CHP Trabzon Milletvekili Volkan Canalioğlu, bazı milletvekillerin TBMM Genel Kurulu’na başörtüsü ile gelmesine karşı olmadığını söyledi. Canalioğlu, “Benim belediye başkanı olduğum dönemde başörtülü çalışanlar belediyede görevlerine devam etti. Hiç kimseyi ayırmadık, ayrımcılık yapmadık, genel çalışmalarına baktık. Ben meseleye insan hakları, din ve vicdan özgürlüğü açısından bakıyorum” dedi.

Canalioğlu,  başörtülü vekiller genel kurula girerse görüşlerini ayrıntılarıyla açıklayacağını belirterek, “Neyin doğru neyin yanlış olduğunu söyleriz. Milletvekillerinin meclis genel kuruluna başörtülü gelmesinde benim açımdan bir problem yok. Ama biz AKP iktidarının bu konuda vatandaşı türbanla uyutup oy alma noktasındaki girişimlerine karşıyız” dedi.

TÜRBANIN SİMGE OLARAK KULLANILMASINA KARŞIYIM

Türbanın bir simge olarak kullanılmasına karşı olduklarını ifade eden Canalioğlu, “Türbanın simge olarak kullanılması ve belli çevrelere mesaj verildiği için sıkıntı yaşıyoruz. Elbette insanlar başörtüleriyle kamu kurumlarına girebilirler. Ama meclisin de cumhuriyetten bu yana gelen gelenekleri var. Bunlara uyulması gerekiyor. Herkes kılık kıyafeti kendine göre giyerse karmaşa olacaktır. Biri kot pantolon, diğeri tişörtle gelirse ne olacak? Her şeye rağmen ben başörtülü vekillerin genel kurula gelmelerinde bir sakınca görmüyorum. Ama siyaseten kamu vicdanını yaralayacak durumlara da sebebiyet vermemek gerekiyor. Türkiye’nin laik, sosyal bir hukuk devleti olduğu unutulmamalıdır. Din ve vicdan hürriyeti bağlamında meseleye bakılmalıdır. Toplumu ikiye bölüp ayrıştırmamak gerekiyor” dedi.

TBMM MİLLETİMİZİN HER DEĞERİNİ KARŞILAYABİLİR

Canalioğlu, Türkiye'de toplumsal bünyenin kutuplaşma dinamikleriyle yaralandığını belirterek, özellikle başörtüsü üzerinden sürdürülen polemiklerin milletin aklıyla, irfanıyla ve tercihleriyle oynadığını ifade etti. Canalioğlu "Kimin nasıl giyineceğine, inancı gereğince nasıl davranacağına siyasetin hüküm vermek için pozisyon alması toplumsal barış ve uzlaşma açısından talihsizliktir.  Başörtüsü meselesi mutabakat ve anlayışla, hoşgörü ve diyalogla çözülüp bitirilmesi gerekirken, iktidar dayatmasıyla, eskide kalan tartışmaların tekraren yüzeye çıkması kimseye bir şey kazandırmayacaktır TBMM'yi milletimizin her değerini, her beklentisini ve her ihtiyacını karşılayacak ve cevaplayacak tarihi birikim ve özelliklere fazlasıyla sahiptir” dedi.