Trabzon Şampiyon olursa ...

Yazı başlığının bir ironi olduğunu, Mahmut Özgener’in yeniden Federasyon Başkanlığına seçilebilmesinin terk şartının Fenerbahçe’nin şampiyonluğundan geçtiğini, “taraflar” arasında bu konuda “sessiz bir anlaşma” imzalandığını ve MHK başta olmak üzere diğer

Trabzon Şampiyon olursa ...

Yazı başlığının bir ironi olduğunu, Mahmut Özgener’in yeniden Federasyon Başkanlığına seçilebilmesinin terk şartının Fenerbahçe’nin şampiyonluğundan geçtiğini, “taraflar” arasında bu konuda “sessiz bir anlaşma” imzalandığını ve MHK başta olmak üzere diğer figüranların da kendi rollerini etkinlikle kullandıklarını futbolla ve bu ülke gündemiyle birazcık alakası olan herkes biliyor, görüyor.

Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman’ın, “profesyonel destek alarak başlattığına” inandığım soğuk savaş ve başta ahlak ve namus olmak üzere “her şeye” meydan okuyan Aziz Yıldırım duruşu sonuçlarını vermeye başlamış ve hızla vermeye devam etmektedir.

Aziz Yıldırım’ın “memleketlisi” olan ve Erman Toroğlu’nun canlı yayında sadece “satılmış” demediği kalan bir mızraklı yan hakem, nasıl bir tesadüftür ki, Feberbahçe lehine biten her maçta “görev” almış ve utandıran hakem kararlarına imza koymaktan vazgeçmemiştir. Ne zaman ihtiyaç varsa Mızrak orada.

Bir oligarşi takımının başkanı demişti ya hani; “orta hakeme gerek yok, işi, yan hakemler bitirir!” Sanki adaletin kalbine saplanmış Mızrak için söylenmiş bu söz; Fenerbahçe’ye tek başına 12 puan kazandırmış, daha ne yapsın? Ödülü ne olacak şimdiden kestirmek zor, ama bir İstanbul gazetesinde kullanılmış mendil köşesine kapağı atabilir, daha önce verilen görevleri yerine getiren çapsız ağabeyleri gibi misal…

Hakemlik müessesini utanç çukuruna sokan son örnek sonrası , MHK Başkanı ya da Federasyon’dan bir “tavır” göstermesini beklemekle, bir katırla bir aygırın çiftleşmesinden bir insan beklemek arasında zerre fark yoktur. Zira tavır, maalesef omurgaya ihtiyaç duyar. Emir komuta zinciri içinde, kişisel ve kurumsal ikbal hesabına “düşenler” için, ahlak ve namus gibi kavramlar “gülünesidir”, dikkate almaya değmez.

Türk medyasının bu utandıran maç sonrası köşelerine taşıdığı “yazarların” , en az hakemler kadar çukurlaşması, Rıdvan Dilmen gibi bir “düzgün” adamın bile, “ofsayt olabilir, kem küm” türü gevelemeleri, fenerekul olmuş cemaat çıkıntılarının devekuşlarını kıskandıran domalışları ve genel olarak tüm İstanbul basınının kusma hissi veren bayağılığı da Trabzonspor tarafından iyi okunmalıdır.

Trabzonspor camiasına düşen; Her türden ayrışmayı bir yana bırakarak, bu rezilliği ve tarihsel utanç sözleşmesini; ahlak adına, insanlık adına, emek adına, alın teri adına ve bütünüyle “iyilik” adına deşifre etmek ve tarihin çöp sepetine atmak için tüm gücünü birleştirmektir. “Yüzyılın kötülük hareketini” yenmek Trabzonsporluların elindedir. Her türden pisliğin, haksızlığın ve ahlaksızlığın karşısında olan Trabzonspor, bu kirli oyunu da bozacak ve insanlık için , “iyilik” kazanacaktır. Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı gölge etmesin, başka ihsan istemez…

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Spor