AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu;

İşte Başbakan'ın konuşmasının satır başları:

%3 büyüme oranıyla şu anda Avrupa'da en hızlı büyüme oranına sahip ülke Türkiye'dir.

Mayıs ayı ülkemiz için önemli bir ay. Üstüste çok önemli ekonomik gelişmelere sahip olduk. 46 milyadr dolarlık havalimanı ihalesini yaptık, nükleer santralin adımını attık, 2,5 milyar dolarlık üçüncü köprünün temellerini attık aynı ay içinde Borsa en yüksek rakamına ulaştı. Gösterge faiz tarihinin en düşük seviyesini gördü. Merkez Bankamızın rezervleri 135 milyar doları gördü. Türkiye çok uzun yolların ardından IMF'ye olan borcunu 23,5 milyar dolardan sıfıra ulaştırdı.

Bir süredir üzerinde çalıştığımız çözüm süreci daha da ilerledi, akil insanlar halkımızı dinledi. Terör örgütü mensupları ülkemiz topraklarını terkederken vatandaşlarımız köylerine geri dönmeye yaylalarına çıkmaya başladılar, pikniğe başladılar. İş adamlarımız doğu ve güneydoğuya akmaya başladılar.

ÖNCE REYHANLI SONRA TAKSİM

Türkiye'nin şaha kalktığı bir anda önce Reyhanlı saldırısı sonra da Taksim olayları oldu. Reyhanlı sıradan bir olay değil. Reyhanlı'da 51 sünni vatandaşımız hayatını kaybetti. Bu olayın bir numaralı sanığı yakalandı. Bu kişinin kim olduğu malum. Beşar Esad'ın adamı. Acaba bu olayların hemen öncesinde CHP milletvekillerinin orada ne işleri vardı? Esad'la ne görüşüyorlardı?

KILIÇDAROĞLU GİBİ ADAMLARA RAĞMEN...

Mezhebi bir tahrikin içinde, çok ciddi bir tahrikin içinde olmaktan başka ne yaptı ana muhalefet lideri. Kılıçdaroğlu gibi adamlara rağmen ülkemizi bu batağın içine sokmak isteyenlere izin vermedik.

BAŞBAKAN TEORİLERLE KONUŞMAZ

Bir ülkenin başbakanı teorilerle konuşmaz somut bilgilerle konuşur. Bu olayların ortaya çıkması konusunda konuşacağız. Olayları her boyutuyla analiz ederken zaman zaman gerek bakan arkadaşlarımın şahsımın açıklamaları olmuştur. Yapılması gerekenleri hiç tereddüt etmeden yaparız ve yapacağız. Bunun sorumluluğunu biz taşıyoruz.

GEZİ PARKI TİYATROSU

Taksim'de Gezi Parkı bahanesi ile büyük bir tiyatro kuruldu. Samimi duygularla oraya gelmiş insanlar olduğunu biliyoruz. Taksim'de bu sahnenin arkasında çok farklı bir tablo var. Kasıtlı olarak tüm dünyada aynı sahne gösteriliyor bu manidardır. Bu düğmeye nereden basıldı? Gezi Parkı bu işin kullanılan bir enstürmanıdır. Düğmeye basış dışardan. Bu perdelenen şiddet, nefret, vandallık gizlenmeye çalışılıyor.

Hiç kimse perdenin arkasından bahsetmiyor, niye bu hiç konuşulmuyor? Kurulan oyundan kimse bahsetmiyor.

AKM'YE ASILAN O PAÇAVRALARI KONUŞSANIZA

Bazı siyasetçiler, bazı ulusal ve uluslararası medya kuruluşları sahneyi göstermek suretiyle perde arkasını gizlediler. AKM'ye asılan o paçavraları konuşsanıza, niye konuşmuyorsunuz? Niye susuyorsunuz? Gazi Mustafa Kemal'in ve Türk bayrağının bir araya gelemeyeceği paçavralara karşı niye tavır almıyorsunuz?

BİZ BU MEDYAYI İYİ BİLİRİZ

Biz bu medyaya şerbetliyiz. Bize karşı daha önce defalarca karavana attılar, yine öyle olacak.Yabancı medya da bilsin ki benim ülkeme böyle operasyon yapamazlar, bu operasyonlar sökmez. Türkiye artık iki yalan haberle sarsılacak bir ülke değildir.

Aynı tavır içindeki uluslararası medyaya sesleniyorum: Onlar Türkiye'yi tanımıyor olabilir ama biz uluslararası bazı medya kuruluşlarının karalama kampanyalarına asla eyvallah demeyiz.

İYOT GİBİ ORTAYA ÇIKTILAR

Nasıl destek verdiklerini biliyoruz bunların hepsi iyot gibi ortaya çıktı. Türkiye'nin itibarı üç tane yalan haberle sarsılacak değil. Benim ülkemde bu operasyonlar sökmez benim ülkemde bu ameliyatlar yapılamaz. O güneşi hiç kimse balçıkla sıvayamaz.

HANGİ HAKLA?

Dün AP'de bizimle ilgili alınan karara bu ülkenin vatanseverlerinin evet demesi mümkün mü? Biz tanımıyoruz reddettik diyoruz. Sen hangi hakla Türkiye hakkında böyle bir karar alıyorsun? Dürüstsen önce Yunanistan'da yaşanan olaylarla ilgili bir karar ver. Alacaksan İngiltere'yle ilgili karar ver.

Almanya akıl veriyor aklını sen kendine sakla. Benim öldürülen 8 vatandaşımın faillerini bul. Aynı şekilde Wall Street olayları ortada. Neden bunları yazmıyorsunuz?

17 GÜNDÜR İTİDAL GÖSTERİYORUZ

Kalkıp Türkiye'ye itidal tavsiye ediyorlar. Biz 17 gündür itidal gösteriyoruz. Biz bunu yaptık ve yapıyoruz.

Biz şuna inanıyoruz... Dünyayı halklar yönetir, milletler yönetir. Biz yöneticiler gelip geçiciyiz. Milletlerin iradesi çok önemlidir. O yüzden bizim bütün ilişkimiz milletlerledir. Bu dünyanın her yerinde böyledir.

Dünyanın her yerinde bizim polisimize saldırılar yapılıyor. Polis hukuksuz gösterileri dağıtmak için belli yöntemler kullanır. ABD ve Rusya'da bunun çok örnekleri var. AB ülkelerinde bunun onlarca örneği var. Tüm ileri demokrasilerde bunun örnekleri var. Bizdeki kadar yakıp yıkma olmayan ülkelerde polisin çok daha ağır müdahaleleri vardır. Fakat söz konusu Türkiye olunca birileri her zaman olduğu gibi çifte standartla Türkiye'yi karalamaya çalışıyor. Türkiye güneştir, o güneş balçıkla sıvanmaz. Boşuna uğraşmasınlar.

"TEK TEK NOT EDİYORUZ"

Kimin ne yaptığını bizler de milletimiz de biliyoruz, görüyoruz ve tek tek not ediyoruz. Perdenin arkasında siyasi hesaplar, ekonomik tuzaklar, büyük Türkiye'ye yönelik kirli senaryolar var. Günlerdir medyada sürekli polisin şiddetinden bahsediyorlar. Peki göstericilerin şiddetinden neden bahsetmiyorsunuz? Adana'da bir polis şehit edildi. CHP milletvekili çıkıyor son derece ahlaksızca polise küfrediyor ama bakıyorsunuz günün sonunda yine polis suçlanıyor.

"GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ YAPIYORLAR"

Çevreden bahsedenler çıkıp tencere-tava çalıyor. Gürültü kirliliği de bir çevre kirliliğidir. Bunlar bunu da bilmezler. Açın bakın. Zaman gösterecek ki hak aramak değil dert. Yeşille ilgili değil. Olay başka. Göreceksiniz dertleri hak aramak değil, yeşille alakalı değil olay başka. Ben rabbime hamdediyorum; burada kimse kalkıp da zamdan bahsetmiyor, bize parti kurdurtmuyorsunuzdan bahsetmiyor. Kılıçdaroğlu gibisi kalkıp bizi Beşar'la kıyaslıyor. Siz Suriye'de Beşar'dan başka parti göremezsiniz. Bunlar yıllar yılı tek partinin saltanatını sürdü.

BAŞBAKAN ÇOK SERT

Sabah akşam Başbakan çok sert falanca yumuşak diyorlar. Bu da ayrı bir tuzak...
Biz makineden çıkmış bir ürün değiliz insanız...Bu tuzağı da biz bozacağız. Biz hepimiz bir tornadan çıkmadık. An gelir müşfik, an gelir celalli oluruz. Bu tuzağı bu teşkilat bozacak.

Her şeyden önce biz insanız. Akşam gelen sanatçılardan birine onu söyledim Kanuni rolünü oynuyorsun değil mi Kanuni çok yumuşak. Yavuz yumuşak. Yok dedi Yavuz daha sert.

Hz. Osman'a bakıyorsunuz, Hz Ali'ya bakacaksınız cengaver hepsinin farklı özellikleri var. Bize bunları söyleyenler önce aynaya baksınlar. Medya yoluyla sosyal medya yoluyla toplum mühendisliği yapmaya çalışanlar avuçlarını yalarlar.

Kimin ne hesabı varsa buyursun. 8 ay sonra seçim var, orada hesabı görürüz.

