Siyasi sapıkları ne yapacağız?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’na yönelik sözlerinden dolayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sert çıktı. Muhalefetin, cinsi sapıklara bel bağlamış duruma geldiğini belirten Erdoğan, Kılıçdaro

Siyasi sapıkları ne yapacağız?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’na yönelik sözlerinden dolayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sert çıktı. Muhalefetin, cinsi sapıklara bel bağlamış duruma geldiğini belirten Erdoğan, Kılıçdaroğlu için ‘siyasi sapık’ benzetmesi yaparak “Bu kişi, başında bulunduğu partinin de yüz karasıdır” dedi.
Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bir araya geldiği muhtarlara yaptığı konuşmada şunları söyledi: 
 
- BENİM YERİM MİLLETİN YANI: Beni eleştirmek adına muhtarlarımızı, onlarla birlikte tüm milletimizi tahkir etmeye, aşağılamaya kadar vardırıyorlar. Biliyorsunuz bir konsolosun, casusluk davasından yargılanan bir gazeteciyle yanak yanağa resim çektirmesini eleştirmiştim. Bunun üzerine güya bir mizah dergisi benim muhtarımızla yanak yanağa resim çektirdiğimi gösteren bir karikatürü kapak yaparak, kendi aklınca, ‘Biz konsoloslarla fotoğraf çektiririz, sen ise, ancak muhtarlarla fotoğraf çektirirsin’ demeye getiriyor. İşte zaten tam ben de bunu söylüyorum. Benim yerim milletimin yanıdır, onun seçilmiş temsilcileri olan muhtarların yanıdır, peki siz kimin yanındasınız? İşte o konsolosların yanındasınız, varın siz onlarla yolunuza devam edin. Tam bir kara mizah örneği sergiliyorlar. Bunların demokratlığı, milletsiz demokratlıktır. Şu millet olmasa, Türkiye’yi ne güzel idare ederiz, diyorlar. 
 
- CİNSİ SAPIKLARA BEL BAĞLAMIŞLAR: Maalesef ülkemizde şöyle bir muhalefet anlayışı var. Cumhurbaşkanı’na, hükümete sövelim, hakaret edelim, böylece siyaset yapmış olalım. Peki bu şekilde iktidara gelebilmek mümkün mü? Elbette değil. Onun için de şöyle bir formülleri var, biz yine koltuklarımızda rahat oturalım, Cumhurbaşkanı, iktidar partisi bir yanlış yapsın, halkın gözünden düşsün ya da dışarıdan bir güç gelsin, üst akıl diyorum ya ben, o bir talimat versin, bunları devirsin, ahali de bizi iktidara getirsin. Mantık bu. Hatta daha üzüntü verici olanı, cinsi sapıklara dahi bel bağlamış durumdalar.
 
- DİNİME KÜFREDEN MÜSLÜMAN OLSA: Bakınız, anamuhalefet partisinin genel başkanı çıkıyor, dün (önceki gün) bir konuşma yapıyor, ben tabi bu konuşmayı onun şahsına değil, onun şahsında başında bulunduğu partinin mensubu hanımefendilere ve o partinin mensuplarına ve milletime bu çağrıyı yapıyorum. ‘Karaman’dan sonra Türkiye’nin dört bir yanında olaylar patladı’ diyor, ‘bunlar Sabah, akşam Müslümanlıktan, dinden, imandan bahsediyorlardı’ diyor. Önce İstiklal şairimizin ifadesiyle dinime küfreden Müslüman olsa bari. 
 
- SİYASİ SAPIK: Bu bir, geçiyorum şimdi aşağıya, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız olan hanımefendiye tekrar etmeye terbiyemin el vermeyeceği galiz ifadelerle saldırıyor. Dün (önceki gün), baktım televizyon haberlerinde bu sözler biplenerek, yani sansürlenerek veriliyor. Bakan hanım hakkında çok çok çirkin ifadeler kullanıyor. Anamuhalefetin, üzerinden siyaset yapmaya çalıştığı cinsi sapık, şu an cezaevinde ve yaptıklarının hesabını adalete veriyor. Peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız?
 
- PARTİSİNİN YÜZ KARASI: Biz bunları ademe mahkûm edip hiç yerine koydukça, çirkefliğin, çirkinliğin, ahlaksızlığın çıtasını sürekli yükseltiyorlar. İnanın bana, bu zat için söylenen her söz, israftır, fuzulidir, tıpkı kendisi gibi gereksizdir ve bu kişi başında bulunduğu partinin de yüz karasıdır. İşte bir kasetle bu partinin başına gelmedi mi? Geldi. Bunda yalan, her türlüsü var, takiyye her türlüsü var. Bunlardan siyasetçi olmaz.
 
- BİNALAR BOŞALTILIP YIKILABİLİR: Güneydoğu bölgemizdeki kimi ilçelerimizin çeşitli mahallelerinde yaşanan terör olayları hem oralarda yaşayan vatandaşlarımızın hayatını olumsuz etkiliyor hem de verdiğimiz şehitler yüzünden bizleri acıya gark ediyor. Bilhassa sınıra bitişik ilçelerimizde sınırın diğer tarafından çeşitli yöntemlerle yapılan tahkimat sebebiyle operasyonlar yavaş ilerliyor. Biz sivil vatandaşlarımızın zarar görmemesi konusunda hassasiyet gösterdiğimiz için bu derece büyük sorunla karşılaşıyoruz. Ancak güvenlik kuvvetlerimizin de can güvenliklerini düşünmek, onların hayatlarına da aynı ihtimamı göstermek mecburiyetindeyiz. Gerekiyorsa operasyon yürütülen yerlerin tamamen boşaltılması ve zaten artık kullanılamayacak hale gelmiş olan binaların uzaktan yıkılması yoluna gidilebilir. Bölgede altyapı yok. Bizim önce buralarda altyapıyı A’dan Z’ye yapmamız lazım. Yani biz buralarda, ‘kentsel dönüşüm, değişim’ diyoruz ya, bunu gerçekleştirerek buraları yeniden inşa etmemiz lazım. Şu anda hükümetimizin yaptığı ne? Bu. Bunun adımları atılıyor. 
 
- Rusya’YA ELEŞTİRİ: Güvenlik zirvesinden döndük, Rusya ‘Türkiye taraf tutuyor’ diyor. Eğer Azerbaycan ile Ermenistan arasında taraf aranacaksa burada en önemli taraf Rusya’dır. Rusya taraf olmayı sever. Rusya, Ukrayna’da da, Gürcistan’da da taraf olmuştur, şimdi Suriye’de de taraf olmuştur. Bunları görmemiz lazım. ‘Suriye beni çağırdı onun için ben Suriye’ye gittim’ deniyor. Kimseyi aldatamazsın, sen her yere gitmeye mecbur değilsin. Orada insanlar öldürülüyor. Sen orada zalimin yanında niye yer alıyorsun, mazlumun yanında yer al. Niye gidiyorsun, girme. Dert başka. Dert Akdeniz’de otorite kurmak. Deniz üssünü kurmuştu, bir de hava üssü oluşturmak suretiyle farklı bir yapıyı orada gündeme getirmek.
 
Esad Lahey’de yargılanmalı
 
Suriye’de konvansiyonel silahlarla ölenlerin sayısı 500 bin. Kullanılan silah ne olursa olsun eğer sonucu ölümse, benim için ha kimyasal olmuş ha konvansiyonel olmuş, ne fark eder? Bu zalimi, bizim Lahey Adalet Divanı’na sevk etmemiz gerekmez mi? Bunun oraya sevk edilmesi gerekir, neyse bedelini ödesin. Bu adam, elini kolunu sallaya sallaya dünyada dolaşıyor. Tabii gittiği yer sadece Rusya o ayrı mesele ama temsilcileri falan filan Birleşmiş Milletler’e kadar bile gelebiliyor. Hâlâ oralarda bunlar dinleniyor. Bunların neyini dinliyorsunuz, ortada bir vaka var.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler