"AKP'lilerin hepsi sarhoş olur..."

 CHP'nin 'Acil Demokrasi, Derhal Adalet' sloganıyla organize ettiği ilk miting Adana'da yaklaşık 5 bin kişinin katılımıyla gerçekleşti. Mitingde konuşan CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, hükümeti sert dille eleştirip, "Yetim hakkı yiyenler, rakı içenl

"AKP'lilerin hepsi sarhoş olur..."

 

CHP'nin 'Acil Demokrasi, Derhal Adalet' sloganıyla organize ettiği ilk miting Adana'da yaklaşık 5 bin kişinin katılımıyla gerçekleşti.
 
Mitingde konuşan CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, hükümeti sert dille eleştirip, "Yetim hakkı yiyenler, rakı içenler gibi sarhoş olsaydı, AKP'liler ayakta duramazdı. Hepsi sarhoş olurdu" dedi. 
 
Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan eleştiri oklarını Başbakan Erdoğan'a fırlatıp, "Kafasının içindeki nesli yaratmak istiyor. O neslin adını koymuş; dindar ve kindar nesil. Teslim olacak mıyız? Olmayacağız. Emperyalizme Adana'dan itiraz ediyoruz, isyan ediyoruz" diye konuştu. 
 
Merkez Çukurova İlçesi Yurt Mahallesi'ndeki Kapalı Semt Pazarı'ndaki Acil Demokrasi, Derhal Adalet mitingine CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan, Faruk Loğoğlu ve Yakup Akkaya ile Çukurova illerinin milletvekilleri, belediye başkanları ve vatandaşlar katıldı. 
 
Bulutsuzluk Özlemi grubu, Yavuz Top ve Rahmi Saltuk'un şarkılar ve türkülerle renklendirdiği mitingde ilk olarak CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce konuştu.
 
"BU ÜLKEDE BAŞBAKAN GÖRÜNÜMLÜ PADİŞAH VAR"
 
Muharrem İnce, cumhuriyetin bittiğine inanmadıklarını, Atatürk'ün kurduğu cumhuriyete ve insanca yaşamaya sahip çıktıklarını ve direndiklerini söyledi. 
 
Başbakan Erdoğan'ın 'diktatör' gibi olduğunu iddia eden Muharrem İnce, şunları söyledi:
 
"Bu diktatöre karşı çıkmazsak, direnmezsek cumhuriyetimiz, memleketimiz tehlikededir. Unutmayınız ki bu Başbakan, bu toprakları NATO toprağı yaptı. Özgürlüğümüz, umudumuz, pamuğumuz, portakalımız tehlikededir. Bunların gözünü kin, nefret, kibir bürümüş. Ey aziz milletim unutmayınız ki; bu cumhuriyet, bu topraklar, bu devlet bir yol ayrımındadır. Ya emperyalistlerin jandarması olacağız, ya da başı dik onurlu yurttaşlar olacağız. 
 
Bu ülkede bir zamanlar 'doğan görünümlü şahin' diye arabalar vardı. Bugün bu topraklarda Başbakan görünümlü padişah var. Diziyi beğenmiyor 'durdurun' diyor. Yazanı beğenmiyor 'kovun' diyor. Heykeli beğenmiyor 'yıkın' diyor. Kitabı beğenmiyor, 'toplatın' diyor. Öğrenciye beğenmiyor 'coplatın' diyor. İşçiyi beğenmiyor 'gazlatın' diyor. Çiftçiği beğenmiyor küfrediyor.
 
Bu diktatörün marifetleri bununla da sınırlı değil. Allah için yetenekli. 3'üncü boğaz köprüsü için helikoptere biniyor, 'şuradan geçecek' diyor. Yüksek mimar oluyor. 'En az 3 çocuk olacak, sezaryen da yasak, normal doğum olacak' diyor. Bugünler 5'e çıkardı. Bir anda jinekolog oldu. 4+4+4 geldi, eğitim uzmanı oldu. Biz yıllardır zam derdik, adını güncelleme yaptı. Dil uzmanı oldu. Cumhurbaşkanının görev süresine geldi, hukukçu oldu. En sonunda Hürrem'in ne giyeceğine karar verdi, konfeksiyoncu oldu. Şimdi en son noktada 'beyaz ekmek yok, esmer ekmek' dedi, diyetisyen oldu. Senin işin ekmeğin rengiyle uğraşmak değil. Senin işin ekmeği büyütmek, işsizliği çözmek."
 
"NE OLDU DA SURİYE İLE KANLI BIÇAKLI OLDUK?"
 
Dış politikada da hükümeti eleştiren Muharrem İnce, Suriye ile AKP iktidarı döneminde en çok anlaşma yapıldığını, bugün ise savaşın eşiğine gelindiğine dikkat çekti. Adana'nın işsizlikte rekortmen kent olduğuna vurgu yapan İnce, konuşması şöyle sürdürdü:
 
"Ne oldu da Suriye ile savaşın eşiğine geldik. Adana'da iş, aş yok. Ama hayırlı olsun Patriotlarınız var artık. İsrail'i korumak için. Parası da bizden çıkıyor. Egemen güçler 'Bak Tayyip efendi, biz Libya'nın, Suriye'nin, Irak'ın, İran'ın işini bitireceğiz. Sen de bize yardımcı olacaksın' dediler. Bizimki de 'Başüstüne. Karşılığında ne alacağım' dedi. Bizimkine dediler ki 'Sana da Atatürk'ün cumhuriyetini yıktıracağız.' Bizimki dedi ki 'Süper'. Pazarlık budur. Pazarlık, deliğe süpürülmeme, beyzbol sopası korkusudur. 
 
Bu millet 2002'de 'Bunlar Müslüman çalmaz' dedi, oy verdi. Bakın içki haram, içen sarhoş olur. Yetim hakkı yemek haram mı? Haram. Ama yetim hakkı yiyen sarhoş olmaz. İşte yetim hakkı yiyenler, rakı içenler gibi sarhoş olsaydı, AKP'liler ayakta duramazdı. Hepsi sarhoş olurdu. AKP milletvekillerine sesleniyoruz; Türkiye Cumhuriyeti'nin gelirinin 4-5'te biri nereden geliyor, biliyor musunuz? Şans oyunları, içki ve sigaradan. İçki haramsa, içkiden gelen gelir de haramdır. Maaşlarının beşte birini fakir fukaraya dağıtmaları lazım. Haram o para. Türkiye'nin gelmiş geçmiş en kumarcı partisi AKP'dir. AKP döneminde kumar 4 katına çıktı. Ayrıca en büyük içkici de AKP'dir. 2010'de af çıktı, İngiliz viski şirketlerinin 500 milyon dolarlık borcunu silmek için. Fakirler inim inim inlerken, İngilizlere kıyak yaptılar."
 
İnce, konuşmasının sonunda bir oyun bile çok değerli olduğunu vurgulayıp, cumhuriyeti ve Atatürk'ü seven, laikliğe inanan herkesi 6 okun altına davet etti. 
 
"DİNDAR VE KİNDAR NESİL İSTİYOR"
 
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan da, Silivri cezaevinde tutuklu bulunan milletvekillerinin, aydınların ve özgürlük savaşçılarının selamını getirdiğini vurgulayıp, Başbakan Erdoğan'a yüklendi. Türkiye'de işbaşına gelen hiçbir iktidarın AK Parti kadar zorbalaştığı bir süreç olmadığını öne süren Bülent Tezcan, şöyle konuştu:
 
"Tayyip Erdoğan, Ankara'da oturmuş, milletten aldığı yetkiyle bir marangoz gibi yeni bir millet yaratmaya çalışıyor. Bu ülkeyi tepeden tırnağı kesiyor, biçiyor. Kafasının içinde yeni bir nesil yaratmak istiyor. O neslin adını koymuş; dindar ve kindar nesil. Teslim olacak mıyız? Olmayacağız. Emperyalizme Adana'dan itiraz ediyoruz, isyan ediyoruz. Türkiye'yi, bu milleti istediğin şekle sokamayacaksın. Adaleti, özgürlüğü yok edemeyeceksin. İzin vermeyeceğiz. Teslim olmayacağız. Çünkü bu topraklarda 7 düvele meydan okuyan Kuvayi Milliye ruhu hala yaşıyor. Mustafa Kemal'in ruhu hala yaşıyor. CHP ruhu hala yaşıyor. Kovuşturmalar, sürek avı haline gelmiş. Önemli insanlar tek tek düzmece delillerle, sahte gerekçelerle zindanlarda tutuluyor. Hitler faşizminin toplama kamplarının bir benzeri. Hitlere, Mussolini'ye özeniyor. Seni Hitler de Mussolini de kurtaramayacak. 
 
Adaleti yok etmek isteyenlere teslim olmayacağız. Bu topraklar bu korkuları ilk defa yaşamıyor. Bu zulüm ilk defa yaşanmıyor. 90 sene önce de gördük. O zaman bu ihaneti Kuvayi Milliye ruhu nasıl boşa çıkardıysa, bugün de öyle boşa çıkacak. Bu topraklar direnmeyi, bağımsızlığı bilir. Bu topraklar umudu yaşatırken bir yiğit çıkmıştı. Bir Kemal çıkmıştı. Şimdi size sesleniyorum; korkmayın, memleket ne zaman düşerse dara bir Kemal çıkar. Şimdi de bir Kemal çıktı ortaya. Düşün ardına. Yok edin bu zulmü."
 
Konuşmaların ardından miting sanatçıların seslendirdiği şarkılarla devam etti.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Siyaset