Akupunktur ile Boyun ve Bel Fıtıklarının tedavisinde yüzde 90-95 oranında başarı sağlandığı bildirildi.
 
Giderek zorlaşan yaşam şartları, yoğun stres ve uzamış çalışma saatleri günümüzün önlenemeyen gerçekleri olarak insanların karşısına çıkıyor. Bu koşullara bağlı olarak, vücudun uygun olmayan duruş ve hareketlerle beraber gelişen boyun ve bel ağrıları yaşam kalitesini oldukça etkilediği, cep telefonlarına bağımlı hale gelen iş ve sosyal yaşam nedeniyle özellikle boyun ve bel ağrıları giderek daha çok insanların karşısına çıktığı belirtildi.
 
Karadeniz bölgesine has eğimli, dik arazi koşulları ile beraber çay, fındık tarımı gibi uğraşıların yaşam koşullarını daha da zorlaştırıyor. Omurganın en hareketli parçalarının boyun ve bel bölgesi olduğu hareketin fazla olması nedeniyle aşırı kullanmaya bağlı yıpranmaların olması ve günlük yaşamda gelişebilecek zedelenmeler nedeniyle boyun ve bel ağrılarına sık görüldüğüne dikkat çekildi.
 
Boyun ve Bel ağrılarının en sık görülen nedenleri şu şekilde sıralandı;  
 
Boyun ve Bel düzleşmesi: En sık karşılaştığımız boyun ve bel ağrısı nedenidir. Ağrının sebebi ilgili bölgedeki sertleşmesi ve kasılmasıdır.
 
Boyun ve bel fıtığı: Omurlarının hareketini sağlayan eklemler arasındaki disklerin sinirlere baskı yapması sonucu boyuna ve bele yayılan ağrılara sebep olur. Başlangıç aşamasındaki fıtığının ön belirtisi sık sık yaşanan tutulmalarıdır. Boyun ve bel hareketlerini zorlaştırır ve kısıtlar. Sinir üzerindeki baskı nedeniyle şayet boyun bölgesinde ise ellerde, kollarda; belde ise bacaklarda güç kaybı yaşanabilir ve uyuşma meydana gelebilir.
 
Boyun ve Bel kireçlenmesi: Omurgadaki disk, kemik ve eklemlerin zamanla tahrip edici boyutta yıpranma ve aşınmalara uğraması ile kireçlenme görülür. İnsanlar yaşlandıkça boyun kireçlenmesi ihtimali artar. Kireçlenmede, fıtıkta olduğu gibi boyundan başlayan, zamanla omuz ve kollara da yayılan ağrılar, kas spazmları; belde ise bacağa vuran ağrı ve uyuşmaların yanı sıra tıkırtı ve gıcırtı benzeri sesler de hissedilir.



Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Kadir Göde, konu ile ilgili açıklamalarda bulunarak, “Akupunktur, kas iskelet sistemini etkileyen fıtık, kireçlenme, yırtık gibi tüm ağrılı durumların kalıcı iyileşmesini sağlayarak tedavi imkânı veren önemli bir uygulamadır” dedi.
 
Göde, Akupunktur iğneleri ile boyun ve bel ağrılarının nasıl tedavi edildiğine ilişkin şu ifadelere yer verdi;
 
“Boyun ve bel bölgesinde ki ağrılı bağ, tendon ve kas yapılarına ağrı kesici özelliği olan özel “akupunktur iğneleri’’ uygulanarak işlem yapılır. Tedavinin etkinliği yöntemin uygun yerlere ve ehil ellerde doğru uygulanmasına bağlıdır. Akupunktur, boyun ve bel bölgesi kaslarının gevşemesini sağlayarak boyun ve bel ağrılarının iyileşmesini sağlamaktadır. Akupunktur yöntemi ile boyun ve bel ağrıları son derece etkin bir şekilde tedavi edilebilir. Boyun ve bel kaslarının gevşemesi sağlanarak sağlıklı anatomik yapıya yeniden kavuşmak mümkün olabilmektedir. Uygulanan bölgede kanlanmanın artması ile boyunda baş ağrısı, baş dönmesi ve kulak çınlaması gibi şikayetlere; belde ise bacağa vuran uyuşma ve güç kaybı gibi problemlere kalıcı çözüm sağlanabilir. Boyun ve bel fıtığı hastalarının %90-95'lik büyük bir çoğunluğu ameliyatsız yöntemle yapılan bu tedaviye iyi cevap verir. Ayrıca fıtık ameliyatı olup da ağrıları geçmemiş hastalara da akupunktur uygulanabilir.
 
Akupunkturun en güzel yönlerinden biri de tedavi sırasında kişinin günlük yaşam aktivitelerine devam edebilmesidir. Tedavi sonrası sıcak uygulama önerilir. Kişi 3 gün boyunca gün içerisinde kendisine uygun olduğu zaman dilimlerinde günde 3-4 kez 10-15 dakika sıcak su torbasıyla uygulama yapar. Bunun dışında kendini zorlayıcı aktivitelerden kaçınır fakat günlük işlerini yapmasında veya çalışma yaşantısına devam etmesinde hiçbir sakınca yoktur. Toplam tedavi süresi 10-15 dakika olduğu için, fizik tedavi programı gibi günlük devam edilmesi gereken uygulamalara göre daha avantajlıdır.’’