Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanlığı Valiler Toplantısı'nda konuştu.

 

 

10 yıl önce nasıl yaparız da yurt dışına beyin göçünü engelleriz diye meselemiz vardı. Bugün durum değişti. Bugün nasıl dünyadan Türkiye'ye beyin göçünü arttırırız diye sorunumuz var.

 

Rekabetin bu kadar zorlaştığı, rekabetin bu kadar hassas bir dengede ilerlediği günümüz dünyasında, hiçbir şehrimizin valisi, sadece idareci olarak, sadece devletin oradaki temsilcisi olarak kalamaz. Sizler, birer turizm elçisi durumundasınız. Sizler birer eğitim gönüllüsü olacaksınız. Hepiniz birer fahri yatırım ajansı üyesi olacaksınız. Protokol valiliği yapmayacağız, tam manasıyla halktan biri gibi olacağız.

 

 

Biz altı sıfırı dediğimizde dedilerki enflasyon patlar enflasyon patlamadı çatladı.Hatta Taksim'e çıkıp anırırım diyen oldu bunlar köşe yazarıydı. Ne oldu? Anıramadılar. Onlar bilerek değil onlar belden aşağı vurarak kalem tutturmaya çalıştılar. Onlar kalemlerini kıramadılar. Ogünden bugüne paramızın değerine bakın. Neler söylediler neler gördüler.

 

Valiler sadece idareci olarak kalamaz. Sizler birer turizm elçisi, eğitim gönüllüsü olacaksınız. Protokol valiliği yapmayacağız. Halktan biri gibi olacağız. Yan gelip yatmak yok

 

Birileri hesap yapıyor. Diyorlarki 2023 hedefleri tutmaz.Yahu biz illa olacak diye söylediğimiz bir şey yok. Bu hedeftir. bunu nasıl desteklesek demiyorlar. Bu ülke Türkiye, bu millet benim milletim.Bunu düşünmemiz lazım. Biz Güney kore'nin önüne geçemez miyiz? Biz kendi içimizde birbirimizle uğraşırsak terör belası ile harcaksak tabiki onu geçemezsin.Ama terör belası olmasaydı bugünkü Türkiye yoktu.Şimdi hem terörle mücadele edeceğiz hemde bunlarda yarışacağız. Bizim sıçrayışımız çok farklı olacak. Terör belasını bitireceğiz.

 

Verilen mücalenin neticesini alacağız. Bakınız terör makro sorun olarak Türkiye'ye bedel ödettiği gibi mikro sorunlarında önünde engeldir. Terör yoksulluğun göçün nedeni oldu. Terör etki gösterdiği illerde kalkınmanın önündeki engel oldu. 10 yıl boyunca teröre karşı müzadelenin önünde olduk. Tek boyutlu düşünmedik. Terörle mücadele tarızmız eleştirildi.

 

Engellenmek isteyenler de oldu. Ne olursa olsun yılgınlık göstermedik. Onlar tehdit ettiler biz geri adım atmadık.Şuanda terör yoksullğa karşı verdiğimiz samimi mücadele karşısında yoksulluğu bahane olarak kullanamaz ve kullanamıyor. Terör Ret inkar ve asimilasyonu bahane olarak kullanamıyor.Terörün elindeki bahaneler tek tek ortadan kalkıyor.

 

Devletin sıcaklığını devletin şevkatini bizim her şehrimizde vatandaşımıza hissettirmemiz gerekiyor. Yaptığımız hizmetlerle terörün istismar ettiği alanları kaldırmamız gerekiyor.

 

Bazen ayakkabısı olmayan çocuğu televizyonlar gösterirler. Gözüne dizine dursun.Sanki Türkiye'deki bütün çocuklar ayakkabısız. Gazeteler ne yazar diye bakmayın. Hizmetlerinize devam edin.Bu ülke devleti yönetenlerin değil tüm medyanın da STK'ların da sorunları var. Onun için moral değerlere önem vermemiz gerekiyor.

 

Bizim milli birliğimizden daha öte ne olur. Grup konuşmamda üzerinde durdum.Millet kavramının içinde nelerin olduğunu söyledim.Millet kavramı içinde etnik unsurlar var. TC vatandaşlığının bilincini kavraması ve bunun içinde yer alamamız gerektiğini anlamamız lazım. Kardeşlik aynı ailenin fertleri olmak.Biz burada neyi görüyoruz. 76 milyonu aynı ailenin bireyleri olarak görmek hepimizin görevidir. Terör etkisi altındaki illere terörün verdiği zararları anlatmak zorundayız.

 

Terör beslendiği bataklıkları kaybettikçe sorun da çözülecek.ve inşallah gündemimizden çıkacak.Biz terörle mücadelen taviz vermeyecepğiz. Ama aynı derecede demokratikleşmeden yatırımlardan hukuktan da taviz vermeyeceğiz.Girdiğimiz çözüm sürecinde valilerimiz sorumluluk taşıyor. Vatandaşımız sorun çözümünde büyük umutla bakıyor dua ediyor öyle ise bu çalışmalarımız hızlandıracağız.

 

 

Vatandaş valisine ulaşamıyor. Ulaşması lazım. Bana da ulaşması lazım. Biz belli istasyonlar koymamıza rağmen o istasyonlar sorunu bana ulaştırmıyor. Halbuki bana özetlemesi lazım. Biz bu iletişimi nasıl kuracağız. Bir Başbakan olarak benim elim ayağım sizsiniz. Sorunlar size ulaşmalı siz aşamadığınız sorunları bize ulaştırmalısınız. İş işten geçtiği zaman birbirimize ulaşıyorsak bir şey olmaz. Bizim için tatil söz konusu değil.

 

Eğitim alannında yaptığımız reform büyüktür. Hedefimiz 30 kişilik derslikleri yapmak.Tabi ardından öğretmen açığımızı kapatmak.Bazıları öğretmen noktasında bu kadar öğretmen var neden bunlar görevlendirmiyor diyorlar.Şunu söylüyorum.Her şey plan ve program içinde yürüyor. Biz şuanda milli bütçemizin yüzde 50'sini eğitime harcıyoruz. Bütçe muktedir değilse atama yapamazsınız. Daha önceki dönemlerdeki sıkıntıları yaşamak istemiyoruz.