Gazeteci Yazar Can Dündar, davaya giren konsoloslara tepki gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarıyla ilgili "Konsolosların gelmesinde bizim bir durumumuz yok. Kendi inisiyatifleri ile geldi" dedi.

Can Dündar, Bursa'da düzenlenen kitap fuarında imza gününe katıldı. Dündar için sıraya giren hayranları yoğun bir katılım gösterdi. Burada gazetecilere açıklama yapan Dündar, şöyle konuştu: "Konsolosların gelmesinde bizim bir durumumuz yok. Kendi inisiyatifleri ile geldi. Fotoğrafları kendileri çekti. Dünyanın bunu izlemek istemesi gayet normal. Çünkü Türkiye'nin nereye gittiğini bütün dünya merak ediyor. Türkiye'nin otoriter rejime doğru sürüklendiğini hepsi görüyor. Dolayısıyla bu mahkemeye ve duruşmaya özellikle önem veriyorlar. Çünkü buradaki hukuksuzluğun farkındalar. Elbette Türkiye'nin mensubu olmak istediği batı dünyası kendi ilkeleri Türkiye'de geçerli mi bunu bilmek isteyecektir."

Basın ve hukuk özgürlüğünün batı dünyası için çok önemli olduğunu anlatan Dündar, şunları söyledi: "Onun için bunda yadırgayacak bir şey yok. Erdoğan içeriye düştüğünde onunla da aynı şekilde ilgilenmişlerdi. Bu batı dünyasının istikrarlı ama, Erdoğan'ın çifte standartlı olduğunu gösteriyor. Bunda ürkecek bir şey yok. Eğer dürüst bir yargılama olduğunu düşünüyorlarsa bütün dünyanın gözü önünde olması iyidir."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da zamanında cezaevine girdiğini hatırlatan Dündar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Erdoğan içeriye düştüğünde o dönemin batı konsolosları duruşmaları takip ediyordu. Türkiye'nin konsolosları da dışarıdaki duruşmaları izliyor. Bu bir ülkenin kendine güveni ile ilgilidir. Türkiye kendine ve hukuki bir yargılama yaptığına güveniyorsa niye gizlesin. Bütün dünyanın gözü önünde olsun."

Dündar, bir gazetecinin, "Duruşmanın kapalı olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna şöyle yanıt verdi: "Baştan beri saklıyorlar. Bu bir örtülü dava. Baştan beri haberi de gizlemeye çalıştılar. Her yolu deniyorlar. Ama artık bunu gizlemenin imkanı yok. Bunu gizli tutarak varabilecekleri bir yer yok."