Ahmet Türk tehdit etti!

Barış ve Demokrasi Partisi'nin (BDP) ilkini Diyarbakır'da yaptığı 'Kürt Sorunun Çözümüne Demokratik Bir Anayasa' mitinglerinin ikincisini Van'da düzenledi. Ferit Melen Bulvarı'nda düzenlenen mitinge BDP Genel Başkanı Hamit Geylani, DTP eşbaşkanları Ahmet

Ahmet Türk tehdit etti!

Barış ve Demokrasi Partisi'nin (BDP) ilkini Diyarbakır'da yaptığı 'Kürt Sorunun Çözümüne Demokratik Bir Anayasa' mitinglerinin ikincisini Van'da düzenledi. Ferit Melen Bulvarı'nda düzenlenen mitinge BDP Genel Başkanı Hamit Geylani, DTP eşbaşkanları Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ile BDP'nin Hakkari, Van, Muş, Iğdır ve Kars illerinin bazı milletvekilleri katıldı.

Bazı müzik gruplarının sahne aldığı mitingde, ilk konuşmayı yapan BDP Genel Başkanı Hamit Geylani, Kürtçe yaptığı selamlama konuşmasının ardından alandakilerden izin isteyerek konuşmasına Türkçe devam etti. Sistemin Kürtlere dayattığı politikanın iflas ettiğini ileri süren Geylani, bundan sonra Kürtlere kimse boyun eğdiremeyeceğini kaydetti. Seçimin önemli bir başarısının yüzde 10 barajını anlamsızlaştırdığını söyleyen Geylani, "Hiçbir baraj sizin serhildanınıza (Başkaldırınıza) dayanmayacaktır, yıkılacaktır. Seçimin en önemli mesajı, seçimin her karesine düşen Sayın Öcalan'ın resmidir. Sayın Öcalan'ın geliştirmiş olduğu demokratik ulus, demokratik anayasa, demokratik özerklik seçim sürecinde ete kemiğe bürünmüş, sizlerle bütünleşmiştir. Böylelikle Kürtlerin talepleri açığa çıkmıştır'' diye konuştu.

Abdullah Öcalan'ın devletle ortaklaşarak, müzakere ederek, ortaya koyduğu 3 protokolün iyi okunması gerektiğini söyleyen Gaylani, Öcalan'ın ortaya koyduğu çözüm önerisinin kabul edilmesini istedi. Geylani, "Sistem partileri seçim sonuçlarını yanlış okuyor. Bu sistemin okuma yazması yoktur. Yüzde 10 barajını partimizin önüne koyarak, partimizin seçime girmesini engellemiştir. Sizler siyasi partiler yasasını allak bulak ettiniz. 36 kahraman milletvekili seçtiniz'' diye belirtti.

Dünya siyasi tarihinde Kürtlerin gösterdiği hiçbir direncin görülmediğini de söyleyen BDP Eş Genel Başkanı Hamit Geylani, "Seçim sonuçlarını okumak istemeyen Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), halkın seçilmiş milletvekili Hatip Dicle'nin vekilliğini düşürdü. Eğer bugün Kemal Aktaş burada değilse hepimizin yüreğindedir. Bu kararın arkasında siyasi plan vardır. Seçime bir hafta kala Sayın Başbakan bunu söylemedi mi? 'Tutuklu milletvekilleri seçilseler cezaevinde çıkacakları anlamını çıkarmamak gerekir'. Yargı bu mesajı aldı. Sulh Cezadan, Ağır Cezalara, Yartgıtay'a kadar yandaş yargı gereğini yaptı. Böylelikle haram oylarla AK Parti'ye bir milletvekilli armağan ettiler. Yüksek Seçim Kurulu durumdan vazife çıkarak sayın Hatip Dicle'nin milletvekilliği düşürmüş. Sayın Başbakan da dahil olmak üzere, siyasi yargının kararını desteklemiştir. Hatip Dicle'nin düşürülmesi sizin irademizi yok saymaktır. Buna müsaade etmeyeceğiz. Onun milletvekilliğini düşürecek tek kurum ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir" şeklinde konuştu.

Daha sonra kalabalığa hitap edin DTK Eşbaşkanı ve Mardin milletvekili Ahmet Türk de Kürtçe başladığı konuşmasına daha sonra Türkçe devam etti. Kürtlerin 'Ya özgürlük ya özgürlük' dediğini ifade eden Türk, Kürt halkının özgürlüğü gerçekleşene kadar kendileriyle omuz omuza mücadele vereceklerini söyledi. Türk, ''Her yolu denediler, operasyonlar, cezaevleri, ama Kürt halkı direndi. Demek ki yıllardan beri uygulanan politikalar çözümsüz kaldı. Diyoruz ki halkımız özgürlük istiyor. Bugün Sayın Öcalan halkların özgürlüğü için tarihi fırsatlar oluşturdu. Gelin tartışarak bir sözleşmeye vararak bu sorunu çözelim. Biz yıllardır demokratik siyasette ısrar ettik. Bugün de ısrarlıyız. Barış için ısrarlıyız, halkların kardeşliği için ısrar ediyoruz. Eğer barış için mücadele etmeseydik aday olmazdık. Ama bunun doğru okunması lazım. Doğru okunmasa bunun sonu felaket olur" dedi.

Hatip Dicle ile 1994'te milletvekillikleri düşürülerek cezaevine gönderildiklerini hatırlatan Türk, "Biz o zaman Hatip Dicle ile zindanda sözleştik. Bugün Hatip Dicle tekrar zindana gönderildi. Dışarıda olsaydı da fark etmezdi. 'Ya hep ya hiç' diyoruz" şeklinde konuştu.

Kürt halkının yolunu çizdiğini de dile getiren Türk, "Gerçekten barış istiyorsanız, bir sözleşme yapalım. Bunu halka açıklayın. Gelin yeni bir dönem başlatalım. Bu dönem farklı bir dönemdir. Bu dönem Kürt halkının halklaştığı bir dönemdir. Bu dönem Kürt halkının özgürlüğü için öleceği dönemdir. Sadece Kürt halkının değil, Türk, Arap ve tüm halkların özgürlüğünü istiyoruz. Peki barış olmasa ne olur? Kürtlerin demokratik özerklik temelinde her türlü çalışmayı yapacağız. Kürt halkı çözümsüz değildir. Çözümü vardır. Bunun için ayaktadır. Projelerimizi halkımızla beraber hayata geçireceğiz. Diyarbakır'da her hafta grup toplantısı yapacağız. Eğer adım atılmazsa halkımız yaratıcıdır. Mücadelemiz yaratıcıdır. Bunun için mücadele edecektir" diye ifade etti.

Sadece 5-6 arkadaşları için mücadele vermediklerini de söyelen TDK Eşbaşkanı ve Mardin milletvekili Ahmet Türk, konuşmasını şöyle sürdürdü;

"Bir taraftan gelin demokratik siyaset yapın diyorlar bir yandan da demokratik siyaset yapan arkadaşlarımızı cezaevine atıyorlar. Biz asla buna pirim vermeyeceğiz. Biz meclise girerken, halkımızın sesi olacağız. Söz veriyoruz karar sahibi siz olacaksınız. Sayın Erdoğan'ın bunu iyi bilmesi gerekir: Halkımız sömürülen eski halk değildir. Halkımız Arap baharını yakından takip ediyor. Kürt halkı artık merkezden yönetilmek istemiyor. Demokratik özerklik halkımızın isteğidir. Bunu uygulayacağız. Ama bunu uzlaşarak yapmak istiyoruz. İnanıyorum ki özgürlük yakındır. İnanıyorum ki Kürt halkının 30 yıldan beri yürüttüğü mücadele özgürlsram oylarla AK Parti'ye bir milletvekilli armağan ettiler. Yükle sonuçlanacaktır'' diye konuştu.

Sık sık yasadışı sloganların atıldığı miting alanında bulunan aydınlatma direğine Abdullah Öcalan'ın posterinin yanı sıra BDP İl Örgütü imzalı 'Kürt halkı kararını verdi, şimdi karar verme sırası AK Parti şahsındaki devlettedir' ve girdikleri çatışmalarda ölü ele geçirilen teröristlerin fotoğraflarının yer aldığı afiş gözlerden kaçmadı.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Siyaset