Amerika ile sıkı pazarlık

Amerikan yönetimi, füze savunma sisteminin NATO projesi olarak kabul edilmesi için tüm imkânlarını kullanırken, bu proje konusunda ince eleyip sık dokuyan ülkelerin başını çeken Türkiye’yi de yakın markajda tutuyor. Bu çerçevede NATO’daki dışişleri ve sav

Amerika ile sıkı pazarlık

Amerikan yönetimi, füze savunma sisteminin NATO projesi olarak kabul edilmesi için tüm imkânlarını kullanırken, bu proje konusunda ince eleyip sık dokuyan ülkelerin başını çeken Türkiye’yi de yakın markajda tutuyor. Bu çerçevede NATO’daki dışişleri ve savunma bakanları toplantısı sırasında ABD ile Türkiye arasında mini bir zirve düzenlendi. Washington’ın talebi üzerine gerçekleştirilen dörtlü görüşmeye ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Savunma Bakanı Robert Gates, Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül katıldı.

Türkiye toplantıda, “İttifak’ın tamamını kapsayacak ve tüm müttefiklerin güvenlik ihtiyaçlarını karşılayacak” nitelikte bir projeden yana olduğunu vurgularken, iki taraf arasındaki görüşmelerin sürdürülmesi kararlaştırıldı. Gates de Türkiye’ye baskı yapılmadığını, “Müttefik olarak görüşmelerin sürdürüldüğünü” söyledi. 

 

Washington ile Ankara arasında uzunca bir zamandır yürütülen füze savunma sistemi pazarlıklarında belli bir aşamaya gelinse de Türkiye nihai kararını vermek için belli şartların oluşmasını bekliyor. Ankara şu aşamada teknik detaylardan çok ilkeler üzerinde duruyor. Obama yönetiminin, Bush yönetiminin aksine savunma sistemini Amerikan projesi olmaktan çıkarıp NATO projesi haline sokmaya çalışması projenin kabul edilebilirlik oranını yükseltse de Türkiye tam anlamıyla ikna olmuş değil.

İki başkent arasında projeyle ilgili soru ve cevaplar gidip gelirken, Ankara her şeyden önce “tehdit kaynakları” tanımlamasına ciddi şekilde itiraz ediyor. Tehdidin gelebileceği noktaların farklılaşabileceği tezini işleyen Türkiye, spesifik ülkelerin işaret edilmesi yaklaşımından vazgeçilmesini talep ediyor. “Benim komşularımla sorunum yok” mesajını ABD’ye resmen ileten Türkiye, bir yandan bu söylemi kullanırken, aynı ülkelere karşı olacak bir sistemi topraklarına yerleştirmesinin zorluklarına dikkat çekiyor.

 

İran ve Rusya endişesiProjenin Türkiye’nin bölgesinde olumsuz etki yaratacağı iki ülke var: İran ve Rusya. Projenin çıkış nedenlerinden birinin İran olması, hayata geçirildiğinde Tahran’ın bunu doğrudan tehdit olarak algılaması ve tüm NATO bloğunu “düşman” olarak görmesi sonucunu doğuracak. Füze savunma sisteminin gizli hedefinin kendisi olduğunu düşünen Rusya’daki kuşatılmışlık hissi de iyice artacak. Konuyla ilgili müzakerelerin 19-20 Kasım’daki Lizbon Zirvesi’ne kadar hatta zirve sırasında da sürebileceği belirtiliyor. Dünkü toplantı bu pazarlıkların önemli bir dönemecini oluştursa da “bakanların yetkisini” aşan hassas bir konu olduğu için son kararı liderler verecek.

NATO modernleşecekBrüksel’de bir araya gelen NATO savunma ve dışişleri bakanları, İttifak’ın geleceğini şekillendirecek konuları masaya yatırdılar. 19-20 Kasım’daki Lizbon Zirvesi sonrasında NATO’yu bekleyen bazı değişiklikler şunlar:

 

* Stratejik konsept değişecek. NATO daha modern, daha etkili ve global partnerlerle daha sıkı işbirliği içinde olan bir yapıya bürünecek.

* NATO güçleri 21. yüzyılın güvenlik tehditlerine uyarlanacak.

* İnternet kaynaklı saldırılar ve balistik füze saldırısı tehdit algılamalarında üst sıralara yerleştirilecek.

* Personel sayısı 13 binden 9 binin altına çekilecek.

* Çeşitli konularla ilgilenen 14 ajansın sayısı 3’e çekilecek.

* Nükleer silahsızlanma desteklenecek, ancak İttifak caydırıcılık düzeyini koruyacak.

Gates’ten İzmir çıkışı

 

NATO’nun yeni komuta yapılanmasında kapatılacağı yönünde haberler çıkan İzmir’deki Müttefik Hava Unsur Komutanlığı konusunda ABD Savunma Bakanı Robert Gates’ten ilginç bir çıkış geldi. Gates, Türkiye’de en az bir NATO üssü bulunmasının gereğine vurgu yaptı. Gates’in çıkışının Türkiye’nin füze savunma sistemi konusunda ikna edilmeye çalışıldığı bir dönemde gelmesi dikkat çekti. Karargâh sayısının düşürüleceği yeni yapılanmada İzmir’in rolünün değişebileceği hatta yükümlülüklerinin artabileceği belirtiliyor.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler