Erzurum Havalimanı’nda partililerce karşılanan Kılıçdaroğlu, 100 araçlık konvoyla şehir turu attı. Belediye kültür merkezine gelişinde çiçeklerle karşılanan Kılıçdaroğlu, Erzurumlu’nun karnını doyurmak için göç ettiğini, bu yüzden milletvekili sayısının azaldığını anımsattı. Erdoğan’ın Türkiye dünyanın en gelişmiş ülkesi olduğunu söylemesine rağmen, Türkiye’de fakir sayısının yılda 818 bin kişi arttığını belirten Kılıç-daroğlu, buradaki konuşmasında şunları söyledi:

KENDİ DERDİNİ ÇÖZDÜN

“Türkiye’deki toplam yoksul sayısı 12 milyon 715 bin. Sen milletin değil, kendi derdini çözdün. Dünyanın en zengin başbakanlarından birisin. Millet fakirleşiyor o zenginleşiyor. Bu nasıl iş? Bizim inançlarımızı sömüreceksin müslüman geçineceksin, kul hakkı yiyeceksin, kul hakkı yiyenlerin arkasında duracaksın. Buna izin vermeyeceğiz. Size söz veriyorum, yoksulluğu bu ülkede tarihe gömeceğiz.”

DUT YEMİŞ BÜLBÜLE DÖNDÜN

Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun Erzurum’daki konuşmasında Kıbrıs’taki Türk askerini işgalci olarak açıklamasına tepki gösteren Kılıçdaroğlu, bu konuda Erdoğan’ı şöyle eleştirdi: “Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın odağına geleceksin. Buraya birisi gelecek ve senin yüzüne çıkacak diyecek ki, ’Kıbrıs’taki ordu işgalcidir’. Ne cevap verdin? Dut yemiş bülbüle döndün. Nene Hatun’ların olduğu yerde, senin orduna, ’peygamber ocağı’ dediğin orduna ’işgalci’ diyecekler, sesini çıkaramayacaksın. Dadaş kardeşlerim sandığa giderken bunu sakın unutmayın.”

YOĞUN BAKIMA ÖYLE GİRİLMEZ

2. Ergenekon davası sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın tedavisinin sürdürüldüğü hastane odasında yapılan aramayı eleştiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Başbakanın, hükümet yetkililerinin kendilerine sorması gerekir. ‘Yoğun bakımda yatan bir hastanın odası 6,5 saat aranır mı, aranmaz mı?’ Doktor gözetiminde olmaksızın bir başka kişinin girmesi doğru mudur? Eğer bunlara ‘doğru’ diyorlarsa, yapılanlar doğrudur. Her isteyen elini kolunu sallayarak yoğun bakıma giremez. Öyle anlaşılıyor ki bunların hiçbirine uyulmadı. Türkiye zaten bir hukuk devleti olmaktan süratle uzaklaşıyor. Bunları da artık olağan karşılamaya başladık”