oraya molozlar çöpler dökülür. Sahalar bakımda iken takım orada idman yaparken orayı gördüm. Burası neden böyle dedim. Bana burada genler antrenman yapıyor dediler. Daha iyi ya işte burası temizlenmeli dedim. Belediyenin de yardımı ile temizlettim ve toprak serdim. Trabzonspor’un sosyal öncülük yapması ile burada organik tarım yaptırdım. Daha sonrada Kulübün sitesinden Trabzonspor organik tarım yapıyor diye mesaj yayınladım. Herkes burası çiftlik Herkes at koşturuyor sanıyor. Burada yapılmak istenen Trabzonspor’un bu konuda önderlik yapması. Bunlar da Trabzon’un yerli ürünleri. Futbolcu buradan yumurtasını alacak. Kırdıracak kahvaltısını yapacak. Bunu da bazı konularda Trabzonspor’un İstanbul takımlarından eksiklikleri var ama bazı üstünlükleri de var. Kendi tuttuğu balığı yiyecek. Orada zaman geçirecek bu ne güzel bir şey olur. Bana muhalefet olanlar bunu yazdılar. Bunu yazanlarda burayı görmedi. Orada yetişen ürünler futbolculara yetmez. Orası o kadar büyük bir şey değildir.

Ben istifa ettim saat 4’de. Saat 9’da burayı kaldırdılar yerine yine çöp döktüler. Burada yetişen ürünler benim değil, Trabzonspor’un. Asıl üzüldüğüm taraf bunun tenkit edilmesi değil buranın benden intikam alır gibi sökülmesi. Bunlar benim değil. Trabzonspor’un. İstedim ki burada futbolcular meyveyi koparıp kendisi yesin. Bunu hiçbir kulübün yapamayacağı bir imkân.

Yine Kızılay’a ait olan yaylada içinde 30 bungalov evi olan güvenlikli restoranı olan çok güzel bir arsayı Kızılay Başkanı Tekin Küçükali’den bedelsiz olarak aldık. Dursun ileride yaparız dedik. Ben istifa ettiğimiz ertesi burası terk edildi. Trabzonspor bugün tenkit ediliyorsa taş taş üstüne koyulamıyor. Buraları terk etmeyi anlamak mümkün değil. Futbolcunun ayağında çıkan bir şeyi sayfalarca yazan bazı basın mensupları buraları kimin malını kime veriyorsunuz dememiştir.

61'İNCİ DAKİKAYI BEN GÜNDEME GETİRDİM

61. dakika ve kolbastı niçin çıktı. Trabzonspor Trabzon’dan doğmuş ve Trabzon’a borçlu bir kulüptür. Başka bir şehirde olsa bu kadar büyüyemezdi. Bazı dönemlerde Santoro cinayeti ile Hrant Dink cinayeti ile kötü bir imajı olan Trabzon’u Trabzonspor’un değiştirmesi gerekir. Belediye yapma ulusal basında çok yer bulmaz. Ama Trabzonspor bunu yaparken hasıraltından küçük küçük yaparsan olur. Bu nedenle kolbastı yayıncı kuruluşta bu görüntülere ilgi gösterdiği için böyle başladı. 61. Dakikayı ben bulmadım. Sadece gündeme getirdim. Trabzon’daki kötü imajı nasıl silebiliriz. Diye yaptık. İnat ettik bunu yapacağız dedik. Yayıncı kuruluş bize teşekkür etti. Herkes örnek aldı. Bayan seyircileri çok sayıda getirdik. Trabzonlu sanatçıları getirdik. Trabzonlu sanatçıların tribünde bulunması 61. Dakika şovu ve kolbastı bunlar kendisinden olan şeyler değil.

Biz gelene kadar Trabzonspor kavgacı bir kulüptü. Bir yıl dolmadan Taraftarı en iyi olan Fair Play ödülü alan bir kulüp haline getirdik. Ben doğru ne onu anlatmaya çalışıyorum.”

TRABZONSPOR ERİYOR

Gözünüzün önünde Trabzonspor erirken buna nasıl göz yumuyorsunuz. Yarın bu gider, siz burada kalacaksınız, burada cenazelere katılacaksınız. Bu kadar yanlışı görüp orada nasıl duruyorsunuz. Bizim bununla kavgamız yok kulübe verilen zarar karşı çıkıyoruz. Kulüp eriyor. Belki de ayağa kalkamayacak duruma gelecek. Bizi de doğru işler yapılsın destekleyelim isteriz. 3 yıldır söylüyoruz. Bu sezon 3 yılın en doğrusu ama o da eksik. Mali kongrede dedim ki Trabzonspor hiç kimsenin egolarını tatmin etme yeri değildir. Bugün biz hata yaptık. Kulübü dolandırdık demesi gerekirken bugünde naralar atıyor. Kulübün taraftarı olun kişilerin taraftarı olmayın.

Diyorlar ki adamı bırakmadılar ki çalışsın. Bıraksalar ortada kulüp diye bir şey kalmaz. Bu arkadaş Nuri Albayrak yönetiminde yer aldı. Sorumluluk almadan geldi gitti. Sonra ayrıldı, kendi yönetimi için verdiğim beyanatlara bakın. Şimdi yapılanlara bakın. Yapılan transfer yanlışları, Birlik ve beraberliğin sağlanamaması bunlara bakın. Sen o zaman konuşacaksın şimdi sen yaptıkların için insanların susmasını bekleyeceksin. Kendi değerlerini değersiz kılmaya çalışan bir camia olabilir mi? Ne oldu bu insanları değersiz kıldı, küstürdü, maçlarda seyirci yok. Bunları görmüyor musun? Hiçbir aday o günkü şartlarda Trabzonspor’un defterine derman olacak yapıda değildi. Bu ben Trabzonspor’a şunları yapacağım dedi. Borçları azaltacağım. Artırdı. Altyapıya destek olacağım dedi. Birleşmiş Milletler takımı olduk. Seçildiği gün sanki bunları diyen kendisi değil. Ne yasaya ne kanuna ne verdiği sözlere uydu. Tam tersini yaptı. Kupayı neredeyse unutturmak için her şeyi yapıyor. Kırılma noktası diyorsunuz doğruya başlayamadı ki kırılma noktası olsun.

Trabzonspor'un çok itibarsız bir konuma geldiğini söyleyen Hacısalihoğlu "Şimdi Fenerbahçe'nin olur bir katrilyon borcu ama gelire bakarsınız ödenebilir dersiniz. Ama bize baktığınız da gelirine göre 25 milyon açık veren bir kulüpte bu transferler bu borçlanma ihanettir. Bu nasıl bir anlayıştır. Adeta kulübü batırmak için hedeflenen bir plan oynanıyor. Bu nasıl çözülecek. Yönetimde bulunan az sayıda ki arkadaşta nasıl buna ses çıkarmıyor ve uyarıda bulunmuyor, anlamak mümkünde değil. Yaptıkları tavrı ortada. Gittikçe kulübe verilen zararları artırarak devam ediyor. Bunlar artık hata değil kasıtlı yapılıyor. Adeta kulübü batırmak için bir plan uygulanıyor. İçerdekilerin hiçbir şeyi yok.  İnşallah daha kötüye gitmez. İnşallah toparlanma sürecine girer. 2011’de Şenol hocanın söylediği bir söz var. “Türkiye’de futbol 10 yılda bu konumuna gelemez” diye. Trabzonspor bu laftan nasibini en çok alan kulüp oldu. Trabzonspor çok itibarsız bir konuma geldi" dedi.

KULÜPTE BAYRAMLAŞMA VAR GELEN YOK

Kulüpte bayramlaşma var gelen yok. Bugününde bile kulübe soğutan küstüren hangi düşüncedir? Hangi mantıktır? Sorumlu olan kişiler bile orada yoklar. Başkan’ın söz verdiği insanlara olan, sevenlere olan vicdani borcu olan asıl önemli olan. Yollarda ölenle var Trabzonspor uğruna. Yazık değil mi bu kulübe?

Her kampta her dönemde olağan şeyler. Buna benzer hadiseler çok olur. Yönetimlerin görevleri bu konudaki görevleri bu hadiseleri birincisi topluma duyurmadan bitirmek ikincisi içeride uygun şekilde tatlıya bağlamak. Yoksa bu sporcuları toplumun önüne atmak doğru olmadığı gibi kulübe de çok büyük zarar verir. Onur geçen yıl haklı olarak herkes baş tacı etti. Herhangi bir gol varsa yeter artık deniyor şimdi. Onur da hata varsa kendi bünyende ceza verirsin. Bir çok şey yapabilirsin. Toplumun önüne atmak çözüm değildir.

YÖNETİMLER NEDEN KENDİMİZİ YORALIM DİYORLAR

HES konusunun çok önemli bir konu olduğunu vurgulayan Hacısalihoğlu şunları söyledi; Trabzonspor için çok önemli bir hadisedir. Trabzonspor’a gelir getirici bir faaliyettir. HES’in şöyle bir mantığı vardır. Yapılması için bir kredi alınıyor. 8-10 yıl sonra gelir getirmeye başlıyor. Yönetimler böyle uzun vadede olmadığı ve kulübü düşünmedikleri için, 10 yıl sonra gelecek para için kendimizi yoralım anlayışında olmuyorlar. HES’e kafasını ve gönlünü vermiş bir yönetim yoktur.

Yıldırım Demirören’i desteklemenin şike hadisesini yaşamış Trabzonspor için yanlış olduğunu söylemiştim. Biz Demirören’e kendi kendine ceza vermesini beklemişiz. Gelen talimatlar doğrultusunda desteklendi ve kamuoyunu yanıltıldı. İçeriye koyduğu 2 adamla ileride ne kadar doğru bir iş yaptığını söylendi. Bugüne gelindiğinde yine gelen talimatla destek veriliyor. Samimi olarak çık de ki ekonomik olarak bizim Demirören’i desteklememiz gerekmektedir. Camiamız bizi desteklesin. Bu da denmiyor. Trabzonspor gibi bu kadar borcu olan bir kulübün böyle faaliyetlerde bulunması asla fedakarlık değil, koltuk için yapılan bir fedakarlıktır. Sadece koltuğu koruma mücadelesidir. Görüyorsunuz borç hiçbir zaman geri gitmesini bırakın yerinde de durmuyor.  

Camiada muazzam bir bölünme var. Ben borcu azaltacağım, kulübe siyaset sokmayacağım, kupayı getireceğim diyenler imza attık. Güvene dayalı olması gerekiyor böyle şeylerin. Bir yönetimin başarılı olması destek bulabilmesi için en önemli faktör güvendir. Birinci günden itibaren dediklerinin tam tersi şeyler yapmaya başladığında bir güven kaybı oluşmuştur.

Trabzonspor için forma alan stada gidip takıma destek olan herkes takıma katkıda bulunmuştur. En Trabzonspor'lu benim diye bir şey yoktur. 

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Trabzonspor