"BÜLENT ERSOY AKL-I SELİM KONUŞTU"

Bülent Ersoy'u dinledim sabah. seçimle gelen seçimle gider diyor. İşte akl-ı selim bu. Ana muhalefet halk oylamasına itiraz etmeye başladı. Hani siz halka güveniyordunuz. Yargıya inanmazsın, halkın verdiği karara inanmazsın. Ya sen neye inanırsın. Herhalde sonunda bizim vereceğimiz karara inanacaklar, başka yolu yok. Türkiye'de çete ve cunta dönemi kapanmıştır. Bize darağacını göstererek siyaset yapmayın.

GEZİYE CEVAP DEĞİL 2014 SEÇİMLERİNİN STARTI

Bize kimse darağacını göstererek muhalefet yapmasın. Biz bunu hep söyledik, karşımızda şöyle güçlü bir muhalefet olsa diye. Ama yok. Mevcut yönetimiyle CHP, ortaya tatmin edici bir muhalefet ortaya koyamadı. CHP, sokak sokak direniş çağrısı yaparak, sokaktaki militanın arkasına saklanarak görevini yaptığını sanıyor. Bir milletvekili, eylem yapanlara para dağıtıyor, dilenci mi bunlar? Ne hal bu? Al birini vur öbürüne. Şu son olaylar CHP'nin ne kadar tehlikeli bir politika izlediğini gösterdi. Türkiye'ye zarar veren siyasetten, Türkiye'ye yarar sağlayan siyasete terfi etmelidirler. Yarın Ankara Sincan'da, ertesi gün de İstanbul'da miting yapacağız. Bu artık, Taksim'e alternatif mitingler olmaktan çıkmıştır. Bunlar Mart 2014 seçimlerinin bir kampanyasıdır, startıdır. Çünkü biz sessiz yığınların sesi, kimsesislzerin kimsesiyiz.

TAKSİM'DEKİ BİR AVUÇ VANDAL

Taksim'de bir avuç vandalı Türkiye manzarası gibi sunanlara, Türkiye orada değil burada demek için meydana çıkıyoruz.

"TÜRKİYE HEPİMİZE YETECEK KADAR BÜYÜK"

Biz yüzde kaç oy almış olursak olalım her zaman yüzde 100'ün partisi ve hükümeti olduk. Bunu somut pratiklerle ortaya koyduk. Herkesin özgürce yaşayabileceği bir Türkiye için mücadele verdik. Her etnik kökenin, mezhebin, inanç grubunun sorununu kendi sorunumuz bildik. Bu ülke 76 milyonun ülkesidir. Türkiye hepimize yetecek kadar büyük. Kardeşlerim, birlikte yaşayacağız. Bugün de yarın da tek yürek olacağız. Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahalenin olmadığı bir Türkiye inşa edeceğiz.

GEZİ PARKI^NDAKİ GENÇLERE SESLENİYORUM

Buradan Taksim Gezi Parkı'na, oradaki gerçekten derdi çevre olana sesleniyorum. Orada duranların niye durduğunu da anlamış değilim. Ortada başlamış bir inşaat mı var? Diyoruum ki gençler, artık burada duracağınız kadar durdunuz.

MESAJ ALINDI

Eğer sizin mesajınız Taksim Gezi Parkı ise bununla ilgili o mesaj alınmıştır ve değerlendirmesi yapılmıştır. Nedir? Şu anda bir yargı kararı var mı? Var. Dolayısıyla biz yargı kararını bekleyeceğiz. Nihai karar verildiği andan itibaren bu karar olumsuzsa biz buna uyarız. Olumluysa da yeniden gözden geçiririz. Gerekirse halk oylamasına gideriz.

MESAJ ALINDI

Buradan gerek Taksim Gezi Parkı'na, oradaki gerçekten derdi çevre olanlara sesleniyorum. Niye orada durduklarını anlamışta değilim. Orada başlayan, süren bir inşaat mı var ? Ben buradan tekrar açıklıyorum.Artık burada duracağınız kadar durdunuz, mesajınızı verdiniz. Mesajınız gezi parkıysa o mesaj alındı.Anında cevap veriyorum. Şu anda yargı kararı var. Biz yargı kararını bekleyeceğiz, yargı kararını takip edeceğiz. bu mahkeme ne karar verir bilmiyoruz. Nihai karar verildiğinde olumsuzsa uyarız, olumluysa da yeniden yatırırız masaya. Orada halkın oyuna sunarız

DİKTATÖR HALK OYLAMASINA GİDER Mİ?

İnşallah temenni ederim ki bu akşam bu iş biter. Daha ne diyeyim, diyecek bir şey bırakmadılar ki. Bir Diktatör halk oylamasına gider mi? Bize bunu da yakıştırdılar.