Trabzon'da "Kanseri konuşalım" önerisi

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Trabzon Şube Başkanı Prof. Dr. Yavuz Özoran, sosyal destek ağlarını devam ettirmek ve kanser hakkında konuşmanın kısa ve uzun vadede kanserin sosyal ve duygusal etkileriyle başa çıkmak için önemli yöntemler ol

Trabzon'da "Kanseri konuşalım" önerisi
Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Trabzon Şube Başkanı Prof. Dr. Yavuz Özoran, sosyal destek ağlarını devam ettirmek ve kanser hakkında konuşmanın kısa ve uzun vadede kanserin sosyal ve duygusal etkileriyle başa çıkmak için önemli yöntemler olabileceğini bildirdi.
 
Özoran, Dünya Kanser Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, dünyada her yıl 8,2 milyon insanın kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini belirterek, bunlardan 4 milyonunun 30-69 yaş arasındaki yetişkinler olduğunu vurguladı.
 
Kanser türlerinden 4 milyonunun, erken ve önlenebilir kanserler arasında kabul edildiğine dikkati çeken Özoran, "Dünya Kanser Günü, zihinlerde ve dünya medyasında kanser profilini tanıtmak için ideal bir fırsattır. Bu yıl kansere karşı sloganımız 'yapabiliriz-yapabilirim.' Bu sloganla önlemeden tedaviye, bireyden topluma, sivil toplumdan resmi kuruluşlara kadar herkese, kansere karşı yapabilecek her türlü şeyi yapabileceği mesajı verilmektedir" ifadesini kullandı.
 
Özoran, kanserin farklı şekillerde herkesi etkilediğine işaret ederek, şunları kaydetti:
 
"Tüm insanların, toplum üzerindeki kanserin etkilerini azaltmaya yönelik tedbir alma gücü vardır. Dünya Kanser Günü, 'ne yapabiliriz' için harekete geçmede ve söz vermede önemli bir fırsattır. 'Yapabiliriz, yapabilirim' seçeneklerini gerçekleştirmek için tercihiniz ne olursa olsun, kansere karşı mücadelede bir fark yaratabilirsiniz ve yaratabiliriz. 150'den fazla ülkede olduğu gibi, Türkiye'de ve Trabzon özelinde de toplum olarak hepimiz ve birey olarak yapabiliriz, yapabilirim."
 
Kanserin tanısının her zaman kolay olmadığını belirten Özoran, şöyle devam etti:
 
"Her kanser erken belirti ve bulgu göstermez ve diğer bazı bulgular geç dönemde ortaya çıkabilir. Sağlık çalışanları ve bireyler erken tanının değeri ve sağ kalımı güçlendirmedeki arayışın önemi hakkında bilgilendirilmelidir. Kişilerin yaşadığı bölgedeki kanser türleri, kendi ailelerindeki kanserler hakkında bilgilenmeleri önemlidir. Sigarayı bırakarak, fiziksel aktif olarak, sağlıklı beslenerek kanser riskini azaltmak kişinin kendi seçimidir. Kanser ve tedavisi, bireylerin kanser hakkında, kendisi hakkında ve nasıl göründükleri hakkında duygularını değiştirebilir. Doğru destek ile kanser hastaları, kendilerini tekrar kendileri gibi hissedebilirler. Sosyal destek ağlarını devam ettirmek ve kanser hakkında konuşmak kısa ve uzun vadede kanserin sosyal ve duygusal etkileriyle başa çıkmak için önemli yöntemler olabilir."
 
"Bireylerin kendi sağlıklarını korumaları, aslında toplumsal bir borçtur"
 
Özoran, kanserle yaşayan insanların ve onlara bakan kişilerin kanserle başa çıkmak için yardım alabileceklerini ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
 
"Kanserle yaşayan kişilere destek ve umut vermek, onların yaşamlarında büyük bir fark yaratabilir. Paylaşılan hikayelerle kanseri yenen insanlar, bu hastalıktan etkilenen diğer insanlara umut ve destek verebilirler. Doğru destek ile kanserle yaşayan insanlar başarılı bir şekilde işlerine dönebilirler. Kanserle yaşayan insanlar kendi bakımı ile ilgili kararlarda aktif katılım için yetkin olmakla, kanserle olan yolculuklarını kontrol altına alırlar. Kanserle yaşayan insanların kansere meydan okuyabilmeleri için tedaviyle birlikte insanlarla beraber olması, onlarla yakın ve güzel bir ilişki sürdürmeleri etkin bir yöntemdir." 
 
Yasal düzenlemelerin tütün, alkol ve sağlıksız gıdaların yanı sıra çevresel maruz kalma da dahil olmak üzere kanser riskine maruz kalmayı azaltmak için etkili bir şekilde kullanılabileceğini belirten Özoran, Dünya Sağlık Örgütü'nün tütün vergilerinde yüzde 50 artış yapılarak tütün kullanıcılarında dünya genelinde 49 milyon azalma olacağı ve tütün kaynaklı 11 milyon ölümün engelleneceğini bildirdiğini anımsattı.
 
Özoran, tüm insanların her ne olursa olsun ekonomik sıkıntı yaşamadan eşit şartlarda hizmetlerden yararlanmaya hakkı olduğunu dile getirerek, açıklamasını şöyle tamamladı:
 
"Kansere karşı kanıtlanmış çözümlerin etrafında bir ortaklık içerisinde çalışmak, ortak hedefler etrafında savunmanın güçlendirilmesi ve yasal bir kapasite inşa edilmesi yoluyla küresel bir etki yaratılabilir. Kanser konusunda ekonomik analizler, kanser kontrolünde devletlerin ulusal sağlık planına koymalarına önemli bir araç olup bakışları değiştirebilmektedir. Kanserin önlenmesinde ve kontrolünde ekonomik analizler, akılların değiştirilmesi için yapbozun önemli bir parçasıdır. Kanserin sonuçlarıyla başa çıkmak yerine kanserin önlenmesine ekonomik yatırımlar yapmak önemli bir argümandır. Ortak hedefler etrafında birlikte çalışarak ve etki alanlarımız ile kaynakları kullanarak kanser ve diğer bulaşıcı olamayan hastalıkları kalkınma planlarına dahil etmek için hükümetleri yönlendirebiliriz. Bireylerin kendi sağlıklarını korumaları, aslında toplumsal bir borçtur. Ülkemizde devlet, en büyük sağlık garantisidir. Bu nedenden ötürü sağlıklı bir yaşam biçimini tercih ederek ekonomiye, devletimize ve topluma karşı olan borcumuzu da yerine getirmiş olacağız."

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler