Bahçeli: Hükümet yorgun ve aciz

Milliyetçi Hareket Pratisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Terör, bölücülük ve güvenlik için seçeneksiz olan adalet, Silahlı Kuvvetler, Emniyet ve İstihbarat birimleri içten içe çürütülmüştür.Ve Türkiye korumasız bir ülke haline getirilmiştir”dedi. M

Bahçeli: Hükümet yorgun ve aciz
Milliyetçi Hareket Pratisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Terör, bölücülük ve güvenlik için seçeneksiz olan adalet, Silahlı Kuvvetler, Emniyet ve İstihbarat birimleri içten içe çürütülmüştür.Ve Türkiye korumasız bir ülke haline getirilmiştir”dedi.
 
MHP lideri Bahçeli, partisinin Anadolu meydanı’nda düzenlediği ‘Bizimle Yürü Ankara’ mitingde yaptığı konuşmada, milli kimlik düşmanlarının çıtayı yükselttiğini vurgulayarak “Tarihimiz, milletimiz, vatanımız, inançlarımız ve bayrağımız alçakça tartışmaya açılmıştır. Türklükle kimin hesabı varsa sıraya girmiştir. Türkiye’yle kimin alıp veremediği varsa AKP’nin kuyruğuna takılmıştır. Türk’üm diyemeyenler Andımızı kaldırmıştır. Bununla yetinmemişler, “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözünü kazımaya ve kaldırmaya yeltenmişlerdir. Cumhuriyetin ve başkent Ankara’nın birikimlerinden rahatsız olanlar milli bayramları gölgelemiştir. Türkiye böylesine art ve kirli niyetli bir iktidarı hiç görmemiştir. Türk milleti yetki verdiklerinin tahrik ve operasyonlarına hiç bu kadar muhatap kalmamıştır. AKP zillettir, iftiradır, başarısızlıktır, günahkardır ve artık vebaldir. Şimdi siz söyleyiniz; Bu vebale ortak olacak mısınız? Küresel bir proje olan bu zihniyete sabır ve tahammül gösterecek misiniz? Yerli görünüp, aslında kozmopolit ve kozmik ihanet çetesi olan bu siyaset tasarımına daha fazla dayanacak mısınız?” ifadesini kullandı.
 
HÜKÜMET YIPRANMIŞ, YORGUN VE ACİZDİR
 
“Hükümet yıpranmış, yorgun ve acizdir. AKP haram ve yolsuzluğa batmıştır” diyen Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü.
 
“Vatandaş, yoksul, umutsuz ve çaresizdir. Ekonomi krizde, çözümsüz ve kötüdür. Uluslararası ilişkiler başarısız ve dengesizdir. Devlet kararsız ve atıldır. Güven azalmış, terör artmış, huzur yoktur. Toplum tedirgin, öfkeli ve kaygılıdır. AKP hükümeti ülkenin sorunlarını çözme iradesini tümüyle kaybetmiştir. Siyasi oyunlarla devlet ve adalet kurumları arasında uyum tamamıyla kaybolmuştur. Kamu kurumları arasında huzursuzluk ve uyumsuzluk had safhadadır. Terör, bölücülük ve güvenlik için seçeneksiz olan adalet, Silahlı Kuvvetler, Emniyet ve İstihbarat birimleri içten içe çürütülmüştür. Ve Türkiye korumasız bir ülke haline getirilmiştir. Silahlı ve silahsız bölücülüğe müzakere fırsatı verilmiş, bu hainler adım adım cesaret, moral ve mevzi kazanmıştır. Bölücü terör, kimlik sorunu olarak tanımlanmış, PKK’nın hedeflerini haklı ve meşru gören bir görüşme ve el sıkışma dönemi başlatılmıştır. AKP’nin soygun ve haram düzenini sorgulayanları bastırmak için şer ortaklıkları, hakaret ittifakları, işbirlikçi cepheler oluşmuştur. Kardeşliğimiz tehlikeye atılmış, birliğimiz ve bütünlüğümüz ucuz siyaset uğruna yargılanır hale getirilmiştir.”
 
PEKİ ZIRH GÜNAHA ENGEL OLACAK MIDIR
 
Milli değerlerin istismarıyla ayrışma ve kutuplaşma tehlikesinin baş gösterdiğini öne süren Bahçeli şunları kaydetti:
 
“Mukaddesatımız ağır istismarlara maruz kalmış, inançlarımız hırsızların, haramzadelerin malzemesi yapılmıştır. Bakınız, Erdoğan ve Davutoğlu meydanlarda konuşurken ezanlarımız gecikmeli okunmaktadır. Camiler siyasi propaganda alanına dönüştürülmektedir. Kur’an-ı Kerim siyaset sahnesine çıkarılmaktadır. Kabe, Kudüs, Diyanet, İmam Hatip, başörtüsü sürekli istismar edilmektedir. Din tacirleri bir yanda tekbir getirmekte, diğer yanda hırsızlık yapmaktadır.Bir yanda Kur’an demekte, diğer yanda ahlaksızca Cuma günleri internetten ayet salladıklarını söylemektedir. AKP, soygun yapmakta; başörtüsünün altına saklanmaktadır. AKP, rüşvet alıp vermekte; imam hatiplerin bahçelerine gizlenmektedir. AKP, haram ve hıyanete sapmakta; Kudüs diyerek, Kâbe’yi işaret ederek tertemiz ve ihlaslı vicdanları kandırmaktadır. Maneviyat yağmacıları, Allah’la aldatmak için yarış içindedir. Bunlarda Allah korkusunun zerresi kalmamıştır. Bunlarda kul hakkına hürmet ve riayetten eser yoktur. İsraf bunlarda, yetim malını yemek, fukaranın nafakasına göz dikmek bunların mesleğidir. Erdoğan müjde diyerek, Diyanet İşleri Başkanı’na zırhlı ve son derece lüks bir otomobil vermiştir. Sanki kesesinden harcamaktadır. Sanki milyar dolarlarından hayır yapmaktadır. Peki zırh günaha engel olacak mıdır? Zırh müsrifliği kapatacak mıdır? Erdoğan kimin parasıyla, kimlerin namına cömertlik taslamaktadır?”

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler