Bana FB'yi düşür dediler ben düşürmedim

Aziz Yıldırım geçtiğimiz gün canlı yayında “Bazı Avrupa maçları öncesinde Erzik’ten hakemlere görünmesini isterdik. Bu da mı şike” demiş, yılların futbol yöneticisi Şenes Erzik “Olur mu öyle şey. Hangi maç, hangi hakem” cevabını vermişti. Erzik gibi Demir

Bana FB'yi düşür dediler ben düşürmedim

Aziz Yıldırım geçtiğimiz gün canlı yayında “Bazı Avrupa maçları öncesinde Erzik’ten hakemlere görünmesini isterdik.

 
Bu da mı şike” demiş, yılların futbol yöneticisi Şenes Erzik “Olur mu öyle şey. Hangi maç, hangi hakem” cevabını vermişti.
 
Erzik gibi Demirel de kısa da olsa tek açıklamayı yapmış, hakkındaki “Avrupalı hakemleri Kapalıçarşı’ya götürüp hediyeler almayı alışkanlık haline getirtmiş. Ben bunu yapmayınca maçları kaybetmeye başladık” söylemine “Benim dönemimde asla böyle bir şey olmadı” yanıtını vermişti.
 
Ve federasyon eski başkanı Mehmet Ali Aydınlar... Bugün gazetesinin haberi şu şekilde devam ediyor;
 
Yıldırım canlı yayındaki programda onun için “Voleyboldaki başarıyı kendisi elde etti sanıyor. İyi bir Fenerbahçeli olduğunu siz söylüyorsunuz, ben değil” gibi cümlelere imza atmıştı.
 
Aydınlar “Yurtdışından dönünce en hassas detaylarıyla cevap vereceğim” derken, kendisiyle o programın ertesi sabahında yaptığım konuşmada “Artık konuşmanın vakti geldi. Bundan sonra benimde söyleyeceklerim olacak. Geniş bir açıklama yapacağım” ifadesini kullandı.
 
Şimdi Aydınlar’ın yapmaya hazırlandığı o açıklamada aşağı yukarı neler olacağını ilk önce siz okuyacaksınız... Çünkü Aydınlar, yapacağı konuşmayı aylardır kafasında hazırlıyor. Ve benim de kendisiyle bir süre önce yaptığım görüşmede çok önemli ifadelerde bulunmuş ancak “Zamanı henüz gelmedi” diyerek, bunları o gün için yazmamı rica etmişti.
 
Ricasına sadık kaldım. Ta ki, yine bana “Artık konuşmanın vakti geldi” diyene kadar.. Yine o gün bana “Bazen düşünüyorum, acaba konuşmaya değer mi? Tüm bunlara değer mi” ifadesini kullandığını hatırlatmak istiyorum.
 
Konuşmaya karar verdiğine ve bunu açıkladığına göre, demek ki tüm bunlara değeceğine de artık inanıyor.
 
İşte o görüşmememizin ‘bazıları hariç’ tarihi detayları:
"Bana UEFA’da “Fenerbahçe’yi düşür” dediler. Ama ben düşürmeyeceğimi söyledim. CAS’tan çekilen davanın çekilme protokolünü ben hazırladım. Kulübe hepsinden daha çok maddi kaynak sağladım!.."
 
UEFA’da biz de nabız yokladık. Şikenin sahaya yansıyıp yansımama olayını onlara açtık; güldüler. “Olur mu öyle şey” dediler.
 
Spor hukukunu önümüze koydular. Ama şimdi ne yaparlar, ne yapıyorlar, niye yapıyorlar bilmiyorum. UEFA 22 Mart’ta bize müjde verecekti. UEFA Kongresi’nin amacı buydu. “EURO 2020 organizasyonu sizin” diyecekti. Ancak olaylar farklı gelişti. Biz yönetimden ayrıldık. UEFA bu düşüncesinden vazgeçti. Tek aday Türkiye’ydi ama son gün diğer sürpriz adayları UEFA çıkardı ve adaylık sürecini uzattı!
 
Aslında EURO 2020’yi aday çıkardıkları İrlanda-İskoçya-Galler üçlüsüne veya Gürcistan gibi ülkelere değil, Almanya gibi güçlü bir ülkeye vermek istiyorlar. Camiada sevilince sorun çıktı Fenerbahçe’nin şu anki yönetim kurulundan hiç kimse, buna Aziz Yıldırımda dahil, benim kadar bu kulübe para vermemiştir.
 
Ben Fenerbahçe’nin mutfağından geldim. Muhasip üyelik yaptım. Orada bir tek Aziz Yıldırım benden önce gelmiştir. Altyapı sporcularını ücretsiz tedavi ettirdim. Sponsorluklarda bulundum. Camiada büyük sevgi kazanmaya başladığım için sorun çıktı.
 
Aziz Yıldırım 3 yıl üst üste şampiyonluk sözü verdi. Ama ne yaptı? Avrupa’ya gidemiyor! Fenerbahçe’nin CAS’tan çekeceği davanın geri çekilme protokolünü ben hazırladım! Fenerbahçe aynı protokol üzerinden çekildi. Ama 2 ay sonra çekildi! Her türlü garanti verildi. Hiçbir yerel mahkemeye bir daha gidilmeyeceği belirtildi. “Bu konu artık gündeme getirilmeyecek” diye söz verildi. Artık hiç CAS’tan konuşuyorlar mı?
 
Eksi puan cezasını kabul etmediler
Bana UEFA’da “Fenerbahçe’yi düşür” dediler. Ama ben düşürmeyeceğimi söyledim. Bunu samimi olarak iletip yol göstermelerini istedim. Bana, her şike olayında kulüplerin talimat değişikliği isteyebileceğini belirtip “Yanlış bir yol açma” dediler.
 
Ama Genel Kurul’a işaret ettiler. Eksi puanı getirdik. Ben -6 puan olsun istedim. Maç başına en az -12 puan istedi. “Para cezası 1 milyon euro olsun” dedim. Onu da kabul etmeyip 2 ile 10 milyon euro arası istediler.
 
Sonuçta bir seferlik eksi puanı getirip oylamaya sunduk. Orada olay çıktı. Bizim kulüpler kabul etmedi. UEFA da şaşırdı.
 
Michel Platini mesaj veriyor
UEFA Başkanı Platini dosyayı hep Disiplin Kurulu’nun üzerine atıyor. Bu aslında bir mesaj. Gelen sorulara “Konuşursam Fenerbahçe beni mahkemeye verir” diyerek konuya girmek istemeyişi bundan.
İbrahim Akın da yalan dedi.
 
İbrahim Akın’a “Aziz Yıldırım hakkında konuşursan sana lisans veririm” demişim. Bu çirkin iddiayı ortaya atanı çok iyi biliyorum. Onu herkes çok yakından tanıyor aslında. Bir gün açıklayacağım. Ben İbrahim Akın’ı o dönem federasyonda yöneticim olan birisine arattırdım. Ona bu iddiayı sordurttum. İbrahim “Asla öyle bir şey yok. Bunlar uydurma” cevabını verdi.
 
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın açıklamaları büyük yankı uyandırdı.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